1. Haberler
  2. Gündem
  3. Samandağlı depremzedenin ‘çadır’ çilesi: ‘TİP’li belediye kaldırtmak istedi’

Samandağlı depremzedenin ‘çadır’ çilesi: ‘TİP’li belediye kaldırtmak istedi’

Hatay'ın Samandağ ilçesinde yaşayan depremzede uzman inşaat mühendisi Habip Yapar, özel mülk içerisindeki çadırının TİP'li belediye ve kaymakamlık tarafından kaldırtılmaya çalışıldığını belirtti. CHP'nin belediye başkan adayı olan mülk sahibinin baskılara direnememesiyle yeni bir alana çadır kurduğunu belirten Yapar, elektriğinden de olduğunu belirtti.

featured

VERYANSIN TV

Hatay Samandağ’da rezerv alan gaspına karşı verilen mücadeleye önderlik eden uzman inşaat mühendisi Habip Yapar, CHP’li eski belediyenin başlattığı “çadır” baskısının TİP’li yeni belediye ve kaymakamlık tarafından devam ettiğini ileri sürdü.

İlişkili Haber
thumbnail
Hataylılar rezerv alan gaspına karşı bayrak yükseltti: Siz Atatürk’ten büyük değilsiniz!
Haberi görüntüle

Veryansın TV’ye konuşan Habip Yapar, TİP’ten belediye başkanı seçilen Emrah Karaçay’ın kendisine “çadırını kaldırtması yönünde haber gönderttiğini” söyledi.

Yapar, zabıta müdürünün de “Bu çadırları buradan kaldırman lazım” sözleriyle karşılaştığını iddia etti.

Zabıta müdürüne “Burası özel mülk, neden kaldırayım?” sorusunu yönelttiğini belirten Yapar, “Şehrin ortasında çadır yok” cevabıyla karşılaştığını söyledi.

“Utanması gereken ben değilim, sizsiniz. Aradan 16 ay geçmiş, ne barınmam için ne iş yerim için bana bir konteyner temin edememişsiniz. Ben çadırımı alıp nereye gideyim? Kaldırmıyorum!” sözleriyle zabıta müdürüne tepki gösterdiğini belirten Yapar, söz konusu yerin özel mülk olması sebebiyle yetkililerden mahkeme kararı istediğini ifade etti.

Daha sonra yeni zabıta olmuş sivil giyimli bir şahsın kendisine gönderildiğini söyleyen Yapar, şu ifadeleri kullandı:

“Kaymakam Bey beni gönderdi, ben amirim. Bu çadırları buradan kaldıracaksın. Yoksa 40-50 tane çevik kuvvet polisi gelecek, senin çadırlarını buradan kaldıracak. O arkadaşa, “Kaymakamlığın buna yetkisi olduğunu sanmıyorum.” dedim. Ben hukukçu değilim ama okuduğum kadarıyla, Refik Eryılmaz da çadırımı kaldırtmak istediğinde ben araştırmıştım. Bir yer, farz edelim ki işgal edilmiş olsun, ki ben etmedim. Burası avukat Süleyman Bedir Abacı’nın mülkü. 45 metrekare hisseli arazisi. Ben o 45 metrekarenin sadece 36 metrekaresini kullanmışım. Her çadır 9 metrekare. Burası özel mülk, beni çıkaramazsınız. Ama farz edin ki devlete ait olsun. Kaymakam, işgal edilen yerle ilgili 12 ayda yaptırım uygulayabilir. 1 yıl geçtiği zaman oraya mahkeme vasıtasıyla kaldırtabilir. Ben burada iş yerimi kurdum. Bana ekmek vermiyorsunuz. Bana yatacağım yatak vermiyorsunuz. Bana konteyner vermiyorsunuz. “Çadırını kaldır” diyorsunuz. “Ben kaldırmayacağım” dedim. O arkadaş “Bak sen bilirsin. Çadırını kaldırmazsan 40-50 tane çevik kuvvet polisiyle gelip seni karga tulumba götüreceğiz” dedi.

MÜLK SAHİBİ CHP’NİN ADAYI ÇIKTI

Bunun üzerine mük sahibini aradım, yanına gittim, o zabıta… Mülk sahibi beni aradı, “Ya belediyeyle uğraşıyoruz da, kaymakamlığa ilişmeyelim.” dedi. “Sen avukatsın madem hukuki değil, nasıl beni kaldıracaklar” dedim, “Ya memlekette hukuk mu kalmış” dedi. Bunu söyleyen bir avukat. Bunu söyleyen sadece bir avukat değil, CHP’nin bu dönem Samandağ belediye başkan adayıydı. Bana çıkmam gerektiğini söyledi.

YENİ ALANDA DA ELEKTRİK ÇİLESİ

Mülk sahibi de gelen kişinin emniyet amiri olduğu düşüncesiyle “devletle kapışmayalım” diye… Peki dedim çadırlarımı buraya taşıdım. İş yerim de burada, ikametim de burada.

Fakat orada elektriğim vardı, burada yok. EnerjiSa’ya gittim, “Çadırlara elektrik vermiyoruz” dediler.

O zaman bana konteyner verin. Ben bir emekliyim 13 bin lira maaş alıyorum. Bir konteyner 100 bin liradan başlıyor. Ya çadırıma elektrik bağlayın, ya da bana konteyner verin. Bana bir konteyner veremiyorsunuz. Benim dışımda evi iş yeri sağlam olan insanların mülklerini “rezerv alan” ilan ediyorsunuz. Onların da ev ve iş yerlerini yıkıp, çadırda yaşamaya mahkum ediyorsunuz. Bunun neresi hukuki, neresi anayasal, neresi insanlığa sığar?”

AV. ATAL: ANAYASAL HAKLARI İHLAL EDİLİYOR

Yapar’ın Veryansın TV’ya yaptığı açıklamaya eşlik eden Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi Kurucusu Avukat İsmail Hakkı Atal, bir anayasal hak ihlali olduğunu belirtti.

Yaşam ve mülkiyet hakkı ihlali olduğunu da belirten Atal, Yapar’ın şimdiki arazisinde depremden önce biri hasarlı biri hasarsız iki binası olduğunu, hasarsız binanın valilik tarafından ‘yanlışlıkla’ yıkıldığını belirtti.

Anayasa’nın 17. Maddesinin (Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.) ve 56. Maddesinin (Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.)  ihlal edildiğini belirten Atal, Yapar’ın yaşam alanını göstererek “Şimdi burası sağlıklı bir çevre mi? Etrafta molozlar, adamcağız çadırda. Dolayısıyla Anayasa’nın 17. ve 56. maddesi kapsamında Habip Ağabey’in anayasal hakları ihlal ediliyor.” dedi.

Atal, şu ifadeleri kullandı:

“Mülkiyet hakkı zaten ihlal edilmiş, kamu görevlileri açısından da, vali, kaymakam açısından da, Habip Ağabey’e burada yeni bir yaşam olanağı sağlanmadığı için “kamu görevini kötüye kullanma” suçu oluşuyor.”

 

 

 

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!