Çadırda geçen hayatlar: Mevsimlik tarım işçileri

featured

Geçimlerini sağlamak için Türkiye’nin dört bir yanına giderek tarlalarda çalışan mevsimlik tarım işçilerinin hayatının büyük bölümü çadırda geçiyor.

İlkbaharla birlikte evlerinden çoluk çocuk ayrılan tarım işçileri, çalışacakları bölgede çadır kurarak tarlalardaki mesailerine başlıyor.

Sofralara gelen pirinçten buğdaya, patatesten domatese birçok üründe alın teri bulunan tarım işçileri, sıcağa, soğuğa aldırış etmeden ekmeklerini kazanırken, suyu, tuvaleti, banyosu olmayan derme çatma çadırlarda çocuklarıyla zorlu şartlarda yaşıyor.

Çoğu zaman okula gidemeyen, çadırların etrafında koşturan çocukların oyun alanları ise ya bir su birikintisi ya da toprak yığını oluyor.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden fındık toplamak için Samsun’un Çarşamba ilçesine gelen mevsimlik tarım işçileri, Kumköy Mahallesi’nde kurdukları çadırlarda konaklıyor.

‘NEREYE GİTTİYSEK YAŞAM ZOR’

Mevsimlik tarım işçilerinden Eyüp Özkan, Şanlıurfalı olduklarını ve nisanda evlerinden ayrıldıklarını söyledi.

Konya’nın Altınekin ilçesinde tarlalarda çalıştıktan sonra Samsun’a fındık toplamak için geldiklerini belirten Özkan, “Buradan Adana’ya patatese gideceğiz. Nereye gittiysek her yerde yaşam zor. Yolun yanına çadırları kurduk. Yoldan geçen arabalar sabaha kadar bizi uyutmuyor.” diye konuştu.

Hamit Toptan ise çadırda yaşarken su, banyo ve tuvalet sıkıntıları olduğunu anlatarak, “Beşinci ayın 16’sında Urfa’dan yola çıktım. Nevşehir’e gittim, şeker pancarında çalıştım. Orada iş iyi olmadı, oradan Konya’ya çeltiğe gittim. Konya’da 6-7 gün çalıştım, işverenlerle anlaşamadık Samsun’a fındık toplamaya geldik. 14 gündür oturuyoruz. Yaşamımız çadırlarda geçiyor.” dedi.

‘İSTEDİĞİMİZ SADECE ÇOLUK ÇOCUĞUMUZUN OKUMASI’

İşçilerden Mehmet Toptan da Şanlıurfa’da beyaz eşya tamirciliği yaptığını, iş olmadığı için mevsimlik tarım işçisi olarak Samsun’a geldiğini, mayıstan beri evlerinden uzakta bulunduklarını söyledi.

En büyük üzüntülerinin çocuklarının sağlıklı eğitim alamaması olduğunu ifade eden Toptan, “Çocuklarımız zaten 2-3 ay okuyabiliyor. O 2-3 içinde bir şey anladıkları da olmuyor. Onun için biz babadan oğula böyle tarım işçisi olarak kalıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Kendilerinin okuyamadığını ancak çocuklarının eğitim görmesini istediklerini anlatan Toptan, tarım işçilerinin çocukları için “seyyar okul” kurulmasını talep etti. Toptan, “Zaten yaşam kalitemiz sıfır. Her bir ailenin 5-6 çalışanı ama 10-12 nüfusu var. Devletimizden istediğimiz sadece çoluk çocuğumuzun okuması, cahil kalmaması, vatana millete hayırlı bir evlat olmasıdır.” diye konuştu.

Çadırda geçen hayatlar: Mevsimlik tarım işçileri

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!