Katliamların sebebi antidepresanlar mı?

featured

Dr. Semih Dikkatli – Psikiyatri & Psikoterapi Uzmanı
VERYANSIN TV

Soner Yalçın, taş ocağı işletiyor galiba… Kuyuya atacak bu kadar taşı nereden bulabilir yoksa?

Taş ocağı yoksa da kes-yapıştırla bulabilir elbet ama o bunu asla yapmaz…

Neyse bu kadar şaka yeter, şimdi büyük bir taşı daha çıkaralım kuyudan.

Bakalım şimdi ne demiş?

“Katliamların sebebi Antidepresanlar…

Genellikle aylar süren uzun süreli bir kullanım gerektiriyor. (Yalçın bu cümleyi antidepresanlar için kuruyor.) Çünkü etkisini haftalar sonra gösteriyor. Bu süreç bağımlılığa yol açabiliyor. Bu da özellikle gençlerde şiddet-intihar eğilimini tetikliyor. Bu bilinmesine rağmen çocuk ergenlik çağının basit gerilimlerini mi yaşıyor, dayıyorlar ilacı!

Londra King’s College üniversitesinin 21 bin insanın medikal kayıtlarını inceleyerek ulaştığı sonuçlara göre bazı ilaçlar…

–Mani ve bipolar bozukluk potansiyeli taşımakta…

–Kemik kırılma riski iki kat yükseliyor…

–Kalp hastalığı ve felç riskini artırmakta…

–Bu ilaçlar intihar ve şiddet düşüncelerini tetikleyerek geçmişte sayısız örneği olan kıyımlara zemin hazırlıyor…”[1]

Önce şu cümleyle başlamama müsaade buyurunuz: “Antidepresanlar bağımlılık yaratmazlar, bunu söyleyen ya cahildir ya da kötü niyetli…

Sonra da şu bahsedilen çalışmaya bakalım derdim size ama maalesef o çalışmayla ilgili bir ize rastlamadım. Bütün verileri araştırdım ama böyle bir araştırma bulamadım. Keşke Soner Yalçın araştırmanın yazarını, tarihini, yayınlandığı dergiyi, sayfa numarasını filan verseydi. Yok, yok Yalçın’dan tüm bunları ayrıntılı ve doğru yazabilmesini beklemem ama hiç değilse ilk yazarın adını yazsaydı. Ben çalışmayı bulur, okur, bilgilenir, sizleri de bilgilendirirdim…

Hemen bu cümlelerin ardından el çabukluğuyla başka bir alana kayabiliyor Yalçın:

“Sık sık medyada haber yer alıyor; görüyorsunuz: Okuduğu liseyi ya da üniversiteyi silahla basıp öğrencileri-öğretmenleri katleden çocukların trajik olaylarını Saldırgan gençlerin antidepresan kullanıp kullanmadığı üzerinde çok az duruluyor!

Biliniyor ki antidepresanlar hem kullanıldığı sırada ve  hem de ilaç ani olarak kesildiğinde intihar veya düşmanca hareketler-saldırganlık gibi çok ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Bu konuda yapılmış belgeseller var. “Public Schools: Pushing Drugs?” (Devlet Okulları: Uyuşturucu İlaçlara mı İtiliyor?) gibi…

Bazı olayları anımsatmama izin veriniz:

  • 1Aralık 1997… 14 yaşındaki Michael Carneal, üç öğrenciyi öldürdü; beş kişiyi yaraladı. Psikiyatrik ilaç tedavisi görüyordu…”[1]

Öncelikle bu olayla –olaylarla- ilgili cevaplara başlayalım. Sayın Yalçın sürekli olarak “birkaç belgesele”, “komplo teorisi kitaplara” ve bazı “çarpıtılmış makalelere” atıfta bulunarak, antidepresanlar hakkında genel yorumlarda bulunuyor. Bu yorumları yaparken binlerce bilimsel makaleyi, kitabı görmezden geliyor. Bunu ısrarla yapıyor. Niye peki?

Ya büyük bir planı var ya da söylediklerinin doğruluğuna o kadar inanıyor ki onun dışında bir şeyler duymak istemiyor.

“Antidepresanlar her kullanıldığında şiddet içeriğini, intihar riskini artırır” cümlesi genelleyici ve yanlıştır. Binlerce çalışmaya ve o çalışmaları yapan araştırmacılara hakaret etmenin bir başka yoludur bu cümle…

Gelelim Michael Carneal’e…

Saldırıdan önceki gün Carneal, bir av tüfeğini battaniyeye sardı ve okula götürdü, üzerinde çalıştığı bir sanat projesi gibiymiş davranarak battaniyeye sarılı silahı okulda bıraktı.

1 Aralık 1997’de ise sırt çantasında yüklü bir Ruger MK II. 22 kalibrelik tabancayla yanında kız kardeşi olduğu halde okula gittiğinde sabah 07: 45’ti.

Sakin bir şekilde kulaklıklarını taktı ve çantasında getirdiği tabancayı çıkardı ve koridorlarda biraz ilerledikten sonra bir gençlik dua grubu öğrencilerine ateş etmeye başladı. Üç öğrenci öldü ve beş öğrenci de yaralandı.

Dua grubunun bir üyesi Benjamin Strong, Carneal’ın ateş ettikten sonra silahını yere bıraktığını ve okul müdürüne teslim olduğunu, ardındanda ona: “Beni öldür, lütfen. Bunu yaptığıma inanamıyorum.” dediğini ifade etti. [2]

Michael Adam Carneal (1 Temmuz 1983 doğumlu) ve olay sırasında 14 yaşında bir birinci sınıf öğrencisiydi. [3] Carneal gazetecilere yaptığı açıklamada, suçları için tek bir açıklama yapamayacağını ve katkıda bulunan faktörlerin, ebeveynlerinin onu sevmemesi, sınıf arkadaşlarının alay etmesi ve eşcinsel olduğunu iddia etmeleri olduğunu belirtti. [2]

Olaydan önceki haftalarda, Carneal hem kendi evinden hem de bir komşunun evinden birkaç ateşli silah çaldı.

Şükran Günü öğleden sonra Carneal komşusunun evine gitti ve garaja girdi. “[4]

  • tüfek
  • mühimmat
  • tabanca
  • Kulak tıkacı çaldı: [5]

Tabii Soner Yalçın bunları da sormaz:

O kadar silah bu insanlarda ne arar?

Neden güvenli bir yerde tutmazlar?

Bu çocuk bu silahlara nasıl ulaşır?

İnsanlar kaybolan silahlarından nasıl habersiz olurlar?

Çocuğun büyüme koşulları onu nasıl etkilemiştir?

Carneal’in de gazetecilere yaptığı açıklamada olduğu gibi; “suçları için tek bir açıklama yapamayacağını ve katkıda bulunan faktörlerin, ebeveynlerinin onu sevmemesi, sınıf arkadaşlarının alay etmesi ve eşcinsel olduğunu iddia etmeleri olduğu”gibi durumlar nedeniyle bu katliamı gerçekleştirmiş olabilir mi?

Bu sorular ve daha birçokları varken konuyu getirip ilaca bağlamak ancak Yalçın’a yakışırdı, o da yapmış… Bir ayrıntı var yalnız, o da olayın psikiyatrik ilaçlara bağlı olduğunu gösterebilmek için epey zorlamış…

Herhalde meşhur atasözümüze inancı olan biri kendisi…

Azimli mücadele, duvarı deler…

(Yani bir konuda azimli olursam önümde gerçekler bile duramaz diye düşünüyor herhalde…)

Neyse biz yine olaya dönelim:

Muhtemelen Şükran Günü’nden bir süre sonra, Carneal babasının dolabından iki av tüfeği çaldı ve onları yatağının altına sakladı.

Raporlara göre, Carneal diğer öğrenciler tarafından zorbalığa uğramış ve endişe, depresyon ve ciddi paranoyadan muzdaripti. Paranoyası, banyodayken havalandırma deliklerini ve pencereleri örtmek gibi alışkanlıklarda kendini gösterdi, çünkü izlendiğine inanıyordu. [6]

Olaydan sonra, Carneal’a “şizotipal kişilik bozukluğu” ve “distimi” teşhisi kondu. Kuzey Kentucky Gençlik Gelişim Merkezi’nde hapsedilirken Carneal’ı tedavi eden Kathleen O’Connor, başlangıçta bu tanıya katılıyordu, ancak daha sonra Carneal’ın aslında “paranoid şizofreni”ye sahip olduğunu belirledi.

Olaydan sonra Carneal’ı değerlendiren Dewey Cornell ve Diane Schetky daha sonra tanılarını “şizofreni”ye değiştirdiler. [7] [8]

Psikoz nedeniyle, hapsedildikten sonra birkaç kez hastaneye kaldırıldı ve şizofreniyi tedavi etmek için kullanılan bir anti-psikotik olan “Geodon” ve destek için bir antidepresan “Zoloft” başlandı. [9]

Ekim 1998’de Yargıç Jeff Hines, akıl hastalığı nedeniyle Michael Carneal’ın suçu işlediğini kabul etti ve Carneal’ın 25 yıl içinde şartlı tahliye imkânı ile ömür boyu hapis cezası almasına karar verdi.

Savcı Tim Kaltenbach’a göre, savunma, Carneal’ın serbest bırakılana kadar gerekli olduğu sürece hapishane sırasında zihinsel sağlık tedavisi almasını kabul etti. [10]

Yani neymiş?

Michael Adam Carneal, olay sırasında antidepresan ya da herhangi bir psikiyatrik ilaç kullanmıyormuş ve olayı paranoid düşünceleri doğrultusunda planlayarak işlemiş. Psikiyatrik yönden bir sorunu olduğuyla ilgili ilk resmi tanı olaydan sonra kendisi muayene edilince konulmuş ve sonunda “Paranoid Şizofreni” olduğuna karar verilmiş. Yargılama sürecinde başlayan bu tanı ve tedavi süreci sırasında kendisine bir şizofreni ilacı ve destekleyici olarak bir antidepresan başlanmış…

Soner Yalçın “Kara Kutu” kitabında “katliamların sebebi antidepresanlar” başlığı altında yukarıdaki örnekte olduğu gibi 17 olaydan bahsediyor ama çoğunu gerçekleştiren kişi kim, ne zaman olmuş, olay hangi saiklerle işlenmiş gibi bilgiler yok… Bu bilgileri verdiği olayları incelediğimizde de yukarıdaki örnekte olduğu gibi bir sürü çarpıtmalarla karşılaşıyoruz. (Bu çarpıtmaları da yazdığım kitapta ele alıyorum, umarım yakında kitabımda baskıya girecektir.)

Yalçın dün Sözcü’de yer alan yazısında, yine bir komplo teorisinin ardından, ”konuşmuyoruz, konuşturtmuyorlar” deyivermiş…

Adama sormazlar mı?

OdaTv elinde, Sözcü ne dersen hemen başlık yapıyor, Kırmızı Kedi’den tam destek alıyorsun, istediğin TV kanalında en popüler programcıların karşısına hem de “prime time”da çıkıyorsun, ağzına geleni sallıyorsun, sonra da konuşamıyorsun öyle mi?

Önce tüm doktorlara meydan okuyor ve “Kara Kutu’yu okuyun ve çıkın karşıma” diyorsunuz ve sonra size çeşitli yollarla “hadi, o zaman yüzleşelim” diyenlerin karşısına çıkmıyorsunuz.

Soner Bey hiç kusura bakmayın ama bu ülkede konuşulmayan tek şey bilim ve konuşturulmayan insanlar da bilim insanları…

Sürekli şikâyet etmeyi, “hesap soracağım”, “yüzleşeceğiz” laflarını da bir kenara bırakın ve kitaplarınıza yazdığınız bilgilerin doğruluğunu kontrol edin.

Belki sonra biliminsanlarınca da ciddiye alınırsınız.

Kaynaklar

1- Kara Kuru, Soner Yalçın.

2- Jump up to:a b “Sister of Paducah, Ky., shooting victim: ‘I couldn’t believe this could happen again’”. USA TODAY. Retrieved 2018-06-04.

https://www.usatoday.com/story/news/nation-now/2018/01/24/sister-paducah-shooting-victim-couldnt-believe-could-happen-again/1060899001/

3- Park, Madison. “20 years ago, another Kentucky school was attacked. Locals have never forgotten it”. CNN. Retrieved 2018-06-04.

https://edition.cnn.com/2018/01/24/us/school-shooting-kentucky-west-paducah/index.html

4- Bragg, Rick (3 December 1997). “Forgiveness, after 3 die in shootings in Kentucky”. The New York Times. New York, NY: New York Times Company. Retrieved 6 April 2018. https://www.nytimes.com/1997/12/03/us/forgiveness-after-3-die-in-shootings-in-kentucky.html

5- “UPI Focus: Boy indicted in Ky. school shooting”. Boca Raton, Florida: News World Communications. United Press International. 12 December 1997. Retrieved 5 April 2018. https://www.upi.com/Archives/1997/12/12/UPI-Focus-Boy-indicted-in-Ky-school-shooting/1067881902800/

6- “Finding futility in trying to lay blame in killings”. New York Times. 2000-08-04. https://www.nytimes.com/2000/08/04/us/finding-futility-in-trying-to-lay-blame-in-killings.html?ref=michaelcarneal&pagewanted=2

7- “Carneal v. Crews”. CaseText. Retrieved 2018-01-15.

https://casetext.com/case/carneal-v-crews-3

8- “Commonwealth v. Carneal”. Findlaw. Supreme Court of Kentucky case and opinions. Retrieved 2018-01-15.

https://caselaw.findlaw.com/ky-supreme-court/1150930.html

9 – Harned, Carrie (12 September 2002). “Carneal recalls 1997 high school shooting rampage”. WAVE3 News. Retrieved 6 July 2017.

https://www.wave3.com/story/932794/carneal-recalls-1997-high-school-shooting-rampage/?clienttype=printable

10- “Heath 20 Years Later: Michael Carneal”. WPSD Local 6 – Your News, Weather, & Sports Authority. 2017-11-28. Retrieved 2018-06-04.

https://www.wpsdlocal6.com/archive/heath-years-later-michael-carneal/article_7322a973-541d-56a7-85ed-1f62bfefae7e.html

Katliamların sebebi antidepresanlar mı?

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. Bir örneğe takılıp kalmayın. Carneal antidepresan kullanmıyor olabilir ama Batman filmini izleyen 12 kişiyi öldüren Holmes dozu yeni artırılmış Zoloft kullanıyordu, Columbine lisesinde 12 arkadaşını öldüren Harris ise Zoloft’tan Luvox’a değişmenin sıkıntılarını yaşıyordu, Virginia Tech üniversitesinde 32 öğrenciyi öldüren Hui Cho bir senedir almakta olduğu Paxil’e ilaveten Prozac da almaya başlamıştı, North Carolina eyaletindeki bir huzur evinde 8 yaşlı insanı katleden Stewart’ın kan testinde Lexapro bulundu. İsterseniz devam edebilirim, 30’dan fazla daha örnek var.

  2. Dr Semih Dikkatli hiç de dikkatli bir uzman değil. Burada yazdıkları suç değilse bile yanlış tedavi kapsamına girer. Alkol ve uyuşturucu gibi değilse bile antidepresanlar pek ala bağımlılık yaratabilir ve hastaları kendilerini öldürmeye ve başkalarına zarar vermeye sevk edebilir. Kesinlikle fiziksel bağımlılık yapmaktadırlar. Öyle olmasa neden ha deyince bırakamıyor millet, neden yavaş yavaş azaltarak bıraktırmayı deniyorlar ve çoğu zaman da başarısız oluyorlar. Sayın Dikkatsiz kaynak ariyorsa Prozac Nation kitabını okusun. Google ile “toplu katliama neden olan ilaçlar” diye araştırsanız bilinen ABD’de son 25 sene içindeki 35 katliamda Prozac, Luvox, Paxil, Zoloft, Cymbalta, Lexapro ve Zelexa gibi antidepresanları görürsünüz.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!