‘Kişiye özel’ ilan kalktı ama… Üniversitelerde atı alan Üsküdar’ı geçti

featured

Akademide üst üste gelen eş dost atama haberlerinin ardından önemli bir düzenlemeye gidildi. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından hazırlanan yönetmelikte belirli bir adayı tanımlayan özel şartlar öğretim üyesi alımları ve atama ilanlarından kaldırıldı. Kararı değerlendiren Öğretim Elemanları Sendikası Başkanı Dr. Vahdet Özkoçak “Maalesef atı alan Üsküdar’ı geçti” yorumunda bulundu. Önerilerinin kısmen hayata geçirildiğine dikkat çeken Özkoçak, yeni madde sonrası “Yazılmış olan makaleler veya projeler üzerinden ilana çıkma serbestliği olacak mı?” sorusunu yöneltti.

GAMZE ÇINLAR / VERYANSIN TV

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Öğretim Üyeliğine Yükseltme ve Atama Yönetmeliği’nin 3’üncü maddesinde dikkat çeken bir değişikliğe gidildi. Buna göre, öğretim üyeliğine atamada özel şartlar kaldırıldı.

Resmi Gazete’de yayımlanan değişiklikte şu ifadelere yer verildi:

“Öğretim Üyeliğine Yükseltme ve Atama Yönetmeliği’nin 3’ücnü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

İlana başvuru koşulu olarak adayların lisansüstü tez veya uzmanlık tezi adlarının bir kısmı veya tamamı yazılamayacağı gibi ilanda sadece belirli bir adayı tanımlayan özel şartlara da yer verilemez.”

Konuyu Veryansın Tv’ye değerlendiren Öğretim Elemanları Sendikası (ÖGESEN) Başkanı Dr. Vahdet Özkoçak, son 10 yıldır üzerinde durdukları liyakat konusunun bugün itibariyle ‘Akademik Kariyer Liyakat Projesi’ ile gündeme gelecek olmasını olumlu karşıladıklarını ifade etti. Önerdikleri ‘havuz sisteminin’ tüm maddelerinin uygulanması gerektiğini vurgulayan Özkoçak, yeni düzenleme için yanıt bekleyen sorulara da dikkat çektii. 

Özkoçak’ın açıklamaları şöyle:

‘KISMEN ÖNERDİĞİMİZ İÇERİKTE’

“Özellikle 2016 sonrasında ‘aile üniversiteleri’, liyakatsız kişilerin akademiye yerleştirilmesi konusunda büyük şikayetler olmaktaydı. Bu sebeple biz de 2016 yılında ‘havuz sistemi’ önerisinde bulunmuştuk ve önerimiz 2018 yılında Meclis Eğtim Komisyonu’nda kabul görmüş, Cumhurbaşkanlığı ‘İkinci 100 Günlük Eylem Planı’nda da yer almıştı. Yani havuz sistemi bizim istediğimiz şekilde olmasa da kısmen bizim önerdiğimiz içerikte yasalaştı ve yürürlüğe girdi.

‘AKADEMİK KADRO İLANLARINA ÇIKILDIĞINDA HAVUZ SİSTEMİ KULLANILSIN’

Bununla ilgili yapılan çalışmalarda, yüksek öğretim kurumunda artık ‘aile üniversitelerinden’, ‘kişiye özel’ ilanlardan ve aynı zamanda nespotizmden bıkıldığını gördük. Biz de bunu dile getiren ve çözüm önerisi sunan tek sendikaydık.

Sadece kişiye özel ilanlar değil, ‘Bir havuz sistemi kurulsun ve herkes yapmış olduğu çalışmalara göre bir sıralamaya dahil olsun. O puanları tutturan birinci sıradaki aday otomatik olarak kadroyu alsın.’ önerisinde bulunmuştuk. Kurumlar, üniversiteler, ilgili birimlerine akademik kadro ve ilanlarına çıktığında bu havuz kullanılsın.

YENİ MADDEDE YANIT ARAYAN SORU

Doktorasını yeni bitirmiş, akademinin tümörü dediğimiz ‘50d’ sorununu yaşayan genç akademisyenler maalesef bir yerlerden tanıdık veya siyasi bağlantı bulmadıklarında sistem dışında kalabilmekteydi. Bu yeni çıkmış olan ve Resmi Gazete’de yayımlanmış olan maddeyle bir nebze olsun artık kişiye özel ilanlarda tez konusu ve çalışma alanları yazmayacak. Ancak yapılmış olan makaleler veya projeler üzerinden ilana çıkma serbestliği olabilir mi? Burası çok önemli! Örneğin, şu makaleyi yazmış olmak, şu projede çalışmık olmak diyerek yine kişiyi işaret eden ilanlar görebilir miyiz?

‘AKADEMİSYENLER BELLİ BİR AİDİYETE ZORLANIYOR’

Fakat madalyonun bir yüzü daha var. Darbe dönemi ucube 2547 sayılı Kanun. Darbe döneminde baskıcı bir yapı ile bu sistem kurulmuştu. Bir yardımcı doçent, doçent olduğunda veya bir doçent süresini doldurup profesör olduğunda maalesef yeniden kadro ilan ediliyor.

Otomatik yükselmeye de artık cevaz veren bir sistem kurulmalı. Bu sistemi kurmadığımız müddetçe değerli öğretim elemanlarını, akademisyenlerimizi belli bir aidiyete zorluyoruz. Bugün bu aidiyet A olur, yarın bu biat B olabilir. Bu sıkıntıların giderilebilmesi için mutlaka önermiş olduğumuz havuz sisteminin bütün maddeleri gerçekleştirilmeli. Bundan hem siyasiler, hem bürokraktar, hem de akademisyenler memnun değil. Bu çok büyük bir sorun ve bu sorun devletimizin güzide kurum ve kurullarını yıpratmakta. Akademisyenlerimizin de psikolojilerini bozmakta. Biat kültürüyle hiçbir şekilde akademimiz ‘ilk 500’de bir’ üniversiteye sahip olamaz. Bu sebeple önermiş olduğumuz maddelerin de geçmesi gerekir.

‘BU GÖMLEK TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NE DAR GELİYOR’

Madalyonun iki yüzü var. Birincisi bu makalede herhangi bir çalışmayı yapmış’ olarak ilanlar verilebilir mi? İkincisi ise TSK’da bile olmayan akademide olan ‘yeniden yükselme kadrolarında ilan edilme’ durumu artık ortadan kaldırılmalı.

Bu gömlek Türkiye Cumhuriyeti’ne dar gelen bir gömlek. Biz yerli ve milli üretim diyoruz, aynı zamanda bu çalışmaları yapacak olan akademisyenler diyoruz… Üniversitelerimizi ilk yüze sokma hedefini koyuyoruz fakat üniversitedeki öğretim elemanlarının kadro almasında dahi nepotizmi öneren maddelerle, kurallarla ve kanunlarla ilerlemeye çalışıyoruz.

Artık güneş balçıkla sıvanmaz diyoruz. Mızrak çuvala sığmıyor… Gereken işlemlerin yapılması için çözüm önerilerimizi sunuyoruz. Önerilerimiz hayata geçtiği takdirde zaten Türkiye akademisi hak ettiği değeri bulacaktır.”

‘ATI ALAN ÜSKÜDAR’I GEÇTİ’

Özkoçak, önerilerini sıraladıktan sonra şu önemli vurguyu yaptı:

“Maalesef atı alan Üsküdar’ı geçti. Çoktan olan oldu. Niye 15 Temmuz 2016’daki hain darbe kalkışması sonrası bu işi yapmadık?

Örneğin biz akademik dil sınavını önermiştik, 2017’de YÖKDİL diye bir sınav oluşturuldu. Bu ilk üç sınavda binlerce aday dil sınavını geçti ve 2017’de doçent oldu. 2022 yılı itibariyle bu kişiler profesör olacaklar.”

ÖGESEN Başkanı Vahdet Özkoçak, Twitter hesabından konuyla ilgili yaptığı paylaşımda da

“Atı alan Üsküdar’ı geçti fakat yine de uzun süredir istediğimiz ve talep ettiğimiz “kişiye özel ilan” kalktı. Hayırlı olsun… Diğer sorunlar için de çalışmaya devam. Ben bedel ödesem de çalışacağız. Umarım diğer çözüm önerilerimiz de bir bir hayata geçer…” ifadelerini kullandı.

AKADEMİSYENLERDEN GELEN YORUMLAR 

Vahdet Özkoçak, ayrıca Twitter hesabından bir anket çalışması da başlattı. İşte o ankete gelen bazı yorumlar:

‘Kişiye özel’ ilan kalktı ama… Üniversitelerde atı alan Üsküdar’ı geçti

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. o şekilde kadroya girenler belli. Gerçekten hak edenlerin hakları yendi. Kadroya geçenler bunları bile bile bu hakkı yediler. Adalet olacaksa onlar o kadrolardan çıkarılmalı.

  2. 9 Mart 2021, 15:47

    Hiçbir kamu atamasında mülakat olmamalı yazılı sınav ile alım yapılmalı ancak bu şekilde torpilin önüne geçilebilir yıllardır üniversitelerin kanayan yarası torpilli alımlardır bugünün iktidarından önce de aynı şekilde alımlar yapılıyordu torpil hep vardı bugünkü yöneticilerimize düşen torpil tosyasını sonsuza kadar kapatacak yeni yasalar çıkarılması

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!