MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ankara’da partisinin “Siyaset ve Liderlik Okulu’nun 20. Dönem Eğitim ve Öğretim Yılı Açılış Töreni”nde konuştu.
Bahçeli, TBMM açılışında DEM Partili milletvekillerinin elini sıkmasına ilişkin “Erdoğan’ın çağrısına adım atmak bana düşen bir görev” dedi.
Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin davada çıkan kararı da değerlendiren Bahçeli, “MHP’nin sorgulanması, kötülenmesi için gayret gösteren bakış açılarını kınadığımı ifade etmek isterim. Bu toplantıya siyasi liderler katılmıştır, değişik unsurlar gelmiştir, MHP’nin sorgulanmasına katkı sağlayacak telkinlerde bulunmuşlardır” ifadelerini kullandı.
MECLİS’TE İSRAİL OTURUMU
Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
TBMM’nin almış olduğu karar yerindedir. Soykırımın yaşandığı dönemde TBMM’de değerli milletvekillerine ilgili bakanların vereceği bilgiler ışığında değerlendirmelerde bulunmak kanaatimce hayırlı olacaktır.
SİNAN ATEŞ DAVASI
Dava yargı unsurlarıyla devam etmiştir. 1’inci aşaması sonuçlanmıştır. Yargının kararına saygı duyarız. MHP’nin sorgulanması, kötülenmesi için gayret gösteren bakış açılarını da kınadığımı ifade etmek isterim. Bu toplantıya değişik unsurlar gelmiştir, MHP’nin sorgulanmasını sağlayacak telkinlerde bulunmuşlardır. Türk adaletinde bunların olmaması lazım.
Her davada her konuda başta Osman Kavala olmak üzere adalet iddiasında bulunanlar, ne olduğu henüz açıklanmamış mahkeme sürecinde televizyon ve kadrolarla MHP’yi sorgulamaya başlamış olmaları kabul edilebilir değildir. Ülkücü kimliği taşımakla beraber bu mahkemelere katılmışlardır. Üzücü bir davranıştır.
DEM PARTİLİLERLE TOKALAŞMA AÇIKLAMASI
1 Ekim günü TBMM açılmıştır. Orada sayın Cumhurbaşkanımız anlamlı, Meclis’in tarihsel vurgusunu dillendirerek gazilik vasfını ve bakış açısını değerlendirerek değerli bir konuşma yapmıştır. Son bölümde TBMM’de dayanışmanın, huzurunun akıllı bir çalışmanın öngörülecek bir davetini de sunmuştur.
Böyle bir davetten sonra MHP’nin genel başkanı olarak Cumhur İttifakı’nın ve Türk milletinin cumhurbaşkanı olarak görevini üstlenmiş bir şahsın çağrısına adım atmak bana düşen bir görevdir. Eğer bu çağrıya Cumhur İttifakı’nın bileşeni olan MHP bir adım atmazsa diğerlerinden bir şeyler beklemek hakkı doğmaz.
Onun için fikirlerini kabul etmediğim, yıllardır Türkiye’nin birçok konusunda PKK’nın terörünün uzantıları şeklinde söylemleri olanların yanlarına giderek ellerinini sıkmam bu çağrıya dayalı, birleştirici ve Türkiye partisi olma vasfının işareti olarak görülmelidir. Buradan başka bir anlam çıkarmak da doğru değil. Eş başkanı olan bir zatın annesinin vefatının da orada taziye olarak sunmak da bir insani bir görevdir.
Meclis’in resepsiyonunda da bu yaklaşımları görmekten çok memnun oldum. Birçok siyasi parti, değerli basın mensupları Meclis resepsiyonunu şereflendirmiş, orada da güler yüz hakim olmuştur. Bu güler yüzü devam ettirmek için adım atılıyor.
MHP’yi böyle siyasi kısır anlayışlar içerisine hapsetmek doğru değil, MHP’nin attığı adımları iyice düşünmek lazım. Kaosa krize alet olmanın da gereği yoktur. Bu tartışmalara katkı sağlayan hala tv’lerde MHP düşmanlığıyla devam eden Halk Partisi’ni kınıyorum. Televizyonlarını da kınıyorum. Türkiye’nin etrafında ateş çemberi var, ateşi kızdırmasınlar.”