T24 yazarı Tolga Şardan, “İçişleri Bakanlığı, Bodrum’da 4 bin 200 kaçak yapı tespit etti!” başlıklı yazısında, Bodrum’daki kaçak yapılaşmayı gündeme getirdi.
Bodrum’daki kaçak yapıların sahipleri arasında siyasetin hem AKP hem de CHP’den isimlerin ve şirketlerin bulunduğunu belirten Şardan, Bodrum’daki imar rantını gözler önüne seren Danıştay 1. Dairesi’nin kararına ulaştığını açıkladı.
Karara esas olan dosyanın, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Teftiş Kurulu’nca hazırlanan “kaçak imar ve inşaatlar” hakkında olduğunu söyleyen Şardan, “Danıştay 1. Daire Üyesi yargıçların imza altına aldıkları altı sayfalık karara göre; ilçede geçen yılın başına kadar 4 bin 242 kaçak yapı tespit edildi” diye yazdı.
Danıştay kararının önceki Bodrum Belediye Başkanları Mehmet Kocadon ve Ahmet Aras ile birlikte toplam 16 belediye görevlisini yakından ilgilendirdiğini belirten Şardan, “Belediye Başkanları ve belediye görevlilerine yönelik iddia, tespiti yapılan 4 bin 242 kaçak yapının yıkımının sağlanmaması” ifadelerini kullandı.
’16 BELEDİYECİYİ YAKINDAN İLGİLENDİRİYOR’
Şardan’ın yazısının ilgili bölümü şu şekilde:
“Bodrum’da yaşanan imar rantını tüm çıplaklığıyla gözler önüne seren Danıştay 1. Dairesi’nin bir kararı elime geçti yakın zamanda.
Danıştay 1. Dairesi’nin görev alanı, kamu görevlileri hakkındaki dosyalara bakarak karara bağlıyor. Belediye görevlileri de devlet memuru konumunda olduklarından dolayı haklarındaki şikayetleri Danıştay 1. Dairesi’nce sonuçlandırılıyor.
Ulaştığım Danıştay kararı, kolayca tahmin edileceği üzere Bodrum Belediyesi ile ilgili.
Aslında Bodrum Belediyesi hakkında geriye dönük epeyce Danıştay kararı var.
Önceki Bodrum Belediye Başkanları Mehmet Kocadon ve Ahmet Aras başta olmak üzere başkan yardımcıları, imar müdürleri, müdür vekilleri, yapı kontrol birimi çalışanları ve zabıta personeli hakkında klasörlerce evrak Danıştay’da incelenip karara bağlandı. Bir kısmı da halen incelemesi devam ediyor.
Büyüteç’ e konu ettiğim Danıştay kararı Eski Başkanlar Kocadon ve Aras’la birlikte toplam 16 belediyeciyi yakından ilgilendiriyor.
‘4 BİN 200’DEN FAZLA KAÇAK YAPI TESPİT EDİLDİ’
Karara esas olan dosya ise, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Teftiş Kurulu’nca hazırlanan “kaçak imar ve inşaatlar” hakkında.
Dediğim gibi, İçişleri Bakanlığı’nca hazırlanan ve Danıştay’da görülen, belediyeciler hakkında İçişleri Bakanları’nca “soruşturma izni verilen” onlarca karar mevcut yargıda.
Elimdeki kararı ilginç kılan başlık ise, ilçe sınırları içinde müfettişlerce tespiti yapılıp rapora bağlanan kaçak imar ve inşaat işlemlerinin sayısı.
Danıştay 1. Daire Üyesi yargıçların imza altına aldıkları altı sayfalık karara göre; ilçede geçen yılın başına kadar 4 bin 242 kaçak yapı tespit edildi.
Belediye Başkanları ve belediye görevlilerine yönelik iddia ise, tespiti yapılan 4 bin 242 kaçak yapının yıkımının sağlanmaması.
Şunu da eklemek lazım; kaçak yapı denildiğinde, tamamıyla ruhsatsız inşa edilen yapılar değil, alınan ruhsata göre inşaatı yapılmayan, projelere ruhsatsız yapılan eklemeleri de anlamak gerekiyor.
‘İKTİDAR İLE MUHALEFET KOL KOLA’
Bu kaçak yapıların sahipleri içinde siyasetin iktidar ve muhalefet bloğundaki bireysel ya da şirket boyutlu isimler var, hiç şüpheniz olmasın.
Hatta bir örnek vereyim yakın zamandan…
Bodrum’daki kaçak imar ve inşaat konularının araştırılması amacıyla bir Mülkiye Başmüfettişi Bodrum’a gönderildi.
Müfettişin görev onayının altında dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun imzası var!
Yani, Soylu’nun bakan olduğu dönem.
İlçe sınırları içinde belediyenin verdiği imar ve inşaat ruhsatları üzerinde inceleme yapan müfettiş, AKP’nin önde gelen isimlerinden birisine ait bir inşaat projesini mercek altına aldı.
İnşaatın, belediyenin verdiği ruhsata göre yapılamadığının müfettiş tarafından tespit edilmesiyle birlikte haber Ankara’ya ulaştı.
Soylu, müfettişe “inşaatın mühürlenmesi” talimatını verdi.
İnşaatın müfettiş gözetiminde mühürlenmesiyle birlikte kızılca kıyamet koptu, deyim yerindeyse.
Bu noktada; Bakan Soylu’nun bakan sorumluluğunda görevini yaptığını söylemek ve kutlamak mümkün elbette.
Ama bir de madalyonun diğer yönünü görünce; Soylu’yu alkışlamak, yerini soru işaretlerine bırakıyor kuşkusuz.
Zira, söz konusu inşaat projesinin sahibi, Soylu’nun AKP’de kendisine rakip olarak gördüğü isimlerden Mücahit Aslan’dı!
Bildiğim kadarıyla Aslan, sürecin çözüme kavuşturulması için devreye aracı konulması teklifini kabul etmedi.
Hatta Soylu görevden alınıncaya kadar projesi mühürlü kaldı.
Müfettişin bu konuda yaptığı raporlamanın da Danıştay’a ulaşan dosyalar arasında bulunduğunu ekleyeyim.
Bir örnek daha…
Muğla Valiliği, geçtiğimiz günlerde ilçedeki bir inşaatın yapımını durdurdu.
İlçede iki kata kadar yapılaşma izni verilmesi uygulaması olmasına karşın söz konusu inşaat için Bodrum Belediyesi beş kat inşaat izni verdi başvuru sahibine!
İlçede şimdiye kadar benzeri bulunmayan inşaata yönelik Bodrum’un dokusunu bozduğu yönünde şikayetler başladı kısa sürede.
Eleştiri oklarının hedefinde, şimdi Muğla Büyükşehir Belediyesi Başkanı olan Ahmet Aras ve ekibinin yanı sıra Bodrum Milli Emlak Müdürlüğü yetkilileri ile Bodrum Çevre Şehircilik ve İklim İl Müdürlüğü yetkilileri var.
Başvuru sahibi ise, Ankara’da pek çok inşaat projesini gerçekleştiren ulusal bir firmanın Ankara Müdürü Bahadır Gülalioğlu.
Olayı ortaya çıkaran ise, Bodrum’da yaşayan meslektaşım Mustafa Gündoğ.
Hakkında valilikçe soruşturma başlatılan inşaatın bulunduğu alan, aslında Bodrum halkının kullanımına tahsis edilen “Sosyo – Kültür Tesis Alanı”.
Yürürlükteki mevzuata göre, sosyo – kültürel alanlar satılamaz!
Buna rağmen söz konusu alan, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun kapsamında, 8 Temmuz 2021’de açık artırma kapsamına alındı.
Satış sonucunda, 2 bin 758 metrekarelik “sosyo – kültürel tesis alanı” alanı 6 Milyon 75 bin 32 lira 32 kuruş liraya ve taksitle satıldı.
Alanın devir işlemi 15 Şubat 2022’de ipotekli olarak gerçekleşti.
İhaleye çıkış rakamı 6 milyon 68 bin 964 lira olan alanı, başka hiç kimsenin başvurmadığı ortamda Bahadır Gülalioğlu, sadece 6 bin lira artışla satın aldı.
‘CHP’Lİ SİYASETÇİ DEVREYE GİRDİ İDDİASI MEVCUT’
Bodrum’da kıymetli arazi, metrekaresi 2 bin 200 liradan yüzde 25’i peşin ve 24 ay vadeli ödemeyle sahibini buldu.
Sonrasında inşaat için ruhsat süreci başladı. Bodrum Belediyesi ilçede hiç görülmemiş biçimde beş katlık inşaat izni verdi.
Görülmemiş inşaat izni konusunda, CHP’de halen aktif siyaset yapan bir siyasetçinin devreye girdiği iddiası mevcut.
Gelelim bugüne; söz konusu inşaatla ilgili belediye yönetimi usulsüzlük olmadığı öne sürse de, valilikçe başlatılan soruşturmada hazırlanan 12 sayfalık bilirkişi raporunda inşaatın usulsüz olduğu kaydedildi!
Bu aşamada, ismi geçen tüm kamu görevlileriyle ilgili adli soruşturma başlatılması gerekir. Hem de herhangi bir şikayet beklenilmeksizin.
Her iki örnek halk deyimiyle “devede kulak” bile değil.
İşin vahimi, örnekler ve kaçak yapılar sadece Bodrum’la da sınırlı değil…
Yazık oluyor, ülkeye…”