1. Haberler
  2. Siyaset
  3. CHP’de ‘devrim’ istediler… Yeni harekette kimler yer aldı?

CHP’de ‘devrim’ istediler… Yeni harekette kimler yer aldı?

CHP’de "değişim" tartışmaları sürerken; eski CHP Parti Meclisi üyesi Örsan Öymen’in öncülüğünde yeni bir hareket kuruldu. Hareketin bildirisinde, "CHP’de devrim gerçekleşmeden, Türkiye’de devrimin gerçekleşmesi olanaklı değildir!” denildi.

featured

VERYANSIN TV

CHP İlke ve Demokrasi Hareketi adı altında kurulan bu harekette Algan Hacaloğlu, Necla Arat, Nur Serter, Dilek Akagün Yılmaz, Prof. Dr. Tolga Yarman, Türker Ertürk ile Utkan Güneş gibi isimler de yer alıyor.

Hareket, dün yaptığı yazılı açıklamada ilk bildirisini de yayınladı. Seçim sonuçlarının CHP ve Kılıçdaroğlu için başarısızlıkla sonuçlandığını belirten CHP İlke ve Demokrasi Hareketi, bildiride “Başta laiklik olmak üzere bazı temel ilkeler parti yönetimi tarafından bertaraf edilmiştir. Halkçılık, devletçilik, sosyal demokrasi ve demokratik solculuk ilkeleri söylemde kalmıştır” açıklaması yapıldı.

Tüzük değişikliği talep edilen bildiride şunlar kaydedildi:

‘MUHALEFET KILIÇDAROĞLU İLE OYUNU ARTIRMADI’

“2023 yılı cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçim sonuçları ne yazık ki Cumhuriyet Halk Partisi ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu açısından başarısızlıkla sonuçlanmıştır. CHP’nin oyu 2010 yılından beri yüzde 22-26 aralığında takılıp kalmıştır. Son seçimlerde CHP’nin oyu yüzde 25’tir. Bu oyun içinde, CHP dışında 4 ittifak partisinin oyu daha bulunmaktadır. Bu durumda CHP’nin, yüzde 22 olan bir önceki seçimdeki oyunu arttırmadığı anlaşılmaktadır. Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2023 cumhurbaşkanlığı seçiminde, muhalefetteki 4 ittifakın ve 10’u aşkın partinin desteğiyle aldığı yüzde 48 oy oranı da, 2014 ve 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, muhalefet partilerinin adaylarının aldığı toplam oy oranına eşittir. Bu durumda muhalefetin Kılıçdaroğlu ile oyunu artırmadığı bir olgudur.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun yönetiminde birçok olumlu çalışma da yapılmış ve yoğun bir emek harcanmış olsa da, gerçekleşen büyük hatalar, kronikleşmiş seçim yenilgileriyle sonuçlanmıştır. AKP hükümeti tarafından demokrasinin yıkılıp, onun yerine teokrasinin, yani din devletinin kurulduğu bir dönemde, dinin, devlet, siyaset, hukuk ve eğitim işlerine müdahale etmemesi gerektiği, etkin bir biçimde söyleme ve eyleme dönüşmemiştir; aksine, AKP’nin gölgesinde, din üzerinden, popülist ve taklitçi bir siyaset tarzı benimsenmiştir.

Halkçılık, devletçilik/kamuculuk, sosyal demokrasi ve demokratik solculuk ilkeleri söylemde kalmış, bu ilkelerle bağdaşan ekonomi politikaları, karma ekonomik model ve somut projeler yeterli bir biçimde geliştirilememiştir.

‘EMPERYALİZME KARŞI MÜCADELE KONUSUNDA ETKİLİ BİR AÇILIM YAPILAMADI’

Ümmetçiliğin anti-tezi olan ve vatan/vatandaşlık bilincini aşılamak için geliştirilen, ırkçılık anlamına gelmeyen, milliyetçilik/ulusçuluk ilkesine yeterince vurgu yapılmamış; ayrıca Türkiye’nin ulusal güvenliği ve bütünlüğü konusundaki kaygılar giderilememiştir; özellikle dış politika sorunları ve emperyalizme karşı mücadele konusunda etkili bir açılım yapılamamıştır.

‘ATATÜRK DEVRİMLERİNE SAHİP ÇIKILMADI’

Devrimcilik ilkesi görmezden gelinmiş, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün, 1920’lerde ve 1930’larda gerçekleştirdiği aydınlanma devrimlerine sahip çıkılmadığı gibi, 21. yüzyılın siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel koşulları ve sorunları dikkate alınarak, yeni devrimlere yönelik açılımlar da yapılmamıştır.

CHP’de, genel başkan dahil, her CHP üyesi, partinin programında ve tüzüğünde yer alan bu temel ilkelere uymakla yükümlüdür. Cumhuriyetçilik, halkçılık, devletçilik, laiklik, milliyetçilik, devrimcilik, sosyal demokrasi ve demokratik solculuk ilkelerine bir bütün olarak uymayan kişiler, parti tüzüğüne göre, parti üyesi olamayacakları gibi, genel başkan adayı da olamazlar; olmamalıdırlar.

‘SAĞ SİYASİ PARTİLERE ORANTISIZ ÖLÇÜDE TAVİZLER VERİLDİ’

CHP’de parti içi demokrasi süreci ne yazık ki yıllarca işletilmemiş; siyasi ve stratejik kararlar oligarşik bir grup tarafından alınmış; partinin organları, mahalle, ilçe, il örgütleri ve üyeleri büyük ölçüde devre dışı bırakılmış; milletvekili adayları önseçimle belirlenmemiş; milletvekilliği listeleri hazırlanırken, ittifak içindeki sağ siyasi partilere orantısız ölçüde tavizler verilmiş; örgüt seçim için motive edilememiştir.

CHP’de parti içi demokrasinin sağlanabilmesi için; sınırlı bir genel merkez kontenjanı hariç, milletvekillerinin ve adayların önseçimle belirlenmesi; parti içi eğitimin etkinleştirilmesi, partinin ilkeleriyle uyumlu sağlıklı bir üye yapılandırmasının sağlanması; kongrelerde ve kurultayda, blok listeyle seçime gidilmesinin zorlaştırılması, çarşaf listeyle seçime gidilmesinin kolaylaştırılması; delegelerin tercihini seçimden önce açığa çıkartması nedeniyle, gizli oy açık tasnif ilkesine aykırılık oluşturabilen, kongrelerde ve kurultayda birden fazla aday için imza verilmemesi uygulamasına son verilmesi; partinin yetkili organlarının çalıştırılması; Merkez Yürütme Kurulu üyelerinin Parti Meclisi’nden atamayla değil, seçimle göreve gelmeleri; Kurultay iradesine, Parti Programı’nda ve Parti Tüzüğü’nde yer alan temel ilkelere uygun politikaların ve stratejilerin geliştirilmesi; kongre ve kurultay süreçlerinde adaylar belirlenirken, genel merkez ve belediye tarafından uygulanan baskı ve dayatmaların son bulması gerekmektedir.

‘KURULTAYDA ANTİDEMOKRATİK MADDELER KALDIRILMALI’

Bu çerçevede, mevcut tüzükte var olan bazı hakların kullanılmasının sağlanması gerektiği gibi, tüzükte yer alan anti-demokratik maddeler kaldırılmalı, kurultayda bu tüzük maddeleri değişmelidir.

3-30 Temmuz 2023 tarihlerinde gerçekleşecek olan ve tüm parti üyelerinin oy kullanma hakkına sahip olduğu ve ilçe kongrelerinde oy kullanacak olan delegelerinin seçileceği mahalle kongrelerine, partinin kurumsal kimliğine ve ilkelerine sahip çıkan herkes katılmalı, partinin kurumsal kimliğini ve ilkelerini benimseyen üyeler bu kongrelerde aday olmalı, bu doğrultuda listeler çıkartılmalıdır.

‘CHP’DE DEVRİM GERÇEKLEŞMEDEN TÜRKİYE’DE DEVRİM GEREÇEKLEŞEMEZ’

5 Ağustos-10 Eylül 2023 tarihlerinde gerçekleşecek ilçe kongrelerinde ve 16 Eylül-15 Ekim 2023 tarihlerinde gerçekleşecek il kongrelerinde de, partinin kurumsal kimliğine ve ilkelerine sahip çıkan üyeler, ilçe ve il başkanlığına, ilçe ve il yönetim ve disiplin kurulu üyeliğine, il delegeliğine ve kurultay delegeliğine aday olmalıdırlar. Karşı devrimci teokratik ve monarşik bir hareketin iktidar olduğu bir ortamda, Türkiye’nin kurucu partisi ve ana muhalefet partisi olan CHP’nin kaybedilmesi, Türkiye’nin de kaybedilmesi anlamına gelmektedir!

CHP’de devrim gerçekleşmeden, Türkiye’de devrimin gerçekleşmesi olanaklı değildir! Tüm CHP üyelerine, CHP’ye ve Türkiye’ye sahip çıkma çağrısında bulunuyoruz!”

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 Yorum

  1. türker ertürkün işi ne orada?can ataklıdan farkı yok.KK göğsune chp rozetı takarken iyi idi.

    Cevapla
  2. 25 Haziran 2023, 17:16

    Sorunun bir parçası olan kişilerin sorunu çözeceğine inanmazı beklemeleri ne kadar ahmakça bir yaklaşım içinde olduklarını açıkça göstermektedir. Bu kadrolara sormak lazım “CHP ele gecirilken siz hangi koltuklardan seyrediyordunuz”.

    Cevapla
  3. 25 Haziran 2023, 12:58

    Kusura bakmayın ama CHP ne zaman bu söylediklerinizin onda birini yaptı? Zaten hiç bir zaman yapılmayan bir yapılacaklar listesi.

    Türk’ü yok sayıp aman Kürt oylarını almalıyız anlayışının iflasıdır seçim sonuçları. Atatürk’ün partisi olduğunu hatırladığı gün Türk Milleti de gerekli krediyi verir ama bu aşamadan sonra bunun ön şartı yeni bir genel başkan olmuştur.

    Cevapla
  4. Laik PKK/ypg Kürdistanı iyi olur diyen Türker Ertürk, HDP’li bakan olabilir diyen Dursun Çiçek gibi emekli albay ve generaller de olacakmıymış bu işin içinde?

    Cevapla
Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!