CHP’li Ünal Çeviköz, Türkiye’nin ŞİÖ’te üyelğiyle ilgili “Batı’yla arasının daha da açılacağını düşünüyorum. Türkiye diyalog ortağıdır, öyle kalması doğrudur” dedi.
Çeviköz, Sözcü yazarı Ruhat Mengi’nin sorularını yanıtladı.
Ünal Çeviköz, Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu’nun konuya ilişkin, “Eğer Türkiye, kurucusu olduğu Avrupa Konseyi’nden neredeyse ihraç sürecine girmemiş olsaydı bu yanlış olmazdı, şimdi ise Avrupa’nın demokratik standartlarından kopmuş bir ülkenin otoriter liderlerle verdiği manzara Türk halkının övüneceği bir manzara değildir” görüşünü de şöyle değerlendirdi:
“Şimdi, bu şekilde algılanma ihtimali çok yüksek. Neden yüksek; çünkü şu sırada Batı’dan bakıldığında ve Türkiye’nin de içinde bulunduğu kurum ve kuruluşlardaki ortaklarımız, dostlarımız, müttefiklerimiz açısından bakıldığında Şanghay İşbirliği Örgütü Asya kıtasındaki birbirleriyle sorunu olan ülkeleri bir araya getiren ve aslından bu sorunları çözmek yerine o sorunların daha fazla depreşmesini önlemek maksadıyla bir bütünlük oluşturan bir şemsiye gibi görülüyor. Geçmişine baktığımızda zaten Orta Asya odaklı olarak Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra herhangi bir terör hadisesi burada yer bulmasın ve ülkesinde yerleşik düzeni olan ülkelere karşı bir tehdit oluşturmasın diye başlatılmış olan bir girişim bu ve bunun da başında Rusya’yla Çin geliyor.
Rusya’yla Çin’in kurdukları ve önce 5 ülkenin katıldığı bu topluluk Özbekistan katıldıktan sonra bir örgüt haline geldi, kurumsallaştı ve Şanghay İşbirliği Örgütü oldu. Bunun tabii sadece üyelik değil, başka bir takım mekanizmaları da var; örneğin gözlemcilik, örneğin diyalog ortaklığı gibi. Türkiye’nin Asya kıtasına sırtını dönmemesi gerektiği bir gerçek, bunu kabul etmemiz lazım. Ancak Türkiye’nin içinde bulunduğu kurum ve kuruluşlar ve Cumhuriyet’in kuruluşundan beri Türkiye’nin şimdiye kadar izlediği yönelim hep Batı yönünde olmuştur. Bu demek değildir ki Ortadoğu’ya veya Asya’ya sırtını dönsün, aksine Batı’yla olan bütünleşmesi ve Batı tarafından daha kabul edilebilir ve daha önemli bir ortak olarak görülebilmesi Ortadoğu ve Doğu’yla olan ilişkilerini de bununla bütünleştirmesi halinde mümkündür. O yüzden Şanghay İşbirliği Örgütü gibi kuruluşlarla –Örneğin Asya’da Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, Asean Ülkeleri, Pasifik Adaları Grubu gibi başka kuruluşlar da var- diyalog ortağı haline gelmesi bu bütünlüğü sağlayabilecek ve Türkiye’nin daha küresel bir politika izlemesine imkan verecektir. Türkiye aslında bölgesel bir sınırın içine hapsedilemeyecek kadar büyük bir ülkedir. Onun için Türkiye’yi sadece Doğu Akdeniz, Ortadoğu veya Kafkas ülkesi gibi görmemek lazım, ancak bunun mekanizmalarını çok iyi bilmek, iyi kullanmak gerekir.”
Sizin gibi satılmış mandacı siyasetçilerin varlığından büyük olmamalı
ÜNAL ÇEVİKÖZ diyorsa, demek ki, tam tersini düşünmek gerek… Bu haberi o zaman şöyle değerlendirmek gerek:
“Türkiye’nin, Şanghay İşbirliği Örgütü’ne (ŞİÖ) üyeliği çok büyük bir BAŞARI olur.”
İnanıyorum ki TÜRKİYE, bu konuda, DOĞRU YOLDADIR.
abd nin köpeği olmak istiyoruz desene şuna..Hani akp gitsin gitsin de…Siz de ülkeyi parçalatacaksınız…Türk halkı 3. yola odaklanmalı her iki yol da tıkalı..
Lan dersin parti parti değil Amerikanın sesi radyosu Ankara şubesi!
Biz batinin emir eri olacagiz desene suna kendini niye yoruyorsun
Müstemleke valiliğine aday oldukları için bağımsız hareketler hazımsızlık yapıyor. Efendilerine hizmet aşkıyla yanıyorlar.
Efendiler! Avrupa’nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşmesine karşılık Türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanadurmuştur. Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa’dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa’nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa’dan almak gibi birtakım zihniyetler belirdi. Halbuki, hangi istiklal vardır ki, ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir!
Shangay’a üye olma, cızzzx, Washington’a köpek olmaya devam et diyor,eeeee hainlik böyle bir şey; onların her dediğini yapmak zorundasın, aksi halde Londra’daki ağbabaları kulağını çeker.
Kılavuzu karga olanın burnu b.ktan kurtulmaz ….
Bu şahıs Kılıçdaroğlu’ nun başdanışmanı…
Gerisini siz hesaplayın.
Bu adam “Şanghay büyük bir hata” diyorsa, demek ki Şanghay’a girmek çok doğru bir hareket. Çünkü artık biliyoruz ki, bu adam Türkiye’nin değil sadece ABD’nin çıkarlarını düşünene bir adam.
Tabi ya! Ne guzel Amerikan mandasinin bol parali, cukkali yolu dururken, Ataturk’un gosterdigi yolda tam bagimsiz Turkiye falan olur mu hic canim? Hem ABD olmasa, Y-CeHaP’in ve libos saz arkadaslarinin ”fonlari” ile ”ek maaslari” nereden gelir sonra? Bu halk size guvenip, bilmem neyinizin keyfi ugruna 20 yil gelecegini karartip cile cekmis. Daha da ceker. Yeter ki sizin gibi satilmislarin bilmem nelerinin keyfi bol olsun!
şangay ayrı tartışılır da chpnin tepkisine şaşmadım amerikan tandansı.