CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sorularını sürdürüyor.
Cuumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı Jandarma Genel Komutanı ve Emniyet Genel Müdürü atamalarını hatırlatan CHP’li Bakan, “Sorduğumuz sorular yeterli görülmemiş olabilir. Bugün daha detaylı sorular soracağım.” dedi.
TBMM’ye soru önergesi vereceğini de bildiren Murat Bakan, Bakan Yerlikaya’ya şu soruları yöneltti:
“10- 15 Temmuz Darbe Girişimi öncesinde İzmir Askeri Casusluk Kumpas Soruşturması sırasında soruşturma savcısı tarafından Genelkurmay Başkanlığı’na 50’nin üzerinde müzekkere yazıldığı, müzekkerelerin mahiyetinin TSK içerisindeki FETÖ yapılanmasının ortaya çıkartılması amacıyla gönderildiği, darbeye giden süreçte bilgi gizlediği tespit edilen ve 15 Temmuz Darbe girişimi sanığı ve halen tutuklu bulunan Genelkurmay Personel Başkanı İlhan Talu’nun darbe girişiminin birkaç ay öncesinde “Biz İstihbarat Daire Başkan Engin Dinç ile anlaştık savcıların bu talebine cevap vermeyeceğiz” şeklindeki beyanına şahit olan kişiler bulunmaktadır. Bilahare müzekkere ile darbe hazırlıklarının tamamına yakınının darbeye karşı çıkan üst rütbeli kişiler olduğunun anlaşıldığı, İlhan Talu’’nun bu beyanına, müzekkerelerin cevabını takip eden dönemin Kom Daire Başkanlığı görevlilerinin şahit olduğu, İstihbarat Daire Başkanlığı (İDB) tarafından hazırlanan TSK içindeki FETÖ mensupları listesinin FETÖ ilişkisi bilindiği halde Korgeneral İlhan Talu’ya verildiği, yani 15 Temmuz Darbe Girişimi öncesi belki de darbeyi önleyecek kritik soruşturmanın engellenmesi anlamına gelen bu konu detaylıca araştırılmış mıdır?
ZİNDAŞTİ OLAYI…
11- Uyuşturucu çeteleri/örgütleri arasında gerçekleşen ve kamuoyuna Baronlar Savaşı olarak yansıyan “Zindaşti Olayında”, İstihbarat Daire Başkanlığında görevli Polis Memuru Güven Güzel’in İstihbarat Daire Başkanlığı bilgilerini uyuşturucu baronlarına sızdırdığı iddiasıyla şüpheli olarak vermiş olduğu ifadesinde; “2013 yılı içerisinde organize suç örgütlerinin faaliyetleri ve Türkiye’deki dini motifli örgütlerle bağlantılarının deşifre edilmesi üzerine çalışma başlattık. Bu çalışmada o dönemde İstihbarat Daire Başkanı olan Engin Dinç tarafından özel görevlendirmeyle Orhan Üngan ile görüşme sağlandı. Bu görüşmede ülkemizdeki cinayetler ve uyuşturucu trafiği ile ilgili bize ciddi istihbarı bilgiler verildi. Bu bilgiler rapor edilerek istihbarat arşivine girişi tarafımdan yapıldı.” şeklinde beyanda bulunduğu, İran kökenli uyuşturucu baronu Zindaşti’nin, firari FETÖ Savcısı Zekeriya Öz’ün kendisini cezaevinden çıkarma taahhüdüyle, Ergenekon Soruşturmasında gizli tanık yaptırıldığı, Ergenekon sanıklarını tutuklayan yargı üyeleriyle birlikte iki mahkeme hakimini (İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanını ve 14 Ağır Ceza Mahkemesi Başkanını) saf dışı bırakmak için yalan beyanlarda bulunduğu ve Zekeriya Öz tarafından kullanıldığı, Zindaşti’nin HTS incelemelerinde; 19 Kasım 2013 – 18 Aralık 2013 tarihleri arasında FETÖ’nün yönlendirdiği sorumlu imam Ahmet Can ile 28 kez; yargı imamı yapılmış olan Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Osman Karakuş ile 7 kez, Yunanistan imamı Recep Uzunallı ile 30 Ocak 2013 ile 15 Ekim 2013 tarihleri arasında 11 kez, FETÖ yöneticilerinden Samanyolu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çiçek ile 13 Kasım 2006 ile 23 Temmuz 2014 tarihleri arasında 114 kez irtibat kurduğunun tespit edildiği, ayrıca 2014-2019 yılları arasında Zindaşti’nin bağlantılı olduğu, 2016 yılı ve devamı olayları gerçekleştiği, Polis Memuru Güven Güzel’in FETÖ’cü Savcı Zekeriya Öz’ün kullandığı İran asıllı Zindaşti hakkındaki bilgilerin geciktirilerek ilgili birimlere iletilmediği iddiaları araştırılmış mıdır?
ENGİN DİNÇ BANK ASYA’YA MI TEŞVİK ETTİ?
12- 2013 Yılı Ağustos-Eylül Aylarında, İstihbarat Daire Başkanlığı personelinin Engin Dinç’in Bank Asya Bilgi İşlem Müdürü olan kardeşi tarafından, Bank Asya’nın bireysel emekliliğe kaydedildiği, MİT tırları krizinden sonra istihbarat daireyi FETÖ’den temizlemek üzere görevlendirilen İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç’in örgütün finans kurumu Bank Asya’da kardeşinin çalışması ve personeli bireysel emekliliğe kaydettirdiği iddiaları araştırılmış mıdır?
‘FUAT AVNİ’ SORUSU
13- Engin Dinç’in İstihbarat Daire Başkanı olduğu dönemde birçok bilgi işlem personeli ile FETÖ/PDY Terör Örgütü’nün Emniyet İmamlığı yapan Kozanlı Ömer Lakaplı Osman Hilmi Özdil arasında telefon bağlantılarının olduğu bilinmesine rağmen, irtibatlı personelin İstihbarat Daire Başkanlığı’nda bilerek çalıştırılmaya devam edilmesi, özellikle (8) bilgi işlem uzmanının bu bağlantısı İstihbarat Daire Başkanlığı’na bildirilmesine rağmen, FETÖ bağlantılı personelin 15 Temmuz Darbe girişimine kadar çalıştırılmasına müsade edilmesi, 17-25 Aralık 2013’ten 15 Temmuz 2016 Darbe Girişimine kadar geçen sürede; İstihbarat Daire Başkanlığı il birimlerinden gönderilen tüm gizlilik dereceli verilerin bahse konu bilgi İşlem görevlileri tarafından Akif Kod adlı Mustafa Koçyiğit isimli sivil imam üzerinden şifreli mesajlar üzerinden Fuat Avni’ye sızdırıldığı savcılık soruşturması ile tespit edildiği ortaya çıkmıştır. FETÖ’nün sosyal medya kullanıcısı “Fuat Avni”nin kaynağının İstihbarat Daire Başkanlığı olduğu ve FETÖ bağlantılı kişilerin bilindiği halde çalıştırılması şüphesi araştırılmış mıdır?
‘TAHKİKAT YAPILACAK MIDIR?’
14-Engin Dinç’in İstihbarat Başkanı olduğu dönemde, İstihbarat Daire Başkanlığı’na ait 250’nin üzerinde aracın sigortasının FETÖ imamlığını yapan Kozanlı Ömer Lakaplı Osman Hilmi Özdi’nin doğrudan bağlantılı olduğu Master Sigorta şirketine yaptırılmış mıdır? Yaptırılmış ise 2014 yılı içerisinde FETÖ’nün sigorta şirketi firmaya istihbaratın araçlarını sigorta yaptırarak örgüte mali destek sağlanmış mıdır? Bu konuda tahkikat yapılacak mıdır?
15- FETÖ adına yurtdışında yayın yapan kişilere bilgi aktartırken yakalanarak tutuklanan Ankara Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şubede görevli Serkan Dinçer’in çalışma geçmişi incelendiğinde Engin Dinç’in 2013 yılında İstihbarat Başkanı olduğu dönemde Trabzon ilinden getirilerek İstihbarat birimi Siber Şubeye görevlendirildiği görülmektedir: Serkan Dinçer’in hain darbe girişimi sonrası İstihbarat hizmetlerinden çıkarılarak Diyarbakır ili genel hizmet kadrosunda görevlendirildiği akabinde Ankara iline tayin edilerek Tuzluçayır karakolunda görevli iken Ankara Emniyet Müdürlüğü değişimiyle Engin Dinç’in talimatıyla Narkotik Şube’ye tayin edildiği bilinmektedir. Bu şekilde devlet aleyhine tüm bilgi sızmalarını korunaklı ve gizli bilgilere erişimi olan bir şubeden yapma fırsatı bulması nasıl açıklanmaktadır? Bu soruları soru önergesi ile de tarafınıza soracağız. Devletin kayıtlarında sorularımız, yanıtlarınız ve bu konuda nasıl bir tavır aldığınız da bulunsun.”
İçişleri Bakanı Sayın @AliYerlikaya ‘ya Ankara İl Emniyet Müdürü Engin Dinç hakkındaki sorularıma devam ediyorum.
Dün sorduğumuz sorular yeterli görülmemiş olabilir. Bugün daha detaylı sorular soracağım.
10- 15 Temmuz Darbe Girişimi öncesinde İzmir Askeri Casusluk Kumpas…
— Murat BAKAN (@CHPMuratBakan) August 22, 2024
İLK SORULARI NEYDİ?
Murat Bakan, Yerlikaya’ya yönelttiği ilk soruları da şu şekildeydi:
“1- Engin Dinç’in, Komiser Yardımcısı rütbesinde FETÖ’nün etkili olduğu ABD’de bir yıl dil eğitimi aldığı süre zarfında Fetullahçı terör örgütü üyelerinin evlerinde kaldığı bilgisi doğru mudur?
2- Kaldığı evin “mahrem abisi” uzun süre firari olduktan sonra Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından örgüt evinde yakalanan ve hala FETÖ üyeliğinden cezaevinde tutuklu bulunan Hüsrev Salmaner isimli şahıs mıdır?
3- ABD’de dil eğitimine Engin DİNÇ ile birlikte giden şahıslardan kaç tanesi hala meslektedir? EGM arşivlerinde listeler alınarak bu konuda bir inceleme yapılmış mıdır? Ya da bundan sonra yapılacak mıdır?
4-FETÖ’ye yönelik yapılan operasyonlarda yakalanan örgüt üyelerinin ifadelerinde o dönemlerde ABD dil kursuna veya diğer eğitim programlarına katılan emniyet mensuplarının büyük çoğunluğunun örgüt tarafından özel olarak seçilmiş gelecek vaad eden şakirtler olduğu şeklinde ifadeler olmasına rağmen Engin Dinç ile ilgili olarak bu yönde bir araştırma yapılmamasının sebebi nedir?
5- Engin Dinç, sonraki yıllarda yurtdışında 6 aydan fazla hangi görevlerde bulunmuş, bu görevleri sırasında aynı evde kimlerle birlikte kalmıştır?
6- Ev arkadaşları arasında devre arkadaşı Hilmi Aslan ve alt devresi Ahmet Koçak var mıdır? Bu iki şahıs FETÖ sebebiyle adli, idari işlem görüp meslekten çıkarılmış mıdır? Yurtdışı görevi esnasında FETÖ sohbet toplantılarına bu şahıslar ile katılmış mıdır?
7- Engin Dinç, emniyetin neredeyse her biriminin FETÖ tarafından kontrol edildiği bilhassa İstihbarat Başkanlığı gibi kritik öneme haiz görevlere örgüt üyelerinin atamasının yapıldığı bir dönemde İstihbarat Başkanlığı yaptığı 2013-2016 yılları arasında istihbarat birimlerine aldığı kaç personel daha sonra yapılan çalışmalarda örgütün gizli haberleşme programı BYLOCK kullanması, örgüt mensubu ifadeleri ve MİT tarafından ele geçirilen emniyet mahrem yapı arşivi nedeniyle FETÖ üyesi olmak sebebiyle meslekten çıkartılmıştır?
8- FETÖ ile mücadeleden birinci derecede sorumlu İstihbarat Başkanı bu Fetöcüleri hangi referans ile almış ve hangi güvenlik soruşturmasından geçirmiştir?
9- 2014 sonrası FETÖ’nün şirketlerinden olan Kaynak Holding’in şirketlerinden Sürat Bilişim A.Ş.’ye Engin Dinç döneminde İstihbarat birimleri alt yapı işi verilerek İstihbarat Başkanlığı tarafından örgütün finanse edildiği, devletin en gizli bilişim kayıtlarının örgüte teslim edildiği iddiaları araştırılmış mıdır?”
FETÖ cülük suç değilmiş gibi sanki..savcılar hep takipsizlik veriyor …hiç incelemiyor, sahtecilik olsa bile. .atamalar öyle..