Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu, Erzurum’daki taşlı saldırının ardından Konya’da halkla bir araya geldi.
İmamoğlu, “Ya olduğun gibi ya göründüğün gibi ol. Bu sözlere hayatım boyunca layık olmaya çalıştım, layık olmaya Konya’da, Mevlana’nın memleketinde söz veriyorum, layık olacağım. Öyle bir birleşeceğiz ki, adı ne biliyor musunuz, 86 milyonun birleşmesi. Bir kişi bile açıkta kalmayacak, bir kişi bile dışarıda kalmayacak, bir kişi bile soğukta kalmayacak. Herkesi kucaklamaya geliyoruz.” dedi.
Erzurum’daki taşlı saldırıyla ilgili konuşan İmamoğlu, “Sizlere Erzurum’dan selam getirdim. 150-200 kişiyi yuhalamaya bile değmez. Hepsini konuşacağız. Bana taş atılmadı, millete taş atıldı. Demokrasiye taş atıldı.” ifadelerini kullandı.
‘ONLAR TAŞ ATSIN BİZ, GÜLLE CEVAP VERECEĞİZ’
İmamoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Sivas’ta ve Çorum’da miting yaparken haber aldık. 40-50 belediye otobüsünün belediye tarafından çekildiğini öğrendik. Provokatör olacak. Aranızda da olabilir. Zor zamanlardayız. Sizi provoke etmeye kalkanlar olacak.
Onlar taş atsın, biz gülle cevap vereceğiz. Herkes kendine yakışanı yapar. Kötülükleri yenmeye, iyilikleri bu memlekete kazandırmaya geliyor. İyilik kazanacak. Bu memleketin insanları her daim iyiliğin kazanmasını sağlamıştır.
‘150-200 KİŞİ TAŞ ATTI’
Erzurum’da bize teminat verildi. Havalimanından yola çıktık, giderken yolda bir emniyet tedbiri görmedik. İzlediniz, vatandaşlara seslenirken 150-200 kişi üzerimize taş atmaya başladı. Gözümün önünde çocukların, kadınların ve yaş almış insanların yaralandığını gördüm. Ve sükunete davet ederek, valiyi, emniyet müdürünü davet ederek, oradan ayrılmak zorunda kaldım.
Bu 150-200 kişinin Erzurumluyla zerre ilgisi yoktur. Ve bu ortamı, o meydanı taşlarken süreci seyreden ve bir şey yapamayan Emniyet güçlerine emri veren emniyet müdürüdür. Başka kimse olamaz. O gün orada yaşananlardan yüzü kızararak, öfkeli konuşan bir belediye başkanı vardır.
Kendisini tanırım. Ne belediye başkanı, ne vali ne de emniyet müdürü Erzurumluya yakışmayan davranışlarda bulunmuştur. Demokrasi ve kardeşlik düşmanları şehre değil kara leke, toz bile konduramazlar. Ben Erzurum’u bilirim. Bu kirli kışkırtmaya kapılıp o taşları atan kendi bilmez evlatları bile tedavi etmeye geliyoruz biz.
O gençleri kışkırtan makam ve mevki sahiplerini, o gençleri aldatan, yanlış yönlendiren mevki ve makam sahipleri, bunun içinde parti başkanları da olabilir, kim olursa olsun, 14 Mayıs’ta evine gidecek! Onları çıldırtacağız. Ama millet kazanacak. Onların taşları bu memleketin insanına, bu milletin huzuruna, hoşgörüsüne atılmıştır. Sakın korkmayın.
‘BAĞIMSIZ MAHKEMELERDE YARGILANACAKLAR’
Kışkırtıcılar önce sandıkta milletten ders alacaklar, sonra da her biri yaptıkları yanlışlardan, ihanetlerden ötürü bağımsız mahkemelerde yargılanacaklar. Bu işin sonunu bırakmayacağız.
Devlet yöneticisi aklı değişecek. Doğruyu yapan, fikrini söyleyen, fikrini özgürce tartışan devlet insanı, devlet adamı olma bilinci gerecek. 15 Mayıs’tan sonra valiler devletin valisi olacak, emniyet müdürleri devletin emniyet müdürü olacak.
Bunlar bugüne kadar milleti fakirleştir, cahilleştir, böl parçala yönet yaptılar. Bunu sona erdireceğiz. Ben sırtımı bu memleketin gençlerine yasladım.
‘MİLLET KAVGA ETSİN İSTİYORLAR’
Bak bir genç kardeşim burada yazmış, biz adalete susamış, demokrasiye inancı tam Türk gençleriyiz. Ötesi yok. 15 Mayıs’tan sonra göreceksiniz, muhalif siyasiler konuşmakta özgür kalacak. Siyasiler hangi partiden olursa olsun düşüncelerini ifade edebilecek. Onlara ne el kalkacak, ne taş atılacak. Ne polisler ne savcılar ne de hakimler engel olacak.
Sabırlı olacağız, hoşgörülü olacağız. Kızgınlara kızgınlıkla cevap vermeyeceğiz. Sandıkta sözümüzü söyleyeceğiz. Tek bir oyumuzun heba olmamasını sağlayacak. Bir hafta kaldı. Bir hafta sonra kışkırtıcı, bölücü, saldırgan akıllar evine gidecek, mahkemede hesap verecek.
Oylarımızı bölmeyeceğiz. Bu işi ikinci tura bırakmayacağız. Bu milletin kaybedecek bir günü bile yok. Bu çürümüş yönetim anlayışıyla biz mücadelemizi iktidara gelince vereceğiz. Bir avuç insan, millet kavga etsin istiyor, çünkü millet kavga etmezse, bu iktidarın iktidar kalma şansı yok. Gidecekler, gidecekler, gidecekler.
‘BU NE KİBİRDİR?’
İstanbul’da bu kardeşiniz 806 bin oy farkla belediye başkanı seçildi. Başta cumhurbaşkanlığı olmak üzere, bakanlıklar, kurumlar… Defalarca kapısını çaldım. Seni de bu millet seçti, beni de bu millet seçti. Kaç kez randevu istedim cumhurbaşkanlığından. Bana randevu vermedi. Ekrem’e mi randevu vermedi? Hayır, 16 milyon İstanbulluya randevu vermedi.
Bu ülkede daha önce 11 cumhurbaşkanı oldu. Bunların hepsi insanlara adaletli davrandı. Eksiklikleri olabilir. Ama kimseye randevu vermekten yüksünmedi. Bu ne kibirdir?
Düşmanlık tohumu ekmek kolaydır, kendine oy almak için her şeyi yapmak kolaydır. Bizim terbiyemizde Hz. Mevlana var, Hacı Bektaş-ı Veli var. Bizim terbiyemizde Mustafa Kemal Atatürk var. Atatürk var, Atatürk!
‘HİÇBİRİNİN HAKKINI YEDİRMEM’
Yanlış başlamış işleri düzeltip tamamlıyoruz. Geçmişte bir işi düzgün başlatmışsa da ona teşekkür ediyorum. Hiç yüksünmüyorum. Allah razı olsun diyoruz. İstanbul’da AK Partili belediye başkanları var. Hiçbirinin hakkını yedirmem. Projelerini konuştuk, çözümler bulduk. Allah aşkına o da vatan evladı, ben de vatan evladıyım.
15 Mayıs’tan sonra bu anlayışla beraber bu memleketi ayağa kaldıracağız. Devlet terbiyesine, devlet aklına sahip Türkiye’nin birleştirici güç olacak olan, hak hukuk adalet arayışının simgesi olan Kemal Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı yapacağız. Ayrımcılık bitiyor, millet bir arada çok güzel işler yapacak. Ülkeyi yönetenler vatandaşlarına bizden, onlardan demeyecek.”
PROVOKASYON GİRİŞİMİ
Sözcü’den Müslüm Evci’nin haberine göre İmamoğlu’nun mitinginde bir kişi, provokasyon alandakilere hakaret edip girişiminde bulunurken, İmamoğlu’nun “Memur Bey, provoke eden arkadaşı götürün, orada muhafaza etmeyin!” sözleri üzerine söz konusu kişi polis aracına alındı.
Mitingdeki kalabalık provokasyon girişimini yuhalarken İmamoğlu, “Sakın cevap vermeyin, beni dinleyin” çağrısında bulundu.
İyiliği temsil eden adama bakın! İspark’a HDP’lileri doldurdu. Valiye küfür etti, YSK üyelerine küfür etti.
İhalecilikte, müteahhitlikte öncekilerden aşağı kalmadı. Küresel yapıyla dans etmekten belediye hizmetlerine dönemedi. Demirtaş’a selam çaka çaka ülkeyi dolaştı. İyilikmiş, sevsinler…
Birader, senin Konya’da işin ne?
Daha doğrusu senin işin ne?
Sen ortaklıkta ne gezip duruyorsun. Git, işini yap!