İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki ön inceleme duruşmasına davacı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı adına cumhuriyet savcısı Mehmet Ateş, İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu’nun da aralarında bulunduğu 11 davalı ile avukatları katıldı.
Davalı İstanbul 2 Nolu Barosu Başkanlığı avukatları ile müdahillik talebinde bulunan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan’ın da hazır bulunduğu duruşmayı, Hollanda, İtalya ve Fransa barosu temsilcileri ile bazı milletvekilleri de takip etti.
Duruşmada söz alan cumhuriyet savcısı Ateş, davanamedeki taleplerinin kabulüne karar verilmesini istedi.
İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu ise baroların kendi seçimleriyle belirlenen karar organlarıyla faaliyet gösterdiğini belirterek, “Barolar, hukuk devletinin bekçisidir. Adalet, demokrasi, hukuk devleti ve adil yargılama konusunda eksen oluşturur. Adil yargılama hakkının bel kemiği, hukukun yapılanması açısından da bekçi niteliğindedir.” dedi.
Diğer davalılar ve avukatları ise olayın dava şartının henüz gerçekleşmediği gerekçesiyle ön inceleme duruşmasının ertelenmesini talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Türkiye Barolar Birliğinin feri müdahillik isteminin kabulüne, davalı avukat Fırat Epözdemir’in bir sonraki duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla katılması için bulunduğu cezaevine yazı yazılmasına hükmetti.
Mahkeme, diğer talepleri de reddederek duruşmayı 21 Mart’a erteledi.
Duruşmanın ardından Türkiye Barolar Birliği Başkanı Sağkan, İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu, yönetim kurulu üyeleri ve avukatlar, İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.
Kaboğlu, duruşmadaki itirazlarının hepsinin yok varsayılarak reddedildiğini savunarak, İstanbul Barosuna yönelik operasyonun siyasal olduğu iddia etti.
Sağkan ise Halk TV’nin canlı yayınına ilişkin 5 kişinin yargılandığı dava ile İstanbul Barosuna yönelik dava arasında organik bir bağ olduğunu öne sürdü.
Çeşitli dövizler taşıyan avukatlar, açıklamanın ardından adliyeden ayrıldı.
ERDEM ATAY LİSTESİNİ İFŞA ETMİŞTİ
Erdem Atay, baro seçimleri öncesi kaleme aldığı köşe yazısında İbrahim Kaboğlu’nun listesindeki bazı isimleri ifşa etmişti.
Atay, DEM Parti ve PKK ile bağlantılı isimlerle birlikte Kaboğlu’nun anayasa değişikliği planlarını gündeme getirmişti.
Etnikçilik temelli listesi ve hukuk anlayışından söz ettiği Kaboğlu’nun geçmişine de ışık tutan Atay, “Kaboğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun anayasa değişikliği ve anayasal bazı konular için sürekli başvurduğu kişi. Kaboğlu, Anayasa’dan ilk 4 maddeyi kaldırmayı planlıyor. Abdullah Öcalan’ın ‘demokratik özerklik’ teorisine destek veriyor. Hazırladığı anayasa taslaklarında federasyon ve özerkliğe dikkat çekiyor. AKP’nin PKK açılımına destek vermişti. ‘Türk’ yerine ‘Türkiyelilik’ ifadesinin kullanılmasını önerdi. Ergenekon operasyonlarının genişletilmesi için destek imzaları attı… ve kendisi terör örgütü propagandası yapmak suçundan 2017 yılında bünyesinde bulunduğu Marmara Üniversitesi’nden KHK ile ihraç edildi. Şimdi de dünyanın en büyük barosu olan İstanbul Barosu başkanlığına aday…” ifadelerini kullanmıştı.
LİSTESİNDEKİ İSİMDEN ‘SARAY’ İFTİRASI GELMİŞTİ
Atay’ın yazısıyla ilgili Kaboğlu’nun listesinden TBB delege adayı olan Özden Özdemir açıklama yapmıştı.
Bianet’e konuşan Özdemir, “Benim de yer aldığım kurul adayları listesinin yayımlanmasından sonra da iktidar bağlantılı aşırı milliyetçi bazı internet sitelerinde listede bulunan avukat arkadaşlarımızı müvekkilleri üzerinden suçlayan, LGBTİ+ hak savunuculuğunu, kadın hakları mücadelesini, suç olarak gösteren tamamen kara propaganda amacı güden haberler yapılmaya başlandı.” ifadelerini kullanmıştı.
ATAY’DAN YANIT: ŞEREF YOKSUNUSUNUZ
Atay ise, Özdemir’e “Özden Özdemir… Benim ya da Veryansın Tv’nin tek bir çalışanının Saray’la en ufak bir bağlantısını çıkarmazsanız müfteri, şeref yoksunu, yalancısınız… Çıkarırsanız biz özür dilemeye hazırız. Aşırı milliyetçi de sizin babanızdır! Örtülü sahte solculuk oyunlarınızı, gizli Türkiye düşmanlığınızı kendinize mağduriyet çıkararak gizleyemezsiniz. Hepinizi tanıyoruz.” yanıtını vermişti.
KABOĞLU’NDAN İLK AÇIKLAMA
Daha sonra Atay’ın yazısıyla ilgili Kaboğlu’ndan ilk açıklama gelmişti.
Kaboğlu, isim isim PKK’ya yakın kişilerin kaleme alındığı yazının iftira olduğunu öne sürerek, “Anayasal yıkıma karşı hukuku etkili kılma ereğinde Değişim İçin Avukatlar (DİA), pusuda bekleyen iftira odaklarını panikletmiş olmalı. “Anayasa’nın değişmez maddeleri” ve DİA adaylarının avukatlık meslekleri üzerinden karalama kampanyası başlatıldı. Değişmez maddeler üzerine yazdıklarımı hiç okumamışlar; avukat arkadaşları ise müvekkillerinden hareketle “Veryansın”! etmişler.” demişti.
ATAY’DAN KABOĞLU’NA YANIT
Kaboğlu’nun ifadelerine yanıt veren Atay da “Kaboğlu ve listesiyle ilgili yazdığım yazı yalanmış! Kara çalmaymış! Mahkemeye vereceklermiş! Anlaşılan o ki gerçekleri yazmamız kendilerine darbe vurmuş. Elinizden geleni ardınıza koymayın. Mahkemede hesaplaşalım…Siz 30 avukat ben tek!” ifadelerini kullanarak ‘İstanbul değil Kandil Barosu’ yazısını paylaşmıştı.
Erdem Atay’ın “İstanbul değil, Kandil Barosu” yazısını okumak için tıklayın: