Millet İttifakı’nın ortak Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tele1’de Merdan Yanardağ, Evren Özalkuş ve Zeynel Lüle’nin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu, “Türkiye ikiye bölünmüş vaziyette. Bir yanda kadın ve erkek eşitliğini savunanlar, diğer tarafta kadını değersiz görenler. Bir tarafta demokrasi isteyenler, diğer tarafta demokrasi isteyenler. Hayatın her alanında farklılaşmayı görebiliriz.” dedi.
Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir tablo olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Biz dilimizin döndüğü kadar anlatmaya çalışıyoruz. Yoksulluğun buradan kaynaklandığını anlatıyoruz. Türkiye’nin yalnızlaştığını anlatıyoruz. Düne kadar hakaret ettiklerini kişinin ayağına gittiğini görüyoruz. Bunlara tanık oluyoruz. Bütün bunlardan çıkışın yolu sandık olacak. Her vatandaşımın pazar günü gidip oy kullanmasını ve sayımını izlemesini istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
‘İLETİŞİM BAŞKANLIĞI AK PARTİ’NİN YASA DIŞI ORGANI GİBİ DURUYOR’
Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Eskiden çatışma olurdu karşılıklı. Şimdi çatışmadan özenle kaçınılıyor. Çünkü ne olduğunu biliyoruz, seçmen de biliyor. Seçmen tahriklere kapılmıyor. El broşürleri dağıtılıyor. Ya bunlarda Allah inancı, ahlak var mı? Demokrasi ahlak üzerine inşa edilir. Devleti yönetenler partiyi devletleştirdiler. Sanki Türkiye Cumhuriyeti yok AK Parti devleti var. İletişim Başkanlığı AK Parti’nin yasa dışı organı gibi duruyor. Bu ülkede halen bozulmamış bürokratlar var. Bürokratlar bize bilgi getiriyor. Her gelen bilgiyi hemen kullanmıyoruz. Ahlaksızlık yapan anlayışın iktidarda olması kabul edilemez. Bir şey söylenecekse TELE1 olur başka yer olur. Oturup konuşuruz. Ama toplum artık buna inanmıyor. Parayı verip matbaada bastırıyorlar.”
MUHARREM İNCE AÇIKLAMASI: BU AHLAKSIZLIKTIR
Memleket Partisi lideri Muharrem İnce hakkındaki kaset iddialarıyla ilgili de konuşan Kılıçdaroğlu, “Kimse montajcılara inanmasın. Bu ahlaksızlıktır. Bununla mücadele etmek de her vatanseverin görevidir. Çıkıp iftira atarlar. Türkiye’nin buradan çıkması lazım. Ahlaksız yapıları açığa çıkaracağız. Türkiye Cumhuriyeti’nin bu gücü var. Dijital ortama iz bıraktığınız zaman bunu saptamak kolay.” dedi.
‘BU PİSLİKLERİ BİRLİKTE TEMİZLEYELİM’
Öte yandan Gazeteci İsmail Saymaz, Kılıçdaroğlu’nun konuyla ilgili “Bugün rahatsızlığını duyduğum andan itibaren kendisine ulaşmaya çalışıyordum ancak ulaşamıyordum, sonunda ulaşabildim. Kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum. Bunu yapanlar operasyoncudur, şantajcıdır, montajcı pisliklerdir. Bunları siyasetten de toplumdan da söküp atmak gerekir. Çünkü bunlar yabancı istihbaratçıların eline düşmüş zavallı kimselerdir. Buradan net söylemek istiyorum ki Halil İbrahim soframız ona hep açıktır. Gelmek istiyorsa otursun soframıza değişimi birlikte getirelim. Bu pislikleri birlikte temizleyelim siyasetin içinden.” dediğini aktardı.
‘YSK VE AA YAYINLAMASA BİZ AÇIKLAYACAĞIZ’
Kılıçdaroğlu, seçim güvenliğiyle ilgili ise “YSK açıklamasın biz açıklayacağız. Bizim tarihimizde ilk kez bir buçuk yıldır seçim güvenliği için çalışıyoruz. Bütün ayrıntılar hesaplandı. Eğitimler verildi. Altyapılar oluşturuldu. Denemeler de yapıldı. Dün de deneme yapıldı. Diğer partiler de yapıyor. Bayram ahvası içinde sandığa gideceğiz. Büyük bir eğlence içinde gidin. Komşularınızı, yakınlarınızı alın. Geçmiş dönemde AK Parti’ye, MHP’ye oy vermiş olanları da ikna edin. Dijital altyapının güvenliğini aldık. YSK, AA yayınlamasa da, seçim sonucu dursa da biz hepsini tek yayınlayacağız.” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, “AK Partili bazı unsurlar sokaklara çıkıp ateş edebilirler, kaybettiklerini görünce taşkınlık yapabilirler. O konuda bütün vatandaşlarımın dikkatli olmasını istedim. Bir çatışma ortamı yaratmak isteyebilirler. Nasıl Erzurum’da yapıldığında çatışmaya girmediler özellikle. Çünkü saray bunu istiyor, özellikle kaçınması gerekiyor.” dedi.
‘MALVARLIKLARINI AÇIKLASINLAR’
“En sonunda halkı darbeci yaptılar.” diyen Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Soğan üreticisini terörist, emekliyi terörist yaptılar. Şimdi de kalkıp vatandaşı darbeci yapıyorlar. Seçim tarihini belirleyen bunlar YSK’yı, oy pusulasını belirleyen bunlar. Beğenmedikleri zaman vatandaş darbe yaptı diyorlar. Bunların halkla ilgisi kalmadı. Dünyalıklarını yurtdışına götürdüler. Binaları, gökdelenleri orada. Hepsini biliyoruz. Hepsini getireceğim. Korktukları bunlar. Kul hakkı yemedim, yedirmeyeceğim de. Malvarlıklarını açıklasınlar. Ya da gelsinler televizyon programında ben onlara her şeyi anlatayım.
‘HUKUK TARİHİMİZDEKİ EN BÜYÜK REZALET’
Demek ki kazanacağımı o da kabul ediyor. Teslim etmez ne demek? Ne demek teslim etmez. Halkın iradesi her şeyin üzerinde. Parlamentoyu da Cumhurbaşkanını da belirleyen halk. Tıpış tıpış verecekler. Ben ondan tencere istemiyorum ki. Denemek istediler İstanbul’da. Seçim kurulundaki çetelerle halletmek istediler. Bizim hukuk tarihimizdeki en büyük rezaletlerden biridir. Ben onlara çete dedim dava açtılar. Bunun peşini bırakmayacağım.”
Hem yaptır hemde gel bereber temizleyelim de. Gerçekten ilginç
kaset cakma zaten ayyuka cikti, ancak mal varligin konusundaki ithamlar daha beter. Mal varligini acikla Muharrem Ince, bir de yanindaki Fideli. Acayip saibeli buluyorum seni.
Geldi inan
Benzetme yapmak timsahlara hakaret olur..
inceyi o potada eritecektir kk.kaset mevzusu tezgahı bunun için olmalı.bakalım ince ne diyecek.