MERVE DUMAN / VERYANSIN TV
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, CHP’nin 4-5 Kasım 2023’te yapılan 38. Olağan Kurultayı’nda “para karşılığı oy kullandırıldığı” iddialarına ilişkin başlattığı soruşturmada yeni ifadeler ortaya çıktı.
Veryansın Tv’nin edindiği bilgilere göre; kurultayın yapıldığı dönemde CHP üyesi olan, daha sonra partiden ihracı istendiği için istifa eden Murat Çultu, soruşturma kapsamında ‘tanık’ sıfatıyla ifade verdi.
Çultu, ifadesinde Bursa İA Haber İnternet Gazetesi’nin sahibi olduğunu, kurultaya gazeteci olarak görevli sıfatıyla katıldığını belirtti. “Kurultayda Özgür Özel’in desteklenmesi karşılığında bir kısım delegelere menfaat vadedildiğini” öne süren Çultu, “Yerel seçimlerden sonra bu delegeler veya yakınları belediyede ve bağlı iştiraklerde işlere yerleştirildiler” iddiasında bulundu.
‘CHP’Lİ BAŞKANIN OĞLUNA İBB KÜLTÜR AŞ’DE GÖREV’
CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın oğlunun, kurultaydan sonra İBB Kültür A.Ş.’de işe başladığını belirten Çultu, “Nihat Yeşiltaş’ın seçildiği il kongresindeki delege ve delege yakınlarının şaibeye bulaşmış olma durumundan şüphelenerek yönetim kurullarına ve kurultay delege listesine yazılmış olma durumu vardır” ifadelerini kullandı.
Çultu, “O tarihteki CHP’li belediyelere ve belediye iştiraklerine oy karşılığı iş alımları yapılmıştır” iddiasında bulunup Yeşiltaş’ın il başkanı olduktan sonra CHP’li belediyelere yerleştirmiş olduğu kişilerin isimlerini tespit edemediğini belirtti ve hangi belediyelerde işe başladıklarının araştırılmasını talep etti.
15 DELEGENİN DAHA İSMİNİ VERDİ
Çultu, oy karşılığında çeşitli görevlere getirildiğini öne sürdüğü diğer isimleri sıraladı:
“Haşim Öztürk, Besaş yönetim kuruluna alındı.
Yaşar Aslan, Burfaş yönetim kuruluna alındı. Yaşar Arslan’ın bir oğlu belediye meclis üyesi yapıldı, diğer oğlu ise Kültür A.Ş. yönetim kuruluna alındı.
Elif Nur Yamak’a Osmangazi Belediye meclis üyeliği verildi.
Şükrü Aksu, Gemlik’te belediye başkan vekili yapıldı, aynı zamanda Gemlik Belediyesi meclis üyesi, aynı zamanda Burulaş’ta yönetim kurulu üyesi yapıldı ve kızı da Nilüfer Belediyesinde çalışmaktadır.
Nuray Çohan’ın eşi hem Osmangazi Belediyesi meclis üyesi yapıldı hem de Kültür A.Ş.’de yönetim kuruluna alındı.
Dilan Orhan, Burkent A.Ş.’de işe alındı.
Mehmet Uğur Sertaslan (Eski Gemlik Belediye Başkanı) Bursa Büyükşehir Belediyesinde belediye başkan danışmanı ve Jeotermal Yönetim Kurulunda aynı zamanda da Bursa’ya bağlı tüm ilçe belediyelerinden sorumlu yapıldı.
Berfe Nur Kartalkaya’nın eşi Jeotermal A.Ş. ve Bursa Su Genel Müdür Yardımcısı yapıldı.
Ayteş Şevik’in eşi Osmangazi Belediye meclis üyesi yapıldı, oğlu Osmangazi Belediyesinde personel olarak işe alındı.
Mustafa Güven’in torunu Osmangazi Belediyesine personel olarak alındı.
Haşim Ali Arıkan, Harmancık Belediye Başkanı yapıldı.
Nuray Özdemir’in eşi Nilüfer Belediye Başkanı yapıldı, abisi Nilüfer Belediye Spor As Başkanı yapıldı.
Mustafa Bozbey, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı yapıldı.
Erkan Aydın, Osmangazi Belediye Başkanı yapıldı.
Ahmet Memişoğulları’nın merhum oğlu Osmangazi Belediyesinde meclis üyesi yapılmıştı.”

NİHAT YEŞİLTAŞ: MENFAAT VERMEDİM, ALINIP VERİLDİĞİNİ DE GÖRMEDİM
Soruşturma kapsamında ‘şüpheli’ sıfatıyla ifade veren CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Çultu’nun iddialarına ve CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ile görüşmesi hakkındaki iddialara yanıt verdi.
Özgür Çelik ile görüştüğü, görüşmeden önce morali bozuk, görüşmeden sonra ise gülerek çıktığı ve delege satarak menfaat elde ettiği iddiaları hakkında konuşan Yeşiltaş, “Nasıl varıldığını anlayamadığım bir çıkarımdır, gerçeği yansıtmamaktadır” dedi.
Yeşiltaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özgür Çelik ile yapılan görüşme, siyasi partinin seçim sürecinde her iki il başkanı arasında olağan şekilde gerçekleştirilen görüşmeden başka bir şey değildir. Sadece Özgür Çelik ile değil, il başkanı olarak birçok il başkanı ile gerek yüz yüze, gerekse telefon ile görüştüm. Kurultay sürecinde yüz yüze ya da sair iletişim yolları ile bu görüşmelerin yapılmasından daha doğal bir şey de yoktur.”
Yeşiltaş, duyuma dayalı ve soyut anlatımlarla kendisine iftira atıldığını öne sürerek “Kurultay delegelerinin iradelerinin fesada uğratılması amacıyla kimseden para veya benzeri bir menfaat almadım, kimseye para veya benzeri bir menfaat vermedim, ayrıca alınıp verildiğini de görmedim, duymadım” diye konuştu.
‘BANA HUSUMET BESLEYEN ŞAHISLARIN SOYUT İDDİALARI’
Çultu’yu parti üyesi olduğu için tanıdığını söyleyen Yeşiltaş, ifadesine şöyle devam etti:
“Kendisini parti içi söylemleri ve davranışları nedeniyle disiplin kuruluna sevk ettiğimiz için istifa etti. Ayrıca sosyal medya üzerinden şahsıma ilişkin hakaret içerikli paylaşımlarından dolayı kendisi hakkında 2024 yılında Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına şikayetçi olmuştum. Gerek disipline sevki gerekse şikayetçi olduğum dosyalar sebebi ile bana husumet beslemektedir. Zira vermiş olduğu ifadesinde de bu durum sabittir.
CHP’nin 38. Olağan Kurultayına katılan delegelere siyasi nitelikte rüşvet vererek iradelerini fesada uğrattığım, CHP tüzel kişiliğine zarar verdiğim, kendisine yönelik hakaret, tehdit, şantaj, yol kesme, vb eylemlerde bulunduğum yönündeki suçlamalar kesinlikle gerçeği yansıtmamakta olup siyasi menfaat elde etme çabası içerisinde hareket eden ve tarafıma husumet besleyen şahısların soyut iddialarıdır. Kesinlikle kabul etmiyorum.”
BURSA DELEGELERİNE TELEFON DAĞITTI MI?
Bursa delegelerinin Ankara’da iki ayrı otele yerleştirildiği, kurultaydan bir gün önce Yeşiltaş’ın kendisiyle hareket eden bir grup kurultay delegesiyle gece başka bir otele giderek bazı görüşmeler gerçekleştirdiği ve Özel’i destekleyen delegelere iPhone marka telefon dağıtıldığı öne sürülmüştü.
Yeşiltaş, söz konusu iddialara da şu ifadelerle yanıt verdi:
“Ben CHP’nin 38. Olağan Kurultayı için Ankara’ya geldiğimde tüm delegeler ile birlikte Crown Plaza isimli otelde konakladım. İddia edildiği gibi Bursa delegeleri iki ayrı otele yerleştirilmedi. Kurultay sürecince kimseyle gizli görüşmeler yapmadım. İddia edilen gizliliğin de neye göre belirlendiğini anlayabilmiş değilim. Zira kurultay sürecinde doğal olarak herkes herkesle görüşür. Bir kişinin yokluğunda olan her konuşmanın gizli ilan edilmesi tarafımca anlamlandırılamamaktadır. Ben iddia edildiği gibi gizli görüşmeler, pazarlıklar yapmadım.”
CHP Yıldırım İlçe Başkanı İlhami Gün’ü istifaya zorladığına yönelik iddiaları reddeden Yeşiltaş, “İlhami Gün’ün halen görevini sürdürüyor oluşu da bu duruma delildir” dedi.
‘OĞLUMUN İŞE GİRİŞİ SİYASİ RÜŞVET DEĞİL’
Yeşiltaş; oğlu Ozan Hasret Yeşiltaş’ın İBB Kültür A.Ş.’de işe girişi ile ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Oğlumun İBB Kültür A.Ş.’de işe girişi iddia edildiği gibi bir siyasi rüşvet değildir. Kendisi gerekli tüm eğitim ve deneyime sahip yeterlilikte bir kişidir. Benim siyasi pozisyonumdan dolayı siyaseten yanlış anlaşılmaya mahal vermesi ihtimaline binaen uyarıda bulundum ama o İBB Kültür A.Ş.’de açılmış iş ilanındaki kriterleri karşıladığından ilgili pozisyonda çalışmak için iş başvurusunda bulunmuştur. Uzun bir değerlendirme süreci geçirmiş, mülakatlara girerek liyakate dayalı şekilde ilgili pozisyonda çalışmaya hak kazanmıştır.
Bunun öncesinde başkaca yerlere iş başvuruları da oldu. Hatta Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu’nun sınavına da girdi, bu sınavı 10 kişi kazandı ama oğlum Ozan Hasret Yeşiltaş kazanan 10 kişinin arasında değildi. Benim siyasi konumumu kullanarak herhangi bir menfaat elde etmeye çalışmadığım buradan dahi anlaşılmaktadır.
İstikrarlı biçimde ‘siyasi rüşvet’ gibi hukuki hiçbir dayanağı bulunmayan sözde bir eylemin bir siyasetçiye karşı yöneltilmesinden de bunu açıklamak zorunda kalmaktan da üzüntü duymaktayım. Soruşturma dosyasında belirtilen ifade tutanaklarında şahsım ve yine ifadesi alınmak üzere çağrılan oğlum üzerinden iftiraya ve itibar suikastine uğratılmaktayım. Tüm iddialar, siyasi rekabet ortamında kaybedenlerin husumet kaynaklı uydurduğu gerçek dışı beyanlardan ibarettir.”
NİHAT YEŞİLTAŞ’IN OĞLU, İŞE NASIL GİRDİĞİNİ ANLATTI
Nihat Yeşiltaş’ın İBB Kültür A.Ş.’de göreve başlayan oğlu Ozan Hasret Yeşiltaş da ‘şaibeli kurultay’ soruşturması kapsamında ‘şüpheli’ sıfatıyla ifade verdi. İfadesine CHP üyesi olmadığını belirterek başlayan Ozan Hasret Yeşiltaş, işe girişiyle ilgili “siyasi rüşvet” iddialarını reddetti.
Ozan Hasret Yeşiltaş, ifadesinde şunları kaydetti:
“Uludağ Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü’nden 2018 yılında onur derecesi ile mezun oldum. 2 sezon Nilüfer Kent Tiyatrosunda oyuncu, reji asistanı ve çeşitli görevlerde yevmiye usulü çalıştım. Sonrasında yine özel tiyatrolarda oyuncu olarak çalışmaya devam ettim. 2019 yılında pandemi ile birlikte maalesef birçok tiyatrocu, oyuncu arkadaşım gibi ben de işsiz kaldım.
2023 yılı mart ayında İBB Şehir Tiyatrosu oyuncu alımı için ilan verildi. Bu pozisyon için başvurdum. Başvuran 350 kişinin arasında yapılan sınav, mülakat süreci sonunda 30 kişilik listeye girebildim. Fakat devamında elendim ve işe giremedim. Yeniden özel tiyatroların seçmeleri ile ilgilenmeye başladım ama maalesef ekonomik olarak koşulları hayatı idame ettirmek için çok yetersiz ve belirsizdi.
Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu’nun sınavına girdim, bu sınavı 10 kişi kazandı ve ben bu 10 kişinin arasında değildim. Babam Nihat Yeşiltaş’ın siyasi konumu kullanarak bir menfaat elde etmek gibi bir çabamın olmadığı buradan dahi anlaşılmaktadır.
‘BABAM SİYASETEN BU DURUMUN YANLIŞ ANLAŞILMASINDAN ÇEKİNCE DUYDUĞUNU BELİRTTİ’
Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu için açılan sınavı kazanamama ihtimaline karşı İBB Kültür A.Ş.’de açılan etkinlik görevlisi iş ilanına da başvurmuştum. Yalnız buradaki pozisyon oyunculuk değildi. Hatta başvuruyu da gönülsüz yaptım. Asıl istediğim oyunculuk yapmaktı fakat maalesef girdiğim sınavları geçemiyordum. Bu nedenle bir de bu pozisyonu denemek istedim. Babam belediyelere yaptığım tüm başvurularım konusunda siyaseten bu durumun yanlış anlaşılmasından çekince duyduğunu belirtti.
Keza İBB Kültür A.Ş.’ye başvuru yaptığımda da aynı çekincesini yineledi ama ben daha fazla işsiz kalmamak ve oyunculuk alanında iş bulamayacağım kaygısı ile pozisyonun da bana uygun olduğunu düşünerek, başvuruya ilişkin kriterleri de sağlamam sebebi ile başvurumu gerçekleştirdim. Sınava girdim, 20 Ekim 2023 tarihinde mülakat vardı. O gün Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu sonuçları açıklandı, kazanamamıştım.
‘KURULTAYDAN BİR GÜN ÖNCE İŞE BAŞLAMAM SÖZ KONUSU DEĞİL’
20 Ekim 2023 tarihinde İBB Kültür A.Ş.’deki etkinlik görevlisi pozisyonu için mülakata girdim. Hatırladığım kadarıyla mülakat heyeti 6-7 kişiden oluşuyordu. Sonrasında kazandığım sonucu tarafıma bildirildi. Benimle birlikte aynı dönem benden önce benden sonra başka işe girenler de oldu. Buna ilişkin kayıtların celbiyle de durum anlaşılacaktır.
Akabinde güvenlik soruşturması süreci başladı. Bu süreç de tamamlandıktan sonra 27 Kasım 2023 tarihinde işe başladım. İddia edildiği gibi kurultaydan bir gün önce işe başlamam gibi bir durum söz konusu değildir. Benim İBB Kültür A.Ş.’deki etkinlik görevlisi pozisyonu başvurumda da sonucunda da hakkımda olağan süreç işletilmiş, aylar süren değerlendirme ve mülakat süreci sonucunda işe alımım gerçekleşmiştir.
‘ÜST DÜZEY BİR POZİSYONDA ÇALIŞMIYORUM’
Çalıştığım pozisyon üst düzey bir pozisyon değildir. Etkinliklerde kapıda bilet okutmak dahil birçok işi yaparız. İddiaların aksine işe girişim adil ve liyakate uygundur. Hiçbir ifadede de şahsımın işe giriş sürecine ilişkin tanık olunan bir hukuksuzluk iddiası söz konusu olmayıp salt çıkarıma dayalı beyanlarda bulunulmuştur. İşe giriş sürecim açıkladığım şekilde meydana gelmiştir.
Soruşturma dosyasında belirtilen ifade tutanaklarında tarafım iftiraya maruz bırakılmaktadır. Tüm iddialar, siyasi rekabet ortamında kaybedenlerin husumet kaynaklı uydurduğu gerçek dışı beyanlardan ibarettir. Tarafımca gerçekleştirilen hiçbir şüpheli işlem yoktur. Herhangi bir usulsüz işlemim bulunmamaktadır. Kimseye menfaat temin etmedim, kimsenin de böyle bir şey yaptığını görmedim ve duymadım.”
İddiaların somut delilden yoksun, tamamen duyum ve husumete dayalı olduğunu ileri süren Ozan Hasret Yeşiltaş’ın avukatları, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini talep etti.
ÇULTU’DAN AÇIKLAMA
Öte yandan Murat Çultu, Nihat Yeşiltaş’ın kendisi hakkındaki “Sosyal medya üzerinden şahsıma ilişkin hakaret içerikli paylaşımlarından dolayı kendisi hakkında 2024 yılında Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına şikayetçi olmuştum. Gerek disipline sevki gerekse şikayetçi olduğum dosyalar sebebi ile bana husumet beslemektedir” iddiasına Facebook’tan yanıt verdi.
Çultu, “Benim hakkımda algı yaratmak için ettiği şikayette savcılık makamı hakaret etmediğime karar verip takipsizlik vermiştir” diyerek söz konusu kararı paylaştı.