Türkiye’yi sarsan ve çok konuşulan Münevver Karabulut cinayeti 3 Mart 2009’da Cem Garipoğlu tarafından gerçekleştirildi. Cem Garipoğlu, Münevver Karabulut’un cesedini testereyle parçalara ayırarak bir bavul ve gitar çantası içinde Etiler’deki çöp konteynerine attı.
Cinayetten sonra 197 gün kaçmayı başardı. Yargılandığı Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Kasım 2011’de 18 yaşından küçük olduğu için Cem Garipoğlu’nu en ağır ceza olan 24 yıl hapisle cezalandırdı.
Garipoğlu, 10 Ekim 2014 tarihinde de Silivri’deki kapalı cezaevindeki koğuşunda ölü bulundu.
GARİPOĞLU’NUN ARANDIĞI 197 GÜNLÜK SÜREÇTE NELER YAŞANDI?
Cinayetten sonra kayıplara karışan Cem Garipoğlu’nun ailesinin varlıklı ve nüfuzlu olması, olayın örtbas edilme ihtimalini akıllara getirdi.
Cem Garipoğlu’nun babası Mehmet Nida Garipoğlu, tekstil sektöründe faaliyet gösteren büyük bir firmanın sahibiydi.Baba Nida Garipoğlu ve diğer aile üyeleri hakkında, Cem Garipoğlu’na saklanma imkânı sağladıkları gerekçesiyle soruşturma başladı.
Ayrıca polis her yerde aradığı Cem Garipoğlu’nun Fransa vatandaşı olması sebebiyle yurt dışına kaçma ihtimaline karşı Interpol’le bağlantıya geçti.
27 Nisan 2009’da cinayette ilk tutuklama meydana geldi. Münevver Karabulut’un tırnakları arasında Cem Garipoğlu’nun babası Mehmet Nida Garipoğlu’nun DNA’sı bulundu. Bunun üzerine tutuklanan Nida Garipoğlu, bir süre sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
ADLİ TIP’TA SKANDAL
Münevver Karabulut’a ait adli tıp raporunda, vücudunda 29 kesik bulunduğu tespit edildi. Ayrıca raporda başının canlıyken gövdesinden ayrıldığı bilgisi yer aldı.
Kesiklerin 13’ünün kafasında olduğu, vücut ve giysilerinde Garipoğlu ailesi dışında başka bir erkeğin spermlerinin tespit edildiği açıklandı. Ancak DNA testlerine göre spermlerin, otopside başka bir cesetten bulaştığı bilgisi yer aldı.
Ayrıca, cinayet günü güvenlik kameralarının kayıtlarının silindiği ve olay yerinde bulunan 700 bin doların tutanaklara geçmediği söylendi. Bu delilleri kararttıkları iddiasıyla olay yeri incelemesinde yer alan 6 polis ve 3 site güvenlik görevlisi hakkında hapis cezası istendi.
EMNİYET MÜDÜRÜNÜN SÖZLERİ TEPKİ ÇEKTİ
Münevver Karabulut cinayeti ile ilgili İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’ın “Kızlarını takip etselerdi” şeklindeki skandal açıklaması da tepki çeken bir diğer olay oldu.
Cerrah, “Sizin kızınız olsa gece erkek arkadaşının evinde gece geç saatlere kadar kalmasına izin verir misiniz?” sorusunu yönelti.
Celalettin Cerrah, tepki çeken sözlerinden yaklaşık 1 ay sonra Osmanlı Valiliğine atandı, İstanbul Emniyet Müdürlüğüne ise Hüseyin Çapkın getirildi.
‘MAYASIZ AYİNİ’ İDDİASI
Öte yandan Münevver Karabulut’un boynunda V şeklinde iki kesik ve sırtında toprak bulunması gibi deliller, cinayetin sadist bir ayinle işlenmiş olabileceği iddialarını gündeme getirdi.
Avukat Rezan Epözdemir, cinayetin bir “Yahudi ayini” olan “Mayasız Ayini” belirtilerini taşıdığını iddia ederek bu iddianın mahkeme kayıtlarına geçtiğini söyledi.
GARİPOĞLU’NUN İNTİHARI
Firardan 197 gün sonra teslim olan Cem Garipoğlu, tutuklanarak cezaevine girdi. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Kasım 2011’de 18 yaşından küçük olduğu için Cem Garipoğlu’nu en ağır ceza olan 24 yıl hapisle cezalandırdı. Ailesinden bazı üyeler de delilleri karartma ve kaçışa yardım etme suçundan ceza aldı.
Cem Garipoğlu, Silivri Cezaevi’nde geçirdiği yılların ardından, 10 Ekim 2014 tarihinde hücresinde ölü bulundu. Cezaevi yetkilileri, Garipoğlu’nun kendini asarak intihar ettiğini açıkladı ancak Garipoğlu’nun ölümüne dair kamuoyunda şüpheler oluştu.
CEM GARİPOĞLU’NUN MEZARI AÇILSIN TALEBİ
Münevver Karabulut’un babası Süreyya Karabulut, yıllar sonra kızının katili Cem Garipoğlu’nun ölmediği iddiasıyla mezarının açılması talep etti. Soruşturmaya takipsizlik kararı verilmesinin ardından Karabulut ailesi avukatı Dr. Rezan Epözdemir aracılığıyla karara itiraz etti.
Dilekçede Garipoğlu ailesinin 2021 yılında sosyal medya hesaplarında Münevver Karabulut’un öldürüldüğü evdeki koltukla birlikte paylaştıkları fotoğrafın Cem Garipoğlu’nun ölmediği konusunda şüpheleri artırdığı belirtildi.
TALEP İKİ KEZ REDDEDİLDİ
Yapılan ilk başvuru savcılık tarafından “kovuşturmaya yer olmadığına” kanaat getirilerek reddedildi. Cem Garipoğlu’nun mezarının açılması talebi reddeden savcılık, Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi’nce yapılan incelemede ölen kişiden alınan DNA profili ile Cem Garipoğlu’nun anne ve babasından alınan DNA örnekleri arasında yüzde 99.99 uyum olduğunu belirtti.
Kararın ardından Karabulut Ailesi’nin avukatı Rezan Epözdemir, ret kararına itiraz ederek şikayet dilekçesini verdi. Epözdemir’in 3 ay önce üst mahkemeye yaptığı bu itiraz başvurusu sonuçlandı. Üst mahkeme Cem Garipoğlu’nun mezarının açılmasına izin vermeyerek takipsizlik kararı verdi.
ADALET BAKANLIĞI RET KARARI VERDİ
İki mahkemeden de ret kararı gelmesinin ardından baba Süreyya Karabulut, avukatı aracılığı ile şikayeti Adalet Bakanlığı’na taşıdı. Bakanlıktan mezarının açılmasına ret kararı çıktı.
Cem Garipoğlu’nun mezarı açılsın şikayetine ilişkin Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan açıklama gelmişti. Tunç, “Cem Garipoğlu’nun cezaevindeki ölümü üzerine Silivri Cumhuriyet Savcılığı tarafından 2014’te soruşturma başlatıldığını, ölü muayenesi ve otopsi işlemlerinin uluslararası protokollere uygun şekilde yapıldığını; 2022’de Münevver Karabulut’un babası tarafından yapılan başvuruda da işlem yapılması için herhangi bir delil ortaya konulamadığı için takipsizlik kararı verildiğini” söyledi.
CEM GARİPOĞLU’NUN BABASINDAN DİLEKÇE
Son olarak, Münevver Karabulut’un katili Cem Garipoğlu’nun babası Mehmet Nida Garipoğlu’nun, savcılığa başvurarak oğlunun mezarının açılması ve DNA eşleştirmesi yapılması için talepte bulunduğu ortaya çıktı.
Dilekçede, Mehmet Nida Garipoğlu’nun oğlunun işlediği cinayetin üzerinden 10 yıldan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen, dönem dönem aralıklı fakat süreklilik arz eder şekilde konunun gündeme getirildiği yer aldı.
Münevver Karabulut’un babasının yapmış olduğu mezar açılsın talebinin reddedilmesi üzerine ailenin toplum nezdinde linçe uğradığı dile getirilen dilekçede, “Böylece gerçeğin bir kez daha ortaya çıkarılmasını isteyecek kadar elem ve ızdırap duymuştur” ifadeleri yer aldı.
OTOPSİ GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI
Soruşturmayı yürüten Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan Cem Garipoğlu’nun otopsi işlemi sırasında yapılan işlemlere ait fotoğrafları ve video kayıtlarının hazırlanıp savcılığa gönderilmesini istedi ve dosyaya bilirkişi atadı. Bilirkişi de otopsi görüntülerini izleyerek dökümünü yaptı ve savcılığa sundu.
MEZARI AÇILACAK
15 yıl önce Münevver Karabulut’u vahşice katleden Cem Garipoğlu’nun gerçekten ölüp ölmediğiyle ilgili tartışmalar sürerken kritik bir gelişme yaşandı.
Münevver Karabulut’un ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Cem Garipoğlu’nun mezarının açılmasına karar verdiğini duyurdu.
Düğümü savcılığın Garipoğlu’nun mezarının açılıp açılmamasıyla ilgili verdiği kararın çözeceği belirtiliyor.