1. Haberler
  2. Gündem
  3. Nihat Genç, Fatih Altaylı’ya geçmişini hatırlattı: Her dönemin kullanışlı adamı!

Nihat Genç, Fatih Altaylı’ya geçmişini hatırlattı: Her dönemin kullanışlı adamı!

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun diplomasıyla ilgili şaibeyi gündeme getiren Gazeteci Erdem Atay'ı “AKP’ye yalakalık yapmakla” suçlayan Fatih Altaylı'ya bir yanıt da Yazar Nihat Genç'ten geldi. Altaylı'nın, Atay'ın kendisine yanıtı sonrası "iktidar yanlısı değilmiş" diyerek dönüş yaptığını hatırlatan Genç, FETÖ'nün Ergenekon kumpasını işaret edip "Fatih Altaylı namıdiğer her dönemin kullanışlı adamı!" dedi. Genç, "Siz, Nazlı Ilıcakları, Nagehanları ve FETÖ savcılarını ve FETÖ'cü polis şeflerini ekranlarda aralıksız on yıl konuşturup Cumhuriyet'i yıkarken ve bizleri Ergenekonculukla suçlayıp, ekranınızdan Nagehan'ın ağzından 'hepsi içeri alınmadı onları da (bizleri işaret ederek) alın' diye yayınlar yaptınız ve şimdi yine 'susturun' diyerek aynı yerdesiniz!" ifadesini kullandı.

featured

Fatih Altaylı, Veryansın Tv Genel Yayın Yönetmeni Erdem Atay’ın gündeme getirdiği, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasıyla ilgili şaibe hakkında açıklama yapmıştı.

Atay’ın adını bilmediğini öne süren Altaylı, İmamoğlu’nun diplomasıyla ilgili şaibeleri gündeme getiren Atay’ı “AKP’ye yalakalık yapmakla” suçlamıştı. Altaylı’nın, Atay için “Bence o adamı sustursunlar bir an önce” demesi de dikkat çekmişti.

İlişkili Haber
thumbnail

Erdem Atay’ın ‘İmamoğlu’ çıkışı Fatih Altaylı’yı rahatsız etti! ‘O adamı sustursunlar bir an önce’

Haberi görüntüle

Atay, Fatih Altaylı’ya cevap! ‘AKP yalakası!’” başlığıyla kaleme aldığı köşe yazısıyla Altaylı’ya yanıt verdi.

“Ciner’in koltuğundan düştükten sonra Youtube’a geçip, günümüzün en muhalif, en bağımsız, en doğru, en korkusuz gazetecisi pozları veren sen… Nasıl bir AKP dalkavuğuymuşsun görelim!” diyen Atay, Altaylı’nın Ergenekon-Balyoz kumpaslarının savunuculuğunu yaptığını hatırlattı.

Bunun üzerine isim vermeden bir açıklama daha yapan Altaylı, Atay için “iktidar yanlısı” dediğini hatırlatıp “İktidar yanlısı değilmiş” ifadelerini kullandı.

İlişkili Haber
thumbnail

‘AKP yalakası’ demişti: Fatih Altaylı geri adım attı, Erdem Atay’dan yanıt geldi

Haberi görüntüle

‘BU İFADELERİ YEMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL’

İmamoğlu’nun üniversite diplomasıyla başlayan tartışmaya ilişkin yazar Nihat Genç’ten de açıklama geldi. 

Nihat Genç, Altaylı’ya yanıtında şu ifadeleri kullandı:

“Erdem Atay’ın Fatih Altaylı’ya cevabı sonrası Fatih Altaylı ağız değiştirdi geri adım attı!

Satrançta önce piyonlar sonra atlar sonra filler ve en son kaleler devreye girer, Erdem Atay sadece açılış için gerekli bir hamle piyonları devreye soktu ve sırası geldikçe atlar filler devreye girecek, yani mühimmatın hepsi ilk atışta kullanılmaz!

‘Biri sustursun bu adamı’ ne demek, hesabı sorulacak, ve bir FETÖ taktiği AKP’li suçlaması! Bu ifadeleri yememiz mümkün değildir!

Gelelim öbür tarafa, Fatih Portakal, ‘ben üniversite arkadaşıyım size garanti veriyorum diploması var’ diyor!

Bu arkadaşın yılda on milyon dolar aldığı söyleniyor, bu mudur zeka seviyeniz, Erdem Atay yatay geçişler ve denklik hukuk dışı diyor, tabii ki ortada bir diploma var ama nanaydan ve geçersiz bir diploma!

‘NAGEHAN’IN AĞZINDAN YAYINLAR YAPTINIZ VE YİNE ‘SUSTURUN’ DİYEREK AYNI YERDESİNİZ’

Cumhuriyet Gazetesi ve Birgün ve Sözcü, üçü de mesele kapanmıştır, diyor, baskın gelerek algı oluşturarak üstüne yatarak tabii ki konuyu kapatırsınız! AKP neleri kapatmıyor ki? Kapatın kardeşim, bizim de gücümüz sesimiz bu kadar, ne yapalım, ancak diplomanın sahteliği kayıtlara girmiştir!

Ve bir daha okuyucuyu enayi keriz ve kek yerine koymuşlardır!

Fatih Altaylı, FETÖ’cü troll ağzıyla bu AKP’li suçlamasını kime karşı yapıyorsunuz?

Siz, Nazlı Ilıcakları, Nagehanları ve FETÖ savcılarını ve FETÖ’cü polis şeflerini ekranlarda aralıksız on yıl konuşturup Cumhuriyet’i yıkarken ve bizleri Ergenekonculukla suçlayıp, ekranınızdan Nagehan’ın ağzından ‘hepsi içeri alınmadı onları da (bizleri işaret ederek) alın’ diye yayınlar yaptınız ve şimdi yine ‘susturun’ diyerek aynı yerdesiniz!

Yaşadığınız memlekette en çok muhalif kitaplar konuşmalar yapmış bir yazarım, muhalif metinlerimin toplamı senin de babanın da yedi sülalenin de boyunu aşar, zaman olarak aralıksız yirmi üç yıl ve her haftası konuşma ve yazılar ve arkası da var, eski canavar holdingler Aydın Doğanlar Dinç Bilginler ve Cinerlere karşı yazılmış kırk yıla uzanan onlarca kitap binlerce program ve binlerce yazı!

‘DÜNE KADAR KILIÇDAROĞLU’NU YAĞLAYANLAR BİR GÜNDE AĞIZ DEĞİŞTİRDİ’

Karşılığını da ekmeksiz susuz işsiz ve linç edilerek ve dışlanarak ve sansür ve engellenerek aldık!

Gerçi iktidarımıza ve köpeklerine teşekkür ederiz, çok kanaatkar bir hayatımız oldu ve ucu ucuna kanaatkar hayat insanımızın tradejidelerini içimizden feryat figan duymamıza büyük katkılar sağladı!

Daha düne kadar AKP’nin köpekliğini yapacaksın ve sonra kovulup gelip bize muhalefet öğretecek FETÖ’cü trollerin ağzıyla bizlere etiketleyecek damgalayacak bizleri algı ve manipülenin gücüyle sindireceksin, yok öyle yağma!

Bu FETÖ taktiklerini iyi bilirim ve birazcık hatırlatayım, Kılıçdaroğlu Ekmeleddin’i aday gösterince ilk karşı çıkan oldum, seçim sürecinde de benden başka Ekmeleddin’i dayatanlara karşı kıyasıya yazılar yazan olmadı, o sırım pehlivan Atatürkçülerin hepsi bana karşı hücuma geçti Nihat Genç AKP’li oldu, diye! Ne oldu?

Seçimden sonra bana hücum edenlerin hepsi benim dilimden daha ağır ifadelerle Ekmeleddin’e ve aday gösterenlere yüklendiler ve bugün istisnasız herkes Ekmeleddin’in adaylığı büyük yanlıştı, diyor ama seçim kaybedilip testi kırıldıktan sonra!

Bir önceki seçimde Altılı masayı ve Kılıçdaroğlu’nu çok sert eleştirdim ve aynı FETÖ’cü troller ve Can Ataklılar ve Şabanlar ve nicesi ekranlardan Nihat Genç AKP’li oldu, dedi! Ve seçim kaybedildikten sonra ben görevimi yapmanın huzuruyla ağzıma bir kez olsun Kılıçdaroğlu adını almadım, ama, düne kadar Kılıçdaroğlu’nu yağlayanlar bir günde ağız değiştirdi ve Kılıçdaroğlu’na çok ağır saldırıya geçtiler öyle ki maymun diyenler bile oldu, ama ne zaman, seçim kaybedilip testi kırıldıktan sonra!

‘AKP’NİN YATAK ODASINDAKİ BU GÜRUH HİÇ DEĞİŞMEDİ’

Ve birden İmamoğlu’nu piyasa ettiler ve bizler de sürüyüz anında hemen tam destek moduna geçtiler öyle ki İkinci Atatürk benzetmeli yazılar dahi yazdılar! Kimdir bu adam, kimin adamı, nereden çıktı, demeden ne idügü geçmişi şaibeli bu adamı algıyla baskınla manipüleyle muhalefetin en büyük kozu haline getirdiler!

Yazar çizer ve ağabey dediğimiz onlarcasına yüz yüze ya da telefon açarak, güzel ağbim, kardeşim, bir günde önümüze İmamoğlu koyuldu, hadi biz de destekleyelim, ama, bakın Tayyip gibi olmasın, biz eleştirel bir tavır alalım, yanlışları eksikleri hataları söyleyerek destekleyelim, biz yazarız sürü değiliz, kitleler karşısında sorumluluğumuz var, deyince kıyamet koptu, geriye dönüp okuyun, cümlelerim ricalarım aynen yukarıdaki gibidir ve FETÖ’cü troller hücuma geçti Nihat Genç AKP’li oldu diye! İmamoğlu’nun kimleri fonladığı ortada, söylediklerimizin hepsi istisnasız doğru çıktı!

Bize AKP’li iftirasını atanlar da sırasıyla açılım günlerine kadar AKP’nin kucağında oturan HDP’liler tayfası, 17-25 Aralık’a kadar AKP’yle sarmaş dolaş sol liberal tayfası ve FETÖ’cü güruh ve Sözcü ve Halk TV’nin satın alınması el değiştirmesiyle gelen yeni yönetim!

Daha düne kadar AKP’yle grup seks yapanlar bugün gelmiş bizi beğenmiyor!

Neden?

Çünkü düne kadar AKP’nin yatak odasındaki bu güruh aslında hiç değişmedi, sıcak paracı, açılımcı ve holdingci ve yeni anayasa yapalımcılar bunlar! Değişen sadece yeni ‘yerleri’, geldikleri yeni CHP! FETÖ’cü ve PKK’lı adayları dayatıp klasik CHP’li seçmenden oy almayı başardılar!

Ancak bu güruh AKP’yle flört ederken, Allah, din, inanç değerlerini pompalıyordu, şimdi yeni geldikleri yer Atatürkçü olduğu için bu sefer Atatürk posterlerine aynı muameleyi yapmayı başardılar! Nasıl AKP’liler dini değerlerle siyaset yapıyor Allah din satıyorsa şimdi bu tarafta da postere tapanlar ortaya çıktı!

Biz de şunu söyledik, Atatürk poster değildir, Atatürk milli madencilik, milli tarımdır, milli sanayidir ve milli kamu teşebbüsleridir, işte burada ip koptu ve posterci bu elitlerle aramızı bozduk ve ayrıldık!

‘CUMHURİYET’İ POSTERCİ ELİTİSTLERE KURBAN ETMEYECEĞİZ’

Düne kadar AKP’ye neden yanaşıp AKP’den siyaset olarak ne bekliyorlarsa aynısını aynı güruh bu sefer yeni CHP’den istiyor!

Sömürgeci madencilere ses yok, İmamoğlu Beşli Çete’nin adamı zaten, anti-emperyalist duruş yok, vatan toprağını masaya koyup açılımla bölüyorlar, milli programları yok ve hepsi sıcak paracı ve yeni CHP kadrolarına FETÖ sızmış ve PKK’lı geçmişi olanlar vekil oluyor ve hatta CHP’nin kuruluşunu inkar ediyorlar ve Altı Ok’la bile dalgalarını geçiyorlar, söylediklerimiz istisnasız doğru çıktı!

Yani sömürgeci şirketler ve taşeron holdingleri sol liberaller ve FETÖ’yü AKP’ye dün niye yamamışsa bugün de aynı gerekçelerle yeni CHP’ye yamadılar!

İddialar dayatmalar beklentiler hayaller aynı, hiç değişmediler!

Ancak biz de hiç değişmedik, Cumhuriyet’i postercilere elitistlere kurban etmeyeceğiz dedik, bugün yeni CHP dediğimiz 2008-9-10 yıllarda yani araları bozulmadan AKP’yle gördükleri rüyaların aynısını yeni CHP’yle görüyorlar, o halde, AKP’li olan sizsiniz!

Milli programınız yok, sömürgecilere karşı tek lafınız yok! Peki ne var? Mahiroğlu diye biri Halk TV’yi satın alır ve satan yayın müdürlerinin nasıl satın aldıklarını bilmediğimiz malikaneleri önünde fotoğraflarını görürüz ve Tuncay Özkan Kanaltürk’ü FETÖ’cülere satar ve Oda TV abra kadavra İmamoğlu’na tahsis edilir ve cevapsız kalan fonlar destekler dizaynlar suskunluklar gırla gider!

‘ZEKERİYA ÖZ’E SÖYLEDİĞİMİN AYNISINI FATİH ALTAYLI’YA SÖYLÜYORUM’

Nereden geldiniz, kimsiniz siz?

Sizi besleyen fonlayan ve muhalefeti posterciliğe indirgeyip muhalefeti 2010’ların tipik AKP’si yapan güç hangi güçtür?

Ve ağzımızı açtığımızda da dün Ergenekon savcıları ve yazarları ‘alın onları atın içeri’ diyordu bugün de ‘susturun bunları’ diyorlar!

Dünün AKP’siyle bugünün CHP’si o kadar aynı ki İmamoğlu da zaten Tayyip’in tıpkısı, fonlarıyla yandaş yazarlar oluşturmuş, en küçük eleştiriye tahammülü yok anında şutluyorlar, yani İmamoğlu Tayyip gibi ‘tam ve ebedi biat’ istiyor!

Fatih Altaylı namıdiğer her dönemin kullanışlı adamı!

Bu süreci tam içinden yaşamadı mı, kimin ne olduğunu en iyi kendisi bilmiyor mu, peki niye iftira atıyor etiketliyor tehdit dili kullanıyor?

İşte bu ‘ahlak’la ‘insanla’ alakalı bir sorundur!

Zekeriya Öz bizi tutuklama listesine yazdığında ekranda Zekeriya Öz’e söylediğimin aynısını Fatih Altaylı’ya söylüyorum!

Fatih Altaylı, algıyı manipüleyi tehdidi sindirme susturma dilini bir kenara koy, kimin ne olduğunu senin içindeki adam iyi biliyor!

Halkı kitleyi algıyı bir kenara koyalım hadi sen baskın çıktın manipüleyi sen kazandın diyelim, ama içindeki adam, her şeyi biliyor!

Sen, bu tehdit dilini niye kullandığını da biliyorsun, kimin çakal kimin puşt kimin satılmış kimin dümenci kimin manipüleci kim kimin köpeği olduğunu da iyi biliyorsun!

Bildiğin halde sırf gerçekleri algıyla baskınla çarpıtıp kitleleri kandırıyorsun!

Peki bildiğin halde neden çarpıtıyor etiketliyor damgalıyor tehdit ediyorsun!

Çünkü AKP’nin yandaşları da sizler de aynı algı canavarlarısınız, bu yüzden önünüz açılıyor!

Ve bizleri aklınızca dışlayıp muhalefeti ahlaksız sorumsuz algınızla yönlendirmek istiyor ve tıpkı AKP gibi kitlenizi sürü enayi kek yerine koyuyorsunuz!

‘TEHDİTTEN KORKMAYACAK GÜÇLÜ KALEMLERE İHTİYACIMIZ VAR’

İçinizde en uzun süre ve en sert eleştirilerle binbir tecrübe sahibi olmuş bir yazarım!

Kardeşlerim, iktidarın ahlaksızlıklarına ahlaksız yöntemlerle cevap verirseniz iktidara hayat can suyu verirsiniz!

İktidara karşı ancak saf pür bir ahlak sahibi olmalıyız!

Bizim taraf onun tarafı demeden ahlaksızlığı sahtekarlığı hırsızlığı yolsuzluğu eleştirebilmeliyiz!

Bu yüzden ahlakı inşa eden bağımsız ve tarafsız eleştirimizdir! Bunun için linçten iftiradan ithamdan tehditten korkmayacak sinmeyecek güçlü kalemlere ihtiyacımız vardır!

Kitleler yalandan algıdan soygundan bıkmış, ve kitleler, gelenler de soyacak sıralarını bekliyor diye, aslında muhalefete de hiç inanmıyor!

Kitleler size oy verse dahi inanmadıkları adamların iktidarını savunamazlar bu da iktidarı alsanız dahi halkı aktif hale getiremez ve AKP’den hesap soramazsınız!

Halkı ancak pür saf elmas gibi ışıldayan bir ahlakla kalplerine girerek ikna edebilirsiniz!

Yoksa AKP iktidardan düşse de düşmez, seçim kaybetse de kaybetmez!

AKP’nin arkasında ordu polis cemaat tarikat ve yüzlerce fonlanmış sivil kurumu ve ne idügü bilinmez ÖSO ve SADAT gibi kurumları ve binlerce holdingi var!

Bizim tek gücümüz halk ve ahlaktır!

Halkın oy vermesi başka inanması başkadır, size oy verir ama inanmaz, yani canla başla aktif hale gelmez, aktif hale gelmeyen halk iktidarını dayatmalar karşısında koruyamaz, ancak?

Hukuk karşısında kimseyi kayırmadan kimseye yontmadan kimsenin adamı olmadan bağımsız ve saf bir ahlakla mücadele ederseniz işte tarihleri diktatörleri faşist rejimleri imparatorlukları yıkıp değiştiren en büyük güç kitleleri ele geçirirsiniz!

Kimsenin gözünün yaşına arkadaşlığına ailesine yakınlığına bakmadan harekete geçecek olan hukuk ve ahlak, siyasetin doğası ve her şeyidir!

İşte değişen bu, siyaset ahlaktan hukuktan sayenizde çıktı ve siyaset algı ve manipüle ve baskın çıkma, güç ve otorite haline geldi!

‘AHLAKSIZ BU DÜZENE ODUN TAŞIYOR’

Siyaset yeniden radikal tarafsız bağımsız bir ahlakçılık temeline oturmadan AKP ve benzerlerini yıkmak indirmek mümkün değildir!

Algıyla manipüleyle ancak sayıları ve birbirinin aynısı olan liderleri değiştirirsiniz ve soygun ve sömürü düzeni kaldığı yerden devam eder!

Kim, algıyı damgalamayı etiketlemeyi manipüleyi dışlamayı engellemeyi bile bile kasıtla devreye sokuyorsa, bu çağın canavarları onlardır, gider AKP gelir aynı holdinglerin yeni CHP’si, sömürü soygun ihaneti hiç değişmez!

Ve kim, ekrana çıkartma, önünü açma ismini çoğaltma gücü olanlar karşısında sessiz kalıyorsa ahlaksız bu düzene odun taşıyor demektir!

Hangi odunu!

Cehennemin odunlarını!

Ortalık şirin masum ve bilim adamı görüntüsü ve şovuyla sırf şöhret ve reklam uğruna kendi cehennemlerine odun taşıyan kurnazlığına bilmişliğine egosuna tapınan yazarlardan geçilmiyor!

Ahlak, harakiriyle başlar, içinizdeki önceki insanı öldürmeden, bu canavarların inşa ettiği algılardan manipüleden kurtulamayan herkes kendi cehennemine odun taşımaktan öteye gidemez!

Boş zaman doldurmak ve meşguliyet için bir dinler iki dinler üçüncüsünde farkında olmadan bu manipüle dili, bu canavarlıkta hiç suçunuz dahliniz olmadığı halde, sizi aynı şeytan bedene sokar!”

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!