Olay, Talimhane Kocatepe Mahallesi Aydede Caddesi’nde 3 Şubat Cumartesi saat 01.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Sabri Çelebi eski ortağının iş yerine giderek oradakilerle tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine Sabri Çelebi ve beraberindekiler araca bindi. O sırada arkadan gelenler ile yeniden tartışmaya başladı. Bu sırada karşı tarafın çalışanlarından Çetin G. silahını çıkararak art arda ateş etti. Sabri Çelebi, vücuduna isabet eden kurşunlar nedeniyle hayatını kaybetti.
Çevredeki güvenlik kamera görüntülerini inceleyen Cinayet Büro Amirliği ekipleri, yaptıkları saha çalışmasıyla cinayet şüphelisini ve olaya karışan kişileri tespit etti. Polis ekipleri 13 farklı adrese yaptığı operasyonda cinayet zanlısı Çetin G. ile 7 kişiyi gözaltına aldı. Operasyon yapılan adreslerde 2 pompalı tüfek ile 4 tabanca ele geçirildi. Şüpheliler, Asayiş Şube Cinayet Büro Amirliği’ndeki işlemlerinin ardından Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi.
6 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
Savcılıktaki işlemlerinin ardından 8 şüpheli Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Hakimlikçe 2 şüpheli ‘kasten adam öldürme’ suçundan 4 şüpheli ise ‘suçluyu kayırma’ suçundan tutuklandı. Diğer iki şüpheli ise ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.
GEZİ’DE HALKA SALDIRMIŞTI
Sabri Çelebi, Gezi Parkı eylemleri sırasında vatandaşlara pala ile saldırmasıyla tanınmıştı. Saldırı esnasında elinde pala bulunması nedeniyle kamuoyunda “Palalı Sabri” olarak anılmaya başlanmıştı.
‘Palalı Sabri’nin Gezi Parkı olaylarında göstericilere pala ile saldırdığı anlar kamerada:
FUHUŞ HATTI KURDUĞU İDDİASIYLA YARGILANMIŞTI
Öte yandan Sabri Çelebi ve 10 şüpheli hakkında Fas-İstanbul arasında “fuhuş hattı” kurduğu iddiasıyla 2 yıldan 248 yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlemişti. İddianamede düzenlenen operasyonda fuhuşa zorlandığı iddia edilen 62 yabancı uyruklu kadın kurtarıldığı belirtilmişti. “Palalı Sabri” lakaplı Sabri Çelebi liderliğindeki suç örgütünün Beşiktaş ve Beyoğlu’nda gece kulüplerinde yabancı uyruklu kadınları zorla çalıştırdıkları, bu kadınların pasaportlarına el koyarak bir yerleşkede zorla tutup buradan özel araçlarla gece kulüplerine götürdükleri, konsomatrislik ve para karşılığında cinsel ilişkiye zorladıkları kaydedilmişti.
Çeşitli suçlardan hakkında 15 ayrı yakalama emrinin bulunduğu belirtilen Sabri Çelebi’nin, hakkında çıkan yakalama emirlerinden dolayı yurtdışına kaçtığı kaydedilmişti. İddianamede, Sabri Çelebi, Mehmet Emin Çelebi ve Müslüm Çelebi’nin ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma’, ‘insan ticareti yapma’ ve ‘bir kimseyi fuhuşa teşvik etme veya yaptırma veya aracılık etme veya yer temin etme’ suçlarından toplamda 104 yıldan 248 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilirken diğer sanıkların da farklı suçlardan değişen oranlarda hapisle cezalandırılması istenmişti.
Sabri Çelebi’nin Fas-İstanbul arasında “Fuhuş hattı” kurduğu iddiasıyla yargılandığı davada karar çıkmıştı. Mahkeme heyeti, tüm sanıkların “Örgüt kurma, yönetme ve üyelik” suçlarından haklarında dava açılmışsa da yeterli kanıt bulunmaması ve suç unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraat kararı vermişti. Mahkeme, “İnsan ticareti” ve “Fuhuş” suçlarından da mağdurların soruşturma aşamasındaki ifadeleri ve teknik takiplerde somutlaşan delillerin olmaması nedeniyle tüm sanıkların beraatine hükmetmişti. Heyet, tüm sanıklar hakkındaki adli kontrol kararlarının da kaldırılmasına karar vermişti.
Ne palalı sabriymiş arkadaş…