Tuşba ilçesine bağlı Mollakasım Mahallesi sınırındaki Van Gölü kıyısında cansız bedeni bulunan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Kabaiş’in Van Adli Tıp Kurumu’ndaki ön otopsi işlemlerinde darp ve cebir izine rastlanmadığı belirtildi.
AA’nın aktardığına göre, kesici ve ateşli silahla yaralanmaya ya da kemik kırığına ilişkin bir bulgunun tespit edilmediği cesette, uzun süre suda kalmaya bağlı olarak deformasyonun yaşandığı bildirildi.
Boyun, diz ve kol bölümlerinde renk değişikliklerinin olduğu belirlenen Rojin Kabaiş’in cansız bedeninden alınan numunelerin, kesin ölüm nedeninin tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği öğrenildi.
DİYARBAKIR’DA TOPRAĞA VERİLDİ
Öte yandan, Rojin Kabaiş’in cenazesi, Diyarbakır’da toprağa verildi.
Van Adli Tıp Kurumu’nda otopsi işlemlerinin ardından baba Nizamettin Kabaiş ve akrabalarına teslim edilen Rojin Kabaiş’in cenazesi, kara yoluyla Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesi Yeniköy Mezarlığına getirildi.
Burada Yeniköy Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından tabutu kadınlar omuzladı.
Kabaiş’in cenazesi Yeniköy Mezarlığında gözyaşlarıyla toprağa verildi.
Cenazeye, Kabaiş’in yakınlarının yanı sıra Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Serra Bucak Küçük ve vatandaşlar katıldı.
Kabaiş ailesi daha sonra merkez Kayapınar ilçesindeki Hacı Abdurrahman Enç Külliyesi taziyeevine geçti.
Aileye taziye ziyaretleri sürüyor.
ROJİN’İN BABASI: SERSERİLER GÖRMÜŞLER, ZARAR VERMİŞLER
Baba Nizamettin Kabaiş, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, kendisini arayanların çocuğundan haberi olup olmadığını sorduğunu belirterek, “O kenarda tel örgü, kamera, ışık yok. Çocuk demiş ki gideceğim, çakıl taşı toplayacağım. Demek oraya gitmiş. O serseriler oradan görmüşler. Orada tahmin ediyorum bu şekilde zarar vermişler. İnşallah bunu yapanları en yakın zamanda bulurlar. En ağır ceza neyse onlara versinler. Rojin’in kime ne zararı vardı?” dedi.
‘BİR VAHŞET VAR’
Göl kıyısında suyun derin olmadığını belirten Kabaiş, şunları söyledi:
“Orada boğulma tehlikesi yok. 50 kilometre dalgıçlar gidiyor. Bu çocuğun başına birileri bir şey getirmiş. Mutlaka tek başına da oraya gitmez. Buradan suya da girse oraya kadar gitmez. 24 kilometre o çocuk gece tek başına gitmez. Bir vahşet vardır. Birileri mutlaka yapmış. Ben devletten bunu istiyorum. Bu vahşeti yapanlar en yakın zamanda çıkarılsınlar. Cezaları da idam olsun, bir daha da Rojinler gitmesin. Acılara son verelim. Küçük çocuklardan, kadınlardan, kız çocuklarından ne istiyorlar?”
‘HERHANGİ BİR SORUNU BİR SIKINTISI YOKTU’
Kabaiş, Rojin’in çalışkan, saygılı bir çocuk olduğunu belirterek, kızının kardeşleriyle de arasının gayet iyi olduğunu ifade etti.
“Herhangi bir sorunu bir sıkıntısı yoktu. Ne bizimle ne kardeşiyle ne annesiyle bir sıkıntısı hiç yoktu.” diyen Kabaiş, Rojin’in geçen yıl Dicle Üniversitesinde bir bölümü kazandığını, daha sonra yeniden sınava hazırlanmaya karar verdiğini anlattı.
Kabaiş, şunları kaydetti:
“Birkaç gün okula gitti. Sonra bana, ‘Baba bu bölümün ataması az. Bir sene evde çalışacağım puanlarım yükselirse başka bölüme geçeceğim.’ dedi. Ben de ona o şansı verdim. Bir sene boyunca evde çalıştı, puanını yükseltti, 480 puan aldı. Tercihini de kendisi yaptı. Birinci sırada Van’ı yazdı. Orayı tercih etti. Morali çok iyiydi, sevinerek gitti. Diyarbakır’da beraber çarşıya gittik, yemek yedik, gezdik, fotoğraf çektik, video çektik. Gittim yurda teslim ettim. Giderken de vedalaştık. Gülerek el salladı, vedalaştık. Sonra otogara geldim. Tekrar onu aradım. ‘Durumun nasıl?’ dedim, iyidir baba.’ dedi.”
Arkadaşlarına çakıl taşı toplamak için sahile gideceğini söyleyen ve 27 Eylül’den itibaren bir daha haber alınamayan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Rojin Kabaiş’in cesedi, dün Tuşba ilçesi Mollakasım Mahallesi’nde Van Gölü kıyısında bulunmuştu.
Baba iyi soruşturulmali…sürekli demeç vermesi hayra alamet degil..hedefmi saptiriyor acaba…ben babadan şüpheleniyorum