Erdem Atay yazdı…
Cinayetin ardından 22 yıl geçti.
… ve son kez bir dava yürüyor.
Davanın son duruşmasına yine gittim.
Davayla ilgili görüşlerimi ayrıca yazarım.
Bugün ise yine bir ‘düzenbazlığı’ ortaya çıkarır umuduyla başka bir şey anlatacağım.
***
Hablemitoğlu davasının 1 Aralık 2023 tarihli celsesinde Hablemitoğlu’nu tanıyan ve tanık olarak duruşmaya çağırılan eski Mülkiye Başmüfettişi Refik Ali Uçarcı’nın ifadesini hatırlatarak başlayalım.
Duruşmada kendisine kritik sorular sorulan Refik Ali Uçarcı’nın 2016 yılındaki savcılık ifadesi hatırlatıldı. Uçarcı ifadesinde, gazeteci Ferhat Ünlü, Abdurrahman Şimşek ve Murat Kelkitlioğlu’nun bulunduğu 30 Ekim 2015 tarihinde A Haber’de yayınlanan programın incelenmesini istemişti.
Çünkü o programda önemli bir konuk vardı: Kemalettin Özdemir.
Hablemitoğlu cinayeti sırasında FETÖ’nün Emniyet İmamı olan ve FETÖ’nün en kritik ismi olarak bilinen sonrasında da cemaatten ayrıldığını söyleyip FETÖ karşıtı ifadeler verdiği iddia edilen kişi.
Kemalettin Özdemir, aslında Türkiye’de en fazla konuşulması gereken isimlerden biri. Ancak ne hikmetse kimse onu konuşmuyor, hatta ismini bile anmıyor. Zira bu kişiye bağlı çok sayıda eleman olduğu konuşuluyor.
Aslında konuşulma konusu doğru değil, bizzat bir ekibi var. Ve çok güçlü. Biz ona KÖZ grubu diyoruz.
Şimdi bakıyoruz her yere, kimse ‘ben KÖZ’cüyüm’ demiyor ama bu bir efsane değil.
Bir KÖZ grubu var ve bunlar devlet içinde çok etkin! Bir gün ayrıca yazarız.
Biz dönelim konumuza…
***
Refik Ali Uçarcı, kendisinin bu programı izlemediğini ancak Özdemir’in bu konuyla ilgili ne söylediğine bakılması gerektiğini belirtti.
Bu sözleri üzerine sanık avukatları, “Kemalettin Özdemir emniyet imamı olduğu için bir bağlantı kurduğunuza göre, siz emniyet içindeki FETÖ’cü polislerin mi bu işi yaptığından şüpheleniyorsunuz” sorusunu yöneltti.
Reddetti tabii.
Ama gerçek oydu.
Hablemitoğlu cinayeti sonrası emniyet içindeki FETÖ’cülerin faaliyetlerine ilişkin iddianamede hiçbir şeyin olmaması büyük eksiklik ve kimsenin bu konuya girmemiş olması da dikkat çekici…
***
Refik Ali Uçarcı’nın bu açıklamaları sonrası sanık sandalyesinde oturan Emekli Albay Levent Göktaş’ın avukatı Ali Soykan, söz konusu programın mahkeme dosyasına kazandırılmasını talep etti. Programın internet ortamında bulunmadığını, silindiğini, bu nedenle bu programın A Haber’den talep edilmesini istedi.
Mahkeme bu talebi kabul etti ve A Haber’e programın tamamının mahkemeye kazandırılması için bir yazı yazdı.
A Haber’den yanıt davanın bir sonraki celsesine geldi.
Ne demiş biliyor musunuz A Haber yanıtta?
RTÜK kanunu gereği yapılan her yayının kaydını 1 yıl süreyle muhafaza etme yükümlülüğü varmışmış, bu yayınları 1 yıl saklamışlarmış, sonra da eski tarihli yayınların kayıtlarını siliyorlarmışmış…
Söz konusu programın da yayınladığı tarihten itibaren 1 yılı geçtiği için silinmişmiş, program kendilerinde yokmuşmuş!
***
İşte bu cevap sonrasında Hablemitoğlu ailesinin avukatı Ersan Barkın, Kemalettin Özdemir’in mahkeme huzurunda dinlenmesini talep etti.
Mahkeme de kabul etti.
İşte bu haftaki duruşmada Kemalettin Özdemir tanık olarak dinlenecekti.
Ama ne oldu dersiniz?
Kemalettin Özdemir’in hastene randevusu varmış, o nedenle duruşmaya gelemezmiş!
Özdemir mahkemeye gönderdiği dilekçede şunları söylemiş: “Söz konusu tarihte sağlık sorunları sebebiyle hastane randevum var. Bu nedenle ifademin duruşma öncesi veya sonrası bir günde resen celse açılarak alınması hususunda gereğinin yapılmasını arz ve talep ederim.”
***
Geldiğimiz duruma bakın.
Devletin yüce mahkemesi aylar öncesinden birini çağırıyor ama o teşrif etmiyor.
Şimdi sormazlar mı, aylar öncesinden tanık olacağın belliydi, siz neden en fazla 15 gün önceden alınabilecek hastane randevunuzu nasıl oluyor da aynı güne denk getirebiliyorsunuz?
Dalga geçiyor sanırım.
Ve bu yetmiyormuş gibi, beni avukatların olmadığı bir zaman, çapraz sorguya almadan dinleyin, diyor.
İşte bu haftaki duruşmada avukatların tamamı buna itiraz etti ve mahkeme bir sonraki celseye Kemalettin Özdemir’in zorla getirilmesi kararını aldı.
***
Buraya yeniden geleceğiz ama şimdi bir ara verelim başka bir ayrıntı söyleyelim.
Hablemitoğlu davasının son duruşmalarının tamamında ismi defalarca geçen 3 isim var:
Biri Zihni Çakır.
Diğeri Abdurrahman Şimşek.
Diğeri de Ferhat Ünlü.
Üçü de gazeteci ve üçü de Hablemitoğlu davası konusunda hem kafa karıştıran hem de suyu bulandıran çok sayıda yazı yazdı, yorum yaptı.
Öyle olunca da hepsi çağırıldı mahkemeye.
Zihni Çakır konuştu, Abdurrahman Şimşek geldi ama Ferhat Ünlü bu haftaki celse gelmesi gerekirken kendisini göremedik.
Bu gazeteciler bir zamanlar FETÖ’nün tüm kumpas davalarında Zekeriya Öz’ün özel kalemi gibi çalıştılar, sonra da FETÖ’ye karşı yüzlerce dosya haber düzenlediler. Herkes bu kişilerin devletin içindeki bir klik’e çalıştığına inanıyor. Doğrudur yanlıştır bilmem ama mahkemede bile söylenen o.
Bir diğer ortak özellik ise, hepsinin Kemalettin Özdemir ile olan yakınlığı. Hatta öyle ki, KÖZ’ün yayına çıktığı hangi program varsa Ferhat Ünlü ile Abdurrahman Şimşek orada.
Neyse…
Bu konuyu ayrı bir yazıda anlatalım.
Biz konumuza dönelim tekrar.
***
Kayıp olan o meşhur programa gelelim.
Hani A Haber’den istenen ama A Haber’in ‘sildim’ dediği program kaydına…
***
Kimse bu konuyu kafasına takmamış sanırım benden başka. Ben de her yerde bu yayını aradım. Arkadaşlarımdan yardım istedim.
Evet, her yerden silinmişti.
Sonra bilgisayardan iyi anlayan bir arkadaşımla oturduk.
A Haber’in sitesini açtık. Eski programlara döndük. 2015 yılına geldik.
Bir baktık ki, 1 yıl sonrasında tüm program kayıtlarını siliyoruz diyen A Haber’in öncesinde ve sonrasında yaptığı bütün programları duruyor, sadece biri silinmiş!
Ne tesadüf ki, o program da FETÖ’nün en kritik ismiyle yapılan bu program!
Evet linkini silmişler…
Ama A Haber’i sevindirecek bir haber vereyim!
Bingo!
‘Kayıp’ program A Haber sitesinin sunucusunda!
Bulduk!
Hablemitoğlu suikast davası kapsamında istenen ve silindiği söylenen bu çok önemli program kaydı A Haber’in video sunucularında mevcut.
Şimdi soru şu?
A Haber, her programı tutarken, bu programı neden internetten silmiş?
O kadar gereksiz program duruyorken bu programı neden yok etmek istemiş?
A Haber, bu program sunucusunda olmasına rağmen koca bir devletin mahkemesi bu programı istediğinde neden yalan söyledi?
Kimi ya da kimleri korumaya aldı?
A Haber hakkında mahkemeyi yanıltmaktan işlem yapılmayacak mı?
***
Duruşma öncesi Hablemitoğlu ailesinin avukatı Ersan Barkın ve Levent Göktaş’ın avukatı Ali Soykan’a söyledim, ‘video bende’ dedim.
Ersan Barkın da mahkemeye, videonun ‘Erdem Atay’da olduğunu, mahkemeye bu videonun kazandırılmasını istedi. Aynı talebi Ali Soykan da yaptı.
… ve mahkeme karar verdi.
Program videosunu istedi.
Biz de A Haber’in yapmadığı amme hizmetini yapacağız.
***
Programda Kemalettin Özdemir ne söylüyor, söylediklerinin önemi nedir bilmiyorum, ona mahkeme karar verecek.
Ama ne olursa olsun, Türkiye’nin yakın geçmiş tarihinin en önemli olaylarından biri olan bu suikastın davasında, mahkemenin istediği programı sunmayan ve alenen ‘sildik’ diye yalan söyleyen A Haber, neyi gizlemek, kimi korumak istiyor?
***
Ben fazla yorum yapmadan tek bir cümle söyleyeyim… Bu davaya gizlice müdahil olan bir güç var. Ne yapmaya çalışıyorlar hep birlikte göreceğiz.
helal.işte gazetecelik. delil karartmayı da becerememiş memişler.. iyi ki veryansın var.
Emeğine saglık .
Fetönün tasfiye listesinin başlarında olan Hablemioğlu’nun davasına verdiğin destek sebebiyle gönülden tebrik ve teşekkürler Erdem Atay, Vatanseverler olarak gururlandık.
Orta Doğu’da kartları yeniden dağıtan Erdem Atay. Şimdi onlar düşünsün…
Videoyu yayınlayın ogrenelim