Erdem Atay yazdı…
Onlarca konu var yazacak. Ne zaman yetiyor, ne gücümüz o kadar var.
Çok önemli bir konuyu yazacaktım ama erteledim. Neden mi?
Çünkü söz vermiştik Veryansın Tv’yi kurarken, Türk milletine yalan söyleyenlerin hepsinin foyasını ortaya çıkaracağız diye.
Onun için önemli konuyu birkaç gün erteleyip bunu yazıyorum.
Bugün de günlerden 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü…
Biz de biraz “omurgalı” gazetecilerimizi anlatalım.
Hala çalışmaktan utanmayan ve bu milletin yüzüne pişkin pişkin bakmaya devam edenlerin gününü kutlayalım.
***
Hatırlarsınız…
Türk devletine “katil” diyen ve hala ekranlarımızı süsleyen en “omurgalı” gazetecimiz Nagehan Alçı’nın Ermenistan’a gizlice gittikten sonra Azerbaycan’da istenmeyen kişi kabul edildiğini, yıllar sonra bu yasağın kalktığını, kaldıran kişinin de FETÖ’nün Azerbaycan’daki en önemli adamı olduğunu yazmıştım.
Şimdi bu konuya benzer bir konu ele alacağım.
***
Özışık kardeşlerden Hadi ile başlayalım…
Hadi Özışık…
Burada uzun uzadıya anlatmayacağım. Konumuz başka… O nedenle sadece bazı başlıkları vereceğim.
Kendisi sürekli herkesi yaftalamakla meşgul. O FETÖ’cü… O PKK’lı… Erdoğan şöyle kahraman… Şu şöyle dinsiz… Bu şöyle Allahsız…
Ama kendisine hiç bakmaz!
Birinin eski FETÖ övgüsü tvit’lerini mi gördüler! Eğer bir hesabı ve çıkarı varsa, adamı orada yazar geçer…
Bugün Türkiye’nin en fazla reklam alan sitelerinden birine sahip. Halbuki Hadi Özışık, Eylül 2002’de 8 kişiyle çalıştığı kendi sitesinde kendilerine hiç reklam verilmediği için isyan etmişti. Reklam alamamasının gerekçesini ise ‘Fethullah Gülen ve cemaatini korumak’ olduğunu açıklamıştı.
Geçmişine ait ne kadar tvit’i, yazısı varsa hepsini yok eden Özışık, şimdinin en büyük FETÖ düşmanlarından(!)
***
Arşivleri açalım o zaman!
Bu FETÖ düşmanı Özışık’ın belki de unutmak istediği bir yazısını hatırlatayım.
“Fethullah Gülen‘in Şifreli Çantası!” başlıklı yazısını.
Neler yazmıyor ki!
Gülen’e laf söyleyenlerin alçak ve namussuz olduğunu, kendilerinin Fetullah Cemaatini savundukları için yapayalnız kaldıklarını, kendisini bu nedenle hiçbir gazetede yazdırmadıklarını, hiç reklam alamadıklarını…
Bakın Fetullah savunması nedeniyle başına gelenleri sıralayan Özışık o yazısının sonunu nasıl bağlıyor:
“Yazı yazabileceğimiz yer, şimdilik burası.
Diyorlar ki bize, ‘İnternethaber’in dışında bir gazetede niye yazmıyorsunuz?’
Yazdırırlar mı, yiğidim yazdırırlar mı?
Kim kaybetmiş ki, biz bulalım!
Sıra bize gelene kadarrrrr!”
Fazla beklemedi!
FETÖ iktidarı bir iki yıl içinde kapınca hemen sıra ona geldi.
Hadi Özışık Star gazetesinde yazmaya başladı.
Sıra geldi ve o sıra nedense hiç gitmedi.
Ve sitesi akla hayale sığmayacak şekilde her yerden reklam aldı ve almaya devam ediyor.
Hele ki İstanbul Büyükşehir Belediyesinden, Ekrem İmamoğlu gelene kadar aldıkları paraların miktarını bugün açıklayamazlar bile!
Hadi Özışık’ın Haham Tuncay Güney’e bile kefil olmuşluğu var. Güney’in Gülen’in adamı olmadığına toplumu inandırmak için kalemi defalarca eline aldığını biliyoruz mesela.
Bugün FETÖ’den tutuklu olan Dumankaya İnşaat’ın sahibi Halit Dumankaya’dan aldıkları reklamlar veya destekler var mı sormak lazım. Zira bir keresinde Halit Dumankaya ile yaptığı söyleşide Fethullah Gülen’e siyasetçilerin sahip çıkması gerektiğini anons ettiriyor. Gülen’e ilk davayı açan Nuh Mete Yüksel’e demediklerini bırakmıyorlar. (Eylül 2000)
Günlerden bir gün, biri Fetullah Gülen’e “O bir CIA ajanıdır” diyor.
Sen misin Fetullah Gülen’e CIA ajanı diyen… Hadi Özışık, deliye dönüyor…
Hemen eline yine kalemini alıyor ve şu unutulmaz cümleleri sarf ediyor:
“Bir Türkiye sevdalısı olan, Fethullah Gülen‘e yapılan bu çirkinliği, ben bir Türk vatandaşı olarak kabullenemiyorum. Böylesine temiz, böylesine namuslu, böylesine ‘hoşgörü’ isteyen bir adamın alnına, önce ‘çete’ ardından ‘CIA Ajanı’ damgasının vurulması, sinmiyor içime arkadaş. O hak etmiyor bunları. (2001 Ocak)”
Mesela Ermeni açılımında da aynı şekilde…
Açılımın en büyük destekçilerindendi. Hatta Abdullah Gül’ün Ermenistan ziyaretinin önemini anlata anlata bitiremedi. Tayyip Erdoğan’ın Ermenilerden özür mektubunu savundu, Ahmet Davutoğlu’nun Ermenistan politikasına destek verdi.
Ama sosyal medyada bu konuyla ilgili ne yazdıysa artık, şimdi yerinde yeller esiyor. Sadece sitesinde yayınladığı köşe yazıları paylaşımları duruyor.
Şimdi aşağıdaki bazı paylaşımlarını okuyun. Okuyun ki, yazının bitiminde size ışık tutacak bu paylaşımlar.
Berat Albayrak görevden ayrılana kadar çok aktifti.
Hatta öncesinde de…
Mesela Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan “katil devlet diyenler hesap verecekler” demişti 2015’te…
Hilal Kaplan da açık açık devlete bırakın “katil” demeyi, “Seri katil” diyebilme cüretini gösterebilmiş bir başka “gazetecilerden”.
39 Yorum
- Yorumların Sıralanışı
- Yeniden Eskiye
- Eskiden Yeniye
Kaleminize kuvvet. Saygılar.
Yaşa be arkadaş, nasıl tek tek anlattın, bir tek boşluk gedik kalmadan hem de. söz uçar yazı kalır. Hilal kaplan hele tam anlamıyla algı ajanıdır. bilen bilir. yiğit adamsın Erdem Bey, kalemine ellerine sağlık.
yine harikar bir yazi olmus, tarihe düsülmus önemli bi not. emeklerinize saglik
ellerine sağlık erdem kardeş.
Mahkemelerde ne diyecekler seneye bakalım göreceğiz….
Çok güZel anlatmış Yazar anlayana..rezil kepaze yaşamak utanç vermiyor bunlara ,misket kadar beyin olsa bunları yapmaz
Bu durumda anlaşılıyor ki Azerbaycan yönetimi Türkiye yönetiminin dümen suyuna girmiş durumda. Daha açık konuşursak Aliyev=Erdoğan
Mükemmel ve bilgilendirici bir yazı.
Kaleminize sağlık!
Tebrikler… Kalemine ve yüreğine sağlık……
çocuk tacizinden yargılanan gazeteci varmıdır acaba bir araştırın…
bir de Azerbaycan’da FETÖ hala etkin durumda.
Bizim mahallede iki kız vardı. Londra’da dolarları milyon milyon harcayınca ingiliz polisi karapara soruşturması açmıştı. İşte o kızların babası bu beratları verdi.
Yüreğine sağlık.. Kimse niye konuşmuyor diye sıkılmıştım.. İçime su serpildi.. Sağolasın Erdem ATAY..
Erdem Atay müdürüm yine çok güzel ve doğru şeyler yazmışsın… Bu şerefsiz FETÖ’cülerin gerçek yüzünü hep anlatmak gerek…
Yazıyı okurken midem bulandı, utandım. Ama onlar utanmıyor ve bulundukları köşeden ötmeye devam ediyorlar. Böööğğğğ, ıyyyy…
Bravo genç adam. Tebrik ve teşekkür ederim.
Çok saygıdeğer Erdem bey! Yazınızı okudum. Öncelikle teşekkürlerimi sunuyorum. Hazar bey 1993ten bu yana Azerbaycan’ın milli hakimiyetini devirmiş bir rejimin uzantısı olarak Türkiye’de görev yapmaktadır. Bizler bunu yıllardır anlatmaya çalıştık. Hep hayır, yanlış düşünüyorsunuz, Ganira Paşayevalar, Hazarlar Türk diyor, Türkçülük diyor, söylemleri ile karşılaştık. Biz milli düşünceli şahıslar, hep dışlandık. Kendi ülkesine düşmanmış gibi görüldük. Oysa ki, bizlerin kendi ülkemizle değil, kendi ülkemizin bağımsızlığını kaspedenlerle sorunumuz var. Devletimizi temsil eden büyükelçiler rüşvetle, yandaşlıkla göreve getirilmiş milli olmayan, rüşvetçi kadrolardır. Amaçları gittikleri ülkelerde daha çok para kazanmak, ticaret ilişkilerini artırmak, daha da zengin olmak. Başka bir niyetleri yok. Hiç bugüne kadar duydunuz mu o büyükelçilik ülkenin önde gelen medya kuruluşları ile buluşsun? Aydınları ile bir araya gelsin? duymazsınız. Bir iş yapmak isteyince de böyle çuvallarlar. Çünkü araştırmazlar, çünkü yandaşı görürler, doğruyu göremezler. Sağlıcakla kalınız.
Erdem harika bir yazi olmus. Bu mayasi bozuk, adi serefsiz yaratiklarin tüm kirli camasiarlari meydana cikarilmali. Abidik gubidik nedenlerle hayatlari karartilan insanlar varken bunlar düpedüz serefsizligin en önde gidenini yapiyor ve bu savci efendiler nerede belli degil.
Bunlar kim güçlüyse onun yanında dururlar.
Türkiye’de gazetecilerin yanı sıra tüm kesimlerden yüz binlerce hain ajan var.
Merhaba. Yazınızı severek okudum. Aslında dünden beri ben de şaşkın haldeyim. Çünki böyle zatlara benim devletim adına nasıl teşekkür sunulur, anlamıyorum. Sizi emin ederim, Bakü yönetiminin haberi olmadan verilmiş teşekkürler. Umarım, Azerbaycan devlet yetkilileri böyle yanlışı cevapsız bırakmaz. Sayın Büyükelçimiz çok büyük yanlış yapmış, çok. Yıllardır karşımızda olan, Ermeni safında, FETÖ sahasında yer alanlara teşekkür edilir mi? Edilmez!
Alçak ikiyüzlü dinciler varol erdem bey
Allah kimseyi bayraksiz milletsiz vatansiz koymasın. Fetönūn de bunlarin da, bütün siyasal islamcilarin da ortak yanları bu.
Vatanlari bayrakları yok.
Kalemine, yüreğine sağlık Erdem kardeşim, teşekkürler.
Erdem Atay soruyor muhataplarından ses yok.Klasik oldu artık.
Size bu milletin ihtiyacı var, doğru yazılarınızla karanlığımıza ışık tutuyorsunuz iyiki varsınız.
Teşekkürler Erdem Kardeşim, yazınız insanı derin bir düşünceye sevkediyor. Bu insanlar nasıl insanlar, hiç mi Allahtan korkmazlar.2010 yılında neler neler yazmışlar, Türk Milletine olmadık hakaretleri etmişler, sanki onları yazan kendileri değilmiş gibi şimdi tam tersini yazıyorlar. İnsanda bir ar, bir utanma duygusu ve bir Allah korkusu olur. Bunları ve bunun gibileri Yüce Yaradana havale ediyoruz, Allah Büyüktür…
Birisine ödül verilecekse de iyice araştırılıp, hakedene verilir.Ödülü alanlar da ne yüzle alıyorlarsa artık….
Bu arada 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününüz Kutlu Olsun, siz ve sizin gibi Vatansever gerçek gazeteciler de olmasaydı ne yapacaktık diye içimden geçirdim, sağolun, varolun, mücadeleye devam…
Yemin ederim midem bulandi yazinin tamamini okuyamadim.Boyle veled-i zinalar nereden turedi?
BizimTurk Milleti umarim bunlara karsi birlik olur.Erdem Abi cok guzel bilgiler ediniyorum senden devamini bekliyoruz.
güzel yazı olmuş
Dürüstlük isminiz gibi Erdemli olmaktır sizleri en derin sevgi ve saygılarımla selamlıyorum
Güzel yazı Erdem ATAY, eline sağlık…
Sayin Erdem Atay,
Diger yaziyi durdurup bu yaziyi yazmaniz yerinde olmus. Umarim birileri de sizin bu yazinizi alir ve Ilham Aliyev’e gonderir. Bizim CB bu onursuz gazetecileri makam ucagiyla her yere goturuyor ama umarim Ilham Aliyev birseyler yapar ve bu odulu geri alir ya da en azindan bir daha boyle hatalar yapilmasina mani olur. Bu ne bicim is ya. CHP, IP PKK sevici, AKP nerede cumhuriyet dusmani var onu destekliyor, simdi buna bir de Azarbaycan katildi. Gercekten umutlarim cok sarsildi. Simdi daha iyi anliyorum Ataturk’un neden cok kararli oldugunu aldigi karrlarda ve uygulamalarinda. Gercekten yuce rab bize Ataturk’u bagislamis aksi takdirde Turkiye’nin kurtulmasi mumkun degildi.
Kaleminize saglik. Birileri cikip, FETÖ ile adam gibi mücadele edilmiyor dediginde, bu insanlar itibarsizlastiriliyor. Bir Türkiye gercegi. Sehitlerin kemikleri sizliyor toprak altinda, bu lesler topragin üstünde pisleye pisleye dolasirken. Insanlara öz vatanlarinda kendilerini yabanci hissettiriyorlar. Kim bunlar, kim, kim!? Balik bastan kokmus.
At izi it izine karıştı
“Bizim de Günümüz Gelecek” mi bilmem ama …Karanlığın, pisliğin, fırıldaklığın, adiliğin, iki yüzlülüğün, şerefsizliğin, hayasızlığın… pirim yaptığı dünyaya. Bizi aydınlattığınız için, size ve sitenize “TEŞŞEKÜR ederim.”
Ne mutlu bizlere sizin gibi gercek gazetecilerimiz var.
Ermeniler bize karşı (Türkiye ve Azerbaycana karşı) tehdit değiller, zaten karınca nedir ki kelle paçası ne olsun. Asıl tehdit , Ermenileri yapan ve savunan ve destekleyen ülkelerdir ki Rusya İran Fransa ABD ve İngiltere oluyor. En başında İran ve Rusya’dır. Bu sözde Ermeni katliam tazminatı Türkiye başına ağır bela olur bunu şimdiden düşünün. Yahudiler Almanya gibi devleti 40 yıl boyunca katliam tazminatı adına sömürdü ve hala tam kurtulamamış, bunun aynısını Ermeni ve Kürt adına Türkiye’ye yapacaklar ve Rusya ve İran bu plana destek veriyor. Türkiye bu tuzaktan kendini kurtulmalıdır.
uyarılar çok güzle teşekkürler. Ancak kim bunları okur kim yazar. tv dizileri 8 de başlar gece 1 de biter
Kaleminize, emeğenize sağlık.