Muharrem Karanfilci yazdı…
Tarihte, 17-25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu olarak yer alan haftada, 17. hafta müsabakaları oynandı. 2013-2014 yıllarında 89 kişinin yargılandığı ve hepsinin serbest bırakıldığı hafta, Süper Lig’de, biri bay olmak üzere, toplam 19 takım mücadele etti. Bakalım bu takımlarımızdan hangisi ceza aldı, hangisi beraat etti, hangisi tutuklandı, kısaca bir göz atalım.
Haftanın açılış maçında, yine hayırlı bir cuma günü, Fenerbahçe, namazını eda etmek için Eyüp Sultan’a gitti. Namazın rekâtını şaşırıp, tek rekât kılmaya kalkınca, Eyüpspor-Fenerbahçe maçı 1-1 berabere sonuçlandı. Peki, imamın hiç mi suçu yok diye soracak olursanız, olmaz mı? Fenerbahçe’nin penaltı kazanıp, çok ince ve kritik bir karar olmasına rağmen, 10 saniyede ofsayt gerekçesi ile iptal edilmesi, “bizden sana ekmek yok”, yanıtının en kibar haliydi. Her bir tarafa kayyum atanırken, bana kalırsa zaten bir anlamda kayyum olarak gelen, Türkiye Futbol Federasyonu’nun, Merkez Hakem Kurulu’na da ivedilikle kayyum atanmalı. Zira bu hakemlerin VAR’lığı da yalan, yokluğu da… Türk futboluna kesinlikle zarar veriyorlar.
Cumartesi günü iki maç vardı. Samsunspor, konuk olduğu Sivasspor deplasmanında dondu kaldı. Müsabaka 0-0 ve sıfırın altında -10 derecede, soğuk bir sonuçla noktalandı. Hangi sporsevere sorsanız, zaten bu havada, içimizi ısıtacak bir skor asla beklenmezdi. İşte bir umut bizimkisi… Asgari ücretin ikinci görüşmesi gibi, beklentilerin çok uzağında… Gelsin çaylar, gitsin kahveler… Sonra “ben sana demedim mi bundan bir şey çıkmaz” lafları, sonra uçan balonlar… Elimizi cebimize sokup, yine başımız önde döndük. Gelelim günün ikinci maçına… “Ne olacak bu Beşiktaş’ın hali”… Beşiktaşlılar, Beşiktaş olalı, böyle zulüm görmedi. Geçen hafta Adanademirspor’a ilk galibiyetini verdikten sonra, bu haftada kendi evinde, Alanspor ile 1-1 berabere kaldı. Puana ihtiyacı olan takımlar, Beşiktaş ile ne zaman maçımız var diye, fikstüre bakıyorlar artık. Seçimleri olacak. Başkanları olacak belki… Ama Beşiktaş’da köklü çözümler gerekir. Yapısal sorunların üzerine gidilmeli. Beşiktaş’ta oynayamayacak futbolcuların sözleşmelerinin feshi bile 50 milyon Euro’ya dayanıyor. Yeni futbolcuları almaktan bahsetmiyorum. Gönderilecek futbolculara ödenecek paradan bahsediyorum. Çok para lazım çok… Ya da bu transferleri yapanların yakasına yapışacaksınız. Başka çaresi yok.
Pazar günü dört müsabaka vardı. Kazanması beklenen takımların hepsi kazandı. 5 haftadır, kendi evinde üst üste galibiyet olan Gaziantepspor, Antalyaspor’u, fıstıklı baklava tadında 2-0 yendi. Yeni yılı ağız tadıyla kutlayabilirler. Lider Galatasaray, Kayseri deplasmanında 1-5 gibi farklı galip gelerek, Fenerbahçe ile puan farkını 8’e çıkardı. Kayseri halkı “buyurun, Erciyes’e gelin, kayak yapın” diye dursun, Kayserispor alp, slalom ve lig disiplininde; hızla ligin dibine doğru inişe geçti bile… Maçtan sonra başkan da gitti. Hiç iyi günler beklemiyor Kayserispor’u… Ligin başarılı takımlarından Göztepe, üzerindeki ölü toprağını, Ç.Rizespor maçı ile attı. Adeta, 23 Aralık 1930’da gericiler tarafından 3 şehidimiz, öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay, yardıma gelen Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki için, Rizespor ağlarına 3 gol bırakarak, 3-0 yendi. Hem Sarıkamış’ta, hem Menemen’de, hem de yurdumuzun her bir yöresinde, bu vatan için şehit düşmüş, tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun. Günün son maçında Trabzonspor, konuk ettiği Bodrumspor’u, maçın son dakikalarında bulduğu gol ile 1-0 yendi.
Pazartesi günü 2 müsabaka oynandı. Geçen hafta Beşiktaş’ı yenerek ilk galibiyetini alan Adanademirspor, bu hafta Hatayspor’u deplasmanda yenerek, yine bir sürprizin altına imza attı. Hatayspor, deprem gecesi, yığınların altında, sabah olmasını bekleyen, biri kurtarır umuduyla bekleyen, depremzedeleri andırıyor. Hatayspor’u izledikçe, o deprem görüntüsünü bir türlü üzerimden atamıyorum. Süreç gittikçe zorlaşıyor. Biri gelip kurtaracak mı? Yoksa Hataylılar yine “sesimi duyan var mı?” diye, bağırmaya devam mı edecek. Avrupa defterini kapatan ve elenen, Başakşehir, kendi evinde, yine bir İstanbul ekibi, Kasımpaşa ile 2-2 berabere kaldı. El ele, kol kola yeni yıla doğru koştular. Bakalım Noel Babaları, hediyelerini getirecek mi?
Bu haftanın veryansınını, bana kalırsa, Bodrumspor Teknik Direktörü Volkan Demirel yaptı. Deprem dönemindeki sözleri nedeniyle, “ölüye saygısının olmadığı” yönündeki ithamıyla, kendisi ile tokalaşmaya gelen, Trabzonspor Teknik Direktörü, Şenol Güneş’in elini sıkmadı. Müsabakadan çok, bu olay konuşuldu.
Abdullah Öcalan’ı hapisten çıkartarak, meclise getirecek, sarmaş dolaş olacak ve şehitlerin kanına “biskevüt” banarak, hasbıhal edileceği, düşünülen bir ortamda; Volkan Demirel’in bu duruşu, haftanın en büyük veryansını olmuştur.
👍👏👏