Mustafa Önsel
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Diğer
  4. Afrin’e bayrağı diken komutana ne oldu?

Afrin’e bayrağı diken komutana ne oldu?

featured

Yeni Şûra’nın yapısı -5

Söz konusu şûra, tarihte bilinen en kısa sürelisi olmuştu. Sadece 1,5 saat. Bu kadar sürede bırakın diğer konuları, sadece emekli edilecek, terfi edecek ve uzatılacak personelin değerlendirilmesinin mümkün olmadığı ortadadır. Belli ki orada böyle bir fikir alışverişi olmamış, önceden belirlenen isimler orada usulen oylanır gibi yapılmıştı, çünkü başka türlüsü mümkün değildi.

Neyse…

Zaten basına yansıdığı kadarıyla görevde bekleme süresi dolmayan ama henüz 2 yıllık iken emekli edilen bir general, kuvvet komutanına “Neden emekli edildiğini, makul bir gerekçenin olup olmadığını” sormuş, “O kadar hızlı geçti ki ne olduğunu anlamadım” cevabını almıştı.

Yine bir kuvvet komutanı, kuvvetinden terfi eden bir albay için “Öncesinde hiç tanımıyordum” dediği ifade ediliyordu.

Bu nasıl işti?

2019 yılı için ayrıntıya inersek, sanırım bu şuranın nasıl bir şûra olduğunu daha iyi anlayabiliriz.

Öncelikle ifade edeyim ki orgeneralliğe terfi olmaması çok ilginçtir. Çünkü iki ordu komutanı orgeneral emekli edilmiş ancak yerlerine terfi eden olmamıştır. Bundan anladığım, ya yakın zamanda orduları lağv edecekler; ya da orduları korgenerallerle yönetecekler. Bir de generallerden sadece orgenerallerin eskisi gibi, bekleme süresi 4 yıl. Yani orgeneral yaptığınız personeli öncesinde emekli edemezsiniz. Diğerleri malum, bekleme süresi dolmadan da tıpkı bu yıl olduğu gibi emekli edilebiliyor.

Orgeneral yaparsam 4 yıldan önce adamı gönderemem, hâlbuki diğer rütbelerdekileri istediğim zaman emekli edebiliyorum düşüncesi mi hâkim oldu bilmiyorum.

Ancak mevcut sistemin ast üst ilişkilerini bozduğunu, gelenekleri, teamülleri ve güveni yerle bir ettiğini ifade edeyim. Düşünün bir subay her yıl terfi ettirilebiliyor. Bu durumda kendinden çok önce subay çıkmış, belki de kendine daha öncesinde komutanlık yapmış birini emir komutasına alabilir. İşte bu Türk Ordusunda kargaşa yaratır. Birliği, beraberliği, uyumu bozar. Ast üst ilişkisinin sağlıksız bir zeminde yürümesine sebep olur!

Bunun yararı kimedir?

Bir başka husus özellikle son iki yıldır, general/amirallerdeki ara rütbelerin boşaltılması.

Örneğin kara kuvvetlerinde onca boş kadroya rağmen korgeneralliğe sadece bir terfi oldu. Diğer kuvvetlerde ise bu rütbeye bir terfi dahi yok.

Tümgeneralliğe ise kara kuvvetlerinde 5, deniz kuvvetlerinde sadece 1 personel terfi etmiştir. Ancak hava kuvvetlerinde tümgeneralliğe terfi eden sayı diğer kuvvetlerden oldukça fazla olup bu sayı 7’dir.

Tuğgeneralliğe terfi eden sayılarda şöyledir: KKK 23, DzKK 11, HvKK 6.

KKK 2 Korgeneral, 2 Tüm, 4 Tuğ; DzKK 1 Tüm, 2 Tuğ görev süresi uzatılmıştır. HvKK’da görev süresi uzatılan personel yok!

Terfi edenlerle ilgili çok şey söylemek istemiyorum. Bu anlamda yeni komutanlara başarı diliyorum.

Ancak asıl görünmeyen tarafın, 2017 yılının ötesinde bir kıyımın emekli edilenlerde yaşandığını ifade edeyim. Öyle bir kıyım ki en az Balyoz, Askeri Casusluk ve Poyrazköy davalarındaki kadar ağır.

Gelinen sürece bakarsak, sayısal olmasa da etki açısından belki de daha ağır. Çünkü artık bilgili, birikimli, cesur, vatansever, devlet hiyerarşisinden başka hiyerarşi tanımayan, cumhuriyet değerleriyle barışık subay sayısı giderek azalıyor.

Kimsenin moralini bozmak istemem ama 5-6 yıl sonra hem nicelik hem de nitelik bakımından tuğgeneralliğe terfi edecek albay bulamayabiliriz. Şimdiden ikaz etmek durumundayım. Çünkü Fetullahçı çete Türk Ordusunun içini kendi militanlarıyla öyle doldurmuş ki orta kadro diyebileceğimiz, esasında ordunun ana omurgasını oluşturan üsteğmen, yüzbaşı ve binbaşı rütbelerinde ihtiyacın çok altında personel görev yapmaktadır. FETÖ operasyonları halen peyder pey devam etmektedir.

Tahminim azımsanmayacak sayıdaki, bunların ağırlıklı kısmı yukarıda saydığım rütbededirler, TSK personeli, FETÖ ile ilişkili olması nedeniyle TSK’dan uzaklaştırılacaktır. Bu görünen, tahmin edilen gerçeğe rağmen eldeki sağlam bilinen personel kolayca sistem dışına itilmemeli değil mi?

Bunu öngörmek için çok zeki olmaya gerek yok!

O zaman soralım, bu tasfiyeleri böylesine kolay yapanların 5-6 yıl sonraki projeksiyonu nedir?

Boşalan kadroları doldurmak gibi bir planları var mıdır? Varsa, nasıl?

İthal asker olabilir mi? Yoksa?

Vahim bir tabloyla karşı karşıyayız…

Neden simsiyah bir tablo çizdim? Keşke pembe bir tablo çizebilseydim.

***

Gelin tabloya emekli edilen albaylardan başlayarak bakalım: bu sene görev süresi uzatılmayarak emekli edilenlerin ağırlıklı bir kısmı yine FETÖ’nün pek sızamadığı devreler…

86’sı KKK’dan olmak üzere üç kuvvetten toplam 109 Albay emekli edildi. Bunların içinde elbette yetersiz olanlar, emekli edilmesi gerekenler vardır. Ancak büyük çoğunluğunu ilerleyen yıllarda çok arayacağımızı ifade edeyim.

Ki artık sayıları 15 Temmuz nedeniyle alabildiğine düşen kurmay sınıfından toplam 39 Albay emekli edilmiş. Çok yazık!

Bu arada isimli davalardan yargılanan ve terfi ettirilmeyen kurmay Albaylardan da artık umut görmedikleri için emeklilik dilekçesi verenlerin olduğunu duyuyorum. Yazık ki yazık!

Ya emekli edilen general ve amiraller?

Tuğ üzerinde zaten oldukça düşük sayıda personel var. Onun için bu sene Tuğ’dan Tüm’e geçişin fazla olacağı değerlendiriliyordu. Aksine oldu. Ve bırakın görev süresi dolduğu için emekli edilenleri, görev süresi dolmadan 2 yıllık general ve amiraller dahi emekli edildi.

Gelin irdeleyelim…

KKK’dan 29 general emekli edildi. Bunlardan Ege Ordu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep, 15 Temmuz gecesi Fetullahçı çeteye karşı net tutum almış, kendisini derdest etmeye çalışan militanlara karşı durmuş bir komutan. Emekli edildi. FETÖ’cü kalkışmacıların emre alınanlar şeklinde ifade edilen hedef listesinde yer alıyordu.

Yeri gelmişken ifade edelim, şu ana kadar FETÖ’nün o listesinde yer alan, bir başka ifadeyle hedef edilen 58 general/amiralden 47’si tasfiye edilmiştir. Yani FETÖ’cülerin bir anda yapacağı işlem, birkaç yıla yayılarak gerçekleştirilmektedir…

Ha gayret kaldı 11 kişi değil mi? Onlar da seneye mi diye soralım?

Terfi ettirilmeyerek emekli edilen Tümgeneral Hakan Atınç da 15 Temmuz gecesi duruşu net olan, daha sonra Afrin’e yapılan operasyonda Orgeneral Metin Temel’in emrinde başarı göstermiş bir komutan.

Tuğgeneral Celalettin Bacanlı, isimli davalarda yargılanmış, cezaevinde kalmış, her konuda güvenilir bir komutan.

Tuğgeneral Ufuk Demirkılıç, askeri doktor. Uzun yıllar FETÖ’nün en önemli örgütlenme merkezlerinden olan GATA’da, bu melun örgüte karşı, çok zor şartlar altında, tehditlere meydan okuyarak mücadele etmiş bir insan.

Hadi yukarıda saydıklarımın bekleme süresi doldu. Uzatmadınız, terfi ettirmediniz. Peki, ya bekleme süresi dolmamasına rağmen emekli edilenler?

KKK’da 1’i Tümgeneral, 21’i Tuğgeneral toplam 22 komutan görev süresi dolmadan emekli edildi. Neden?

Biz birkaçının kim olduğunu ortaya koyalım da neden sorusunun cevabını siz verin!

Tuğgeneral Sırrı Yılmaz, Balyoz kumpasından 3 yıl cezaevinde yattı. 15 Temmuz sonrası, dengesi bozulan TSK’nın normalleşmesi için elinden geleni yapan bir komutan.

Tuğgeneraller Erdal Şener ve Süleyman Ertizman, İzmir Casusluk kumpasından cezaevinde yattılar. 15 Temmuz’da sonra iş başa düştü diye işlerine dört elle sarıldılar. Erdal Şener, Kıbrıs’taki Tümen Komutanlığına tuğgeneral rütbesiyle emir komuta etti. Erdal Paşa daha sonra Süleyman Paşa ile birlikte 2. Ordu Komutanlığına Orgeneral Metin Temel’in emrine atandı. Ve orada özellikle Suriye’ye yapılan operasyonlarda etkin görev aldılar.

Tuğgeneraller Hançeri Sayat ve Erkan Olgay, 15 Temmuz gecesi İstanbul’daki Zırhlı Tugay’daki kalkışmaya karşı direndiler. Tugaydan tankların çıkmasına engel oldular. Bu sayede İstanbul’da daha çok kan dökülmesinin önüne geçtiler. Kalkışmacıların başarısız olmalarında büyük emekleri var. Onlar da 2. Ordu bölgesinde Orgeneral Metin Temel’in emrinde görev yaptılar ve pek çok başarıya imza attılar.

Tuğgeneral Erdoğan Baykal, 15 Temmuz sonrası general yapıldı, ihtiyaç var dendi ve 2016-2018 yılları arasında Şemdinli Tugay Komutanlığına gönderildi. 2018 yılında Irak’ın Kuzeyine giren birliklerin başındaydı.

Hangi birini sayayım ki…

KKK’dan hem personel, hem istihbarat başkanı emekli edildi.

Uzatmadan ifade edeyim ki görev süresi dolmadan emekli edilen karacıların içerisinde cumhuriyet değerleriyle barışık olmayan, FETÖ’ye karşı net duruş gösteremeyen, işini yapamayan, başarısız, tek komutan yoktur.

Hele biri var ki…

***
AFRİN’DE EN ÖNDE

Adı Mustafa Barut, 2017’de general olmuş. Generalliğinin henüz 2. senesinde. Türk Ordusunun en savaşçı generallerinden. Afrin operasyonun her safhasında en önde.

Hatırlayın Cumhurbaşkanının bir toplantı sırasında “Afrin’e girdik” müjdesini verdiğinde oluşan coşkuyu. İşte bu coşkuyu oluşturan, söz konusu harekâtın en öndeki komutanı. Afrin’e bayrağımızı diken adam!

Metin Temel Paşa, Barut Paşa’ya bu başarısı için ödül verilmemesi üzerine, kendine ödül verilmesini reddetmişti. Bunun üzerine de kızağa alınmıştı. İşte Mustafa Barut böylesine kahraman bir subay!

Hadi Türk Milleti önünde sorayım, bu emeklilikleri izah edin kamuoyuna!

Bitmedi…

***

FETÖ’NÜN HEDEFİNDEKİ İSİMLER

Bir felaket de Deniz Kuvvetlerinde yaşandı. Görev süresi dolmayan 7 Tuğamiral emekli edildi. 7 Tuğamiralin 5’ini kumpas davalarından tanıyorum. Mesai arkadaşlarının teveccühünü kazanmış, çok başarılı amiraller. Zaten 15 Temmuz sonrası terfi etmişler, ihtiyacımız var dendiği için gecelerini gündüzlerine katmış, çalışmışlar. Hem FETÖ ile mücadelede hem de Doğu Akdeniz ve Ege Denizindeki gelişmelerde etkin rol almışlar…

Diğer iki amiral de aynı şekilde başarılı komutanlar. Hepsi sürpriz bir biçimde emekli edildi.

HvKK’da daha az problem gözükse de orada da emekli edilen 4 Tuğgeneralden özellikle 3’nün çok başarılı oldukları, FETÖ ile mücadelede de etkin oldukları, emekli edilmelerinin gerçekten sürpriz olduğu yetkililerce ifade ediliyor.

Bu arada FETÖ ile mücadelesi kamuoyuna yansımış, bu melun örgütün hedefindeki pek çok albay ve general/amiral terfi edemediler. Örneğin FETÖ’ye ortaya koyduğu kriterle en büyük darbeyi vuran, onun için de melun örgütün en önemli hedefi durumunda bulunan Tümamiral Cihat Yaycı, halen rütbe karşılığı koramiral olan DzKK Kurmay Bşk’lığı görevini, terfi etmemesi nedeniyle Tümamiral olarak sürdürmektedir.

Bu da olayın bir başka boyutu olup bunlardan bir kısmı, son şûra ile yaşananların sonrası, TSK’da gelecek göremedikleri için emeklilik dilekçesi verdiklerini duyuyoruz. Yazık gerçekten. Bir komutan kolay yetişmiyor. Hele bu devirde güvenilir komutanlar bu kadar kolay harcanmamalı. Birikim, tecrübe, bilgi, vatansever çizgi bu kadar kolay heba edilmemeli…

Neyse…

Gelelim şûra sonrası yaşananlara…

Şûrada yapılmak istenileni daha iyi anlamak için sonrasında yaşananlar çok belirleyici…

Devam Edecek…

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

5 Yorum

  1. 4 Eylül 2019, 19:15

    Öyle ki şu anda jandarma genel Komutanlığı içerisinde görev yapan ve Atatürk düşmanı olduğunu aleni bir şekilde küfür ederek beyan eden personel bulunduğunu ve bunların tasfiye edilmediğini görmek beni daha da korkutmaktadır. Yazık hem de çok yazık daha kim bilir bilinmeyen kaç personel vardır. Allah bunların tez elden gazabını versin inşallah.

    Cevapla
  2. 4 Eylül 2019, 16:21

    Türkiye Düşmanları başta ABD olmak üzere Emperyalistler Birinci dünya savaşından galip çıkmalarına rağmen Kuvva-i Milliye ordusuna mağlup olmaktan kurtulamadılar.Sebebi aradılar ve buldular.Mağlubiyet sebepleri savaştan evvel Gazi Mustafa KEMAL gibi kahramanları o dönemin YÜKSEK ASKERİ ŞURASINDA tasviye ettirmemekte buldukları anlaşılıyor.Bugün büyük savaş öncesi ordumuzun içindeki Assubayından Generaline kadar Gazi Mustafa Kemal ruhlu kim varsa 15 Temmuz,Afrin ve ELBAB da tesbit etmeye çalışmışlar.Tasviye bu kahramlara.EYVAH..EYVAH BU MİLLETİN GAZİ MUSTAFA KEMALLERİ BİTMEZ.Allah(CC)Ulusumuzun yardımcısı olsun.Sağ OLUN MUSTAFA ÖNSEL KOMUTANIM.

    Cevapla
  3. Ordumuzda ki yeni dizayn çalışmaları benim aklıma Erdoğan ın demokratik seçimle gitmeye pek niyetinin olmadığı sokakları kendine yakın dernekler cemaatler teşkilatlar ve kolluk kuvvetleri ile bastırma niyetinde olduğunu düşündürtüyor.Umarım yanılıyorumdur.

    Cevapla
  4. orduyu lağvedecekler görünen budur !!!!!

    Cevapla
  5. 3 Eylül 2019, 08:31

    “Öyle bir kıyım ki en az Balyoz, Askeri Casusluk ve Poyrazköy davalarındaki kadar ağır.
    Gelinen sürece bakarsak, sayısal olmasa da etki açısından belki de daha ağır. Çünkü artık bilgili, birikimli, cesur, vatansever, devlet hiyerarşisinden başka hiyerarşi tanımayan, cumhuriyet değerleriyle barışık subay sayısı giderek azalıyor.
    Kimsenin moralini bozmak istemem ama 5-6 yıl sonra hem nicelik hem de nitelik bakımından tuğgeneralliğe terfi edecek albay bulamayabiliriz. Şimdiden ikaz etmek durumundayım. Çünkü Fetullahçı çete Türk Ordusunun içini kendi militanlarıyla öyle doldurmuş ki orta kadro diyebileceğimiz, esasında ordunun ana omurgasını oluşturan üsteğmen, yüzbaşı ve binbaşı rütbelerinde ihtiyacın çok altında personel görev yapmaktadır. FETÖ operasyonları halen peyder pey devam etmektedir.”
    Değerli Komutanım,
    Şimdi bu iktidarın Fetöyle mücadele ettiğini ve TSK dahil tüm kurumlarda temizlik yaptığını söyleyebilir miyiz?..Şayet gerçekten mücadele etseydi yukarıda rakamlarını ve isimlerini yazdığınız subaylarımıza dört elle sarılır TSK da gerekli onarımı yapana kadar bu değerli subaylarımızın bilgi ve tecrübelerinden faydalanırlardı.. KESİNLİKLE İNANIYORUM Kİ İSİMLİ DAVALAR İLE BAŞLAYAN KIYIM 17-25 ARALIKTAN SONRA İKTİDAR TARAFINDAN MECBUREN DURDURULMUŞTUR. 15 TEMMUZ YARIM BIRAKILAN KIYIMA DEVAM İÇİN BAHANE OLMUŞTUR..SON CUMHURİYETÇİ VE LAİK SUBAYIN TSK DAN UZAKLAŞTIRILMASINA KADAR DEVAM EDECEKTİR.. ASIL MESELE BU KIYIMIN ÖNÜNE GEÇEBİLMEK İÇİN YAPILACAK MÜCADELEDİR..

    Cevapla
Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!